Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül canlı yayında Bloomberg HT Haber Koordinatörü Ali Çağatay'ın sorularını yanıtladı.

Gül, Çukurova Grubu'nun bazı şirketlerine el konulmasına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Biliyorsunuz Çukurova Grubu'yla aramızda Pamukbank nedeniyle geçmişte bir protokol imzalanmıştı. Pamukbank protokolünün önemli bir bölümünü, az bir kısım hariç tahsil etmiştik. Fakat İnterbank kaynaklı kredileri vardı. Bununla ilgili olarak 2009 yılında yaptığımız protokol çerçevesinde yaklaşık 10 yıla yakın bir vadede İnterbank alacaklarını tahsil etme noktasında grupla anlaşmıştık. Grup ilk bir kaç yıllık dönemde küçük taksitleri ödedi. Yaklaşık 80-90 milyon dolarlık tahsilat sağladık. Fakat ekim taksidi özellikle yüklü bir miktarda taksitti. Onu ödeyemediler ekim itibariyle. Biz de kasım ayı itibariyle kendileriyle görüştük, bunu ne zaman ödeyeceksiniz dedik. Çünkü bunu ödemezseniz temerrüde düşersiniz. Ocak ayı itibariyle ödeyeceğiz, hatta bütün borcumuzu kapatacağız ve sizden peşin ödeme iskontosu isteyeceğiz dediler. Biz ocak ayını bekledik. Ocak ayı geldi böyle bir ödeme iradesi ortaya çıkmadı. Mart ayında ödeyeceğiz dediler. Mart'ı bekledik. Mart ayında da bir ödeme olmadı. Nisan ayı sonu itibariyle kapatın dedik, bitirin dedik. En azından gecikmiş taksidi ödeyin. Taksitler temerrüde uğrarsa tüm taksitler temerrüde düşer. Ama biz gruba karşı hep toleranslı olduk. Daha önce Pamukbank borcunu ödemesi nedeniyle biz de dedik ki biraz daha süre verelim. Nisan ayı sonuyla borçlarını ödeyemediler. Mayıs 15 gibi öderiz dediler. Kredi temin edemiyoruz Show TV ve BMC'yi alın dediler." ifadelerini kullandı.

Şakir Ercan Gül, BMC ve Show TV konusunda teklifin bu şekilde Çukurova Grubu'ndan geldiğini söyledi. Gül, "Uzun zamandır BMC'nin çalışmadığını öğrendik. BMC ve Show TV'nin yönetimine onların talebi doğrultusunda girdik" dedi. TMSF'nin elindeki yetkileri en optimal tarzda kullandığını kaydeden Gül, alacaklı kurum olarak en hassas kurumlardan biri olduklarını belirtti. Gül, "Amacımız bağcı dövmek değil, üzüm yemek" diye konuştu.

Kimseyi üzmemek için, herkesi mutlu etmeye yönelik adımlar atmakta olduklarını belirten TMSF Başkanı, "BMC 600 milyon liraya yakın borcu olan bir firma. BMC'de yönetsel problemler olduğunu düşünüyoruz" dedi. BMC'yi bu şekilde bırakmanın ülke ekonomisi için iyi olmayacağını kaydeden Gül, "BMC'nin çalıştırılması için fona ihtiyaç var. Bu işletme böyle kalmamalı. BMC'nin hayata geçmesi tercih edilebilir bir durum. İşletmenin ölmesinin kimseye faydası yok. BMC'de teminat mektupları paraya çevrilmiş durumda. İşletme zor durumda" şeklinde görüş bildirdi.
 
-Show TV çalışanlarının alacaklarında tahsil umudu belirdi-

Show TV çalışanlarının alacakları konusundaki soruya ise Şakir Ercan Gül şu yanıtı verdi: "Bu alacaklar uzun zamandır var olan alacaklar. Şimdi bu alacaklara bu kişiler ulaşamıyor idi. Dolayısıyla alacaksa bunu şimdiye kadar almış olmaları lazımdı. Demek ki TMSF'nin gelişiyle birlikte alacaklarda bir tahsil umudu belirdi. Şimdi burada bizim için önemli olan şey şu, amme hukukuyla borçlu hukukunun kesiştiği noktalar anlamında en rasyonel uygulama neyse onu yapacagız. En rasyonel uygulama nedir? Bir şirket yönetim sorumluluğu çerçevesi içerisinde eğer grubun varlıklarından alabilecek bir alacak rakamımız var ise bu kişileri de mağdur etmeyiz. Ama biliyorsunuz kanun koyucu amme alacağına öncelik veriyor, eğer başka bir yerden alma ihtimalimiz yok ise sadece sınırlı miktarda amme alacağı alınacak ise, bizim yönetim dönemimiz çerçevesinde bizim topluma karşı sorumluluğumuz anlamında bir yükümlülüğümüz varsa bunun elbette karşılığını ödeyeceğiz. İtibarımız herşeyin ötesinde çünkü bizim itibarımız toplumun ve devletimizin itibarıdır. Bu itibarı en iyi noktada tutacak şekilde işlem yapmak zorundayız."

-TMSF ile istişareli olarak Digitürk hisselerinin satışı söz konusu olabilir-

Digitürk'le birlikte tahsilat imkanına kavuşmuş olduklarını kaydeden Gül, işletmeleri en kısa zamanda ekonomiye kazandırmak istediklerini ve borçlu grupla görüşmelerin devam ettiğini ifade etti. Şakir Ercan Gül şöyle konuştu: "Digitürk şirketinin sahibi Hollanda'da kurulu bir şirket. Bu şirketin yarıdan fazla hissesi Çukurova Grubu'na ait. Diğer yarısı da yabancı fona ait. Biz hangi gruptan alacaklı isek oraya bakarız. Yani bizim ilgimiz Çukurova Grubu hisseleriyle. Biz yabancı ortak ile görüşerek ya hisselerin satılması ya da birlikte bu şirketin satılması noktasında görüşmelerde olacağız. Grup da zaten bu görüşmeleri yapıyor. Grup da Digitürk'ün satılması ile ilgili görüşmeleri yapıyor. Çukurova Grubu derse ki "hisseleri piyasaya satayım veya diğer ortağa satayım" TMSF ile istişareli olarak Digitürk hisselerinin satımı söz konusu olabilecektir.

-Turkcell'e yönelik yönetsel mahiyette bir ilgimiz yok-

Son günlerin en çok konuşulan konularından biri olan Turkcell ile ilgili de tasarrufları sorulan TMSF Başkanı Gül, "Turkcell ile Çukurova Grubu'nun doğrudan bir bağlantısı görünmüyor. Şu manada görünmüyor. Daha önceki dönemde Alfa Grubu'yla bir anlaşma yapmıştı ve şirketin hisselerinin bir kısmını bu gruba satmıştı. Kendine ait hisselerin bir kısmını da kullandığı krediye dair rehin vermişti. Grupla bu firma arasında ulluslararası hukukta cereyan eden bir durum var. Biz ilgili şirkete, Borsaya yazdığımız yazılarla Çukurova Grubu'nun şirkette herhangi bir hakkı varsa diye alacaklı sıfatıyla başvurduk. Bu haktan TMSF olarak istifade etmemiz gerekir diye başvurumuzu yaptık. Fakat bu başvuru şirketin yönetimine girme şeklinde bir başvuru değil. Zaten şirket yönetimi son derece kompleks bir yapı. Bir tarafta Finlandiyalı bir şirket var, bir tarafta da Alfa var. Uluslararası hukuka taşınan problemler var. Uluslararası hukukun geldiği noktada Çukurova Grubu'nun bir hakkı varsa, alacaklarımızı diğer varlıklardan tahsil etme imkanımız yoksa Turkcell'in Çukurova'daki hisseleriyle ilgimiz olabilir. Öyle diyelim. Bizim açımızdan önemli olan şu: Bu bir hukuki süreç. Öyle ya da böyle bu hukuki süreç sonuçlanacak. Sonuçlanırken eğer Turkcell'le alakalı olarak Çukurova'nın bir hakkı varsa TMSF de toplum da ilgilidir diyorum. Ama değilse orada dururuz. Son derece basit, matematiği açık" dedi.

Turkcell'in yönetiminde bağımsız üyelerin olduğunu söyleyen Gül, şirkete yönelik yönetsel ilgilerinin bulunmadığını sözlerine ekledi: "Bizim takibimiz herhangi bir alacaklının takibinden çok farklı değil. Turkcell'in Çukurova hisseleriyle ilgili. Ayrımı doğru yapalım. Turkcell büyük bir işletme, Çukurova Grubu bunun sadece bir kısmında. Biliyorsunuz Turkcell yönetiminde bağımsız üyeler var. Bizim Turkcell ile ilgimiz vergi dairesinin vergi alacağı neyse o mahiyette bir ilgidir. Yönetsel mahiyette bir ilgi yok."

-Alacağımızı temin edecek her varlıkla ilgiliyiz-

Grubun bütün varlıkları ile ilgilendiklerini söyleyen Şakir Ercan Gül açıklamalarına şu cümlelerle son verdi: "Şu an el koyduğumuz firmalar, alacaklarımızı tahsile yakın olduğumuz firmalar. Şirketler konusunda en rasyonel uygulama ne ise onu yapacağız. Kanun koyucu amme alacağına öncelik veriyor. Alacağımızı temin edecek her varlıkla ilgiliyiz. Alacak tahsilatı dinamik bir süreç. Zamanla şekillenecek."