Yunanistan’a dair kaygılara Almanya’dan gelen ZEW endeksinin beklentileri karşılayamamasının eklenmesiyle birlikte, Avrupa’da endekslerdeki kayıplar %1’i buldu. Yunanistan’ın daha fazla borçlanmadan borçlarını ödeyebilmesi için ek 2 yıl daha süre tanındı. Ancak bunun Euro Bölgesi’ne faturasının 32,6 milyar Euro’yu bulması bekleniyor. Çevre ülke endekslerinden, İspanya, İtalya, İrlanda ve İzlanda hisse senetleri bir ara yatay seyrederek direnç gösterse de şu sıralarda onlar da kırmızıda. Altın ve petrol gerileme kaydederken, ABD Vadelilerde de kayıplar %1’e yaklaşmış durumda. ABD cephesinde ise, Demokratların varlıklı kesim için vergileri artırma ve Cumhuriyetçilerin bunun istihdam yaratanları zor duruma düşüreceği ısrarı çerçevesinde, mali uçurum için kongrede toplanmaları bekleniyor. İki tarafın da hem fikir oldukları nokta ise 600 milyar dolarlık harcama kesintileri.
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın dünkü sözlü müdahalesi sonrası ’de yukarı yönlü seyir devam etti. Dolar kuru şu dakikalarda 1.8047 seviyesinden işlem görüyor. Sepet kur ise 2.05 seviyesinde. Avrupa’daki kaygıları fiyatlayan paritesi 1.2679’dan işlem görüyor.
Dünkü Merkez Bankası açıklamaları sonrası % 6.30 bileşik seviyesini gören gösterge tahvil faizi daha sonra % 6.37 seviyesinde.
İlk seansı % 0,3 ekside kapatan İMKB 100 Endeksi ise Avrupa endekslerindeki kayıplardan kendisini ayrıştırmaya çalışıyor. Gösterge endeks şu dakikalarda % 0.31 primli ve 71,577 puandan işlem görüyor. Bankacılık endeksi ise % 0.23 yukarıda.
EFG İstanbul Menkul Değerler Ekonomisti Özlem Bayraktar ise Merkez Bankası’nın yaptığı açıklamalara yönelik değerlendirmesinde, "Erdem Başçı aslında para politikası duruşunda enflasyon raporundaki tavrını tekrarladı. Bu, para politikasına ilişkin risk senaryolarından biri ve şu anda geçerli durumda. Haftalık politika faizinde bir değişiklik beklemiyorum. Politika faizindeki değişimin ne zaman yapılacağını üç noktada toplamıştı. (i) ani sert bir kriz (Lehman-vari), (ii) TL üzerinde aşırı değerlenme (iii) enflasyonun % 5'in altına düşmesi. Burada en yakın olduğumuz risk TL deki değerlenme. Erdem Başçı artık çokça açık ve öngörülebilir bir politika güdeceklerinin mesajını verdi bundan önceki konuşmalarında. TL'nin ne zaman aşırı değerli sayılabileceğinin adresini bile verdi bu konuşmasında" dedi.
Açıklamalar sonrasında artıkfFaiz koridorunun alt bandında bir değişiklik olur mu, sorusuna ise Bayraktar, "Kurul gündemine alabileceklerini açıkça söyledi. Bence alt bantta indirim ihtimali oldukça arttı. Bu toplantıda ya da bir sonraki toplantıda olabileceği yolundaki olasılık ciddi oranda yükseldi. Bu durumda üst banttaki indirimin yanı sıra alt banda da daha ölçülü bir indirim görebiliriz. Ayni doğrultuda ROK'larda da artış olabilir. Basçı'nın yorumları, Fitch sonrasında TL üzerindeki baskının asıl problem olma yolunda olduğunun kanıtı. Gözler hep kur üzerinde olacak. İleriki dönemlerde başka bir kredi derecelendirme kurulusundan daha not artırımı beklentileri arttı. Bugün yarın olmasa bile ben 2013 yılının ilk yarısında olabileceğini düşünüyorum. Bu durumda sermaye hareketlerinde hızlanma görebiliriz. Yapılan ülke araştırmalarında, kredi notunun artırılması ile birlikte, portföy yatırımlarında artış olduğu kesin ama kademeli olduğu da belirtiliyor. Ancak Başçı daha proaktif olacaklarının da altını çizdi. Daha erken davranacaklar. Kısa vadeli faizler çok uzun bir zaman düşük kalır, ayrıca özellikle 2013 yılında makro ihtiyati önlemlerde artış görürüz; munzam karşılıklarına ilişkin önlemler mesela. ROK'lar ise gündemde hep olacak, zira Döviz likiditesini kontrol aracı ROK'lar bundan sonra. Bu arada Başçı'nın temkinli ve yine öngörülebilirliği yüksek sözleri piyasa üzerinde müdahale etkisi yarattı. TL ve gösterge faiz bunun kanıtı" şeklinde görüş bildirdi.
Bloomberg HT Araştırma Bölümü
Ayşe İyigündoğdu
aiyigundogdu@bloomberght.com