Katalonya özerk yönetiminin ulusal günü olması dolayısıyla, özerk yönetimin Madrid'deki ofisinde düzenlenen resepsiyon, aşırı sağçı bir grup İspanyol tarafından basıldı.
Madrid'deki Katalonya özerk yönetimi ofisini basan yaklaşık 10 kişilik bir grup İspanyol genç, kürsüdeki mikrofonu devirip, Katalan bayrağını yere attı. ''Bizi aldatmayın, Katalonya İspanya'' sloganları atan grup, salonda bulunan bazı Katalan milletvekilleri ve davetlileri ittirdi. Kısa süren gerginliğin ardından, İspanya ve falanjist bayrakları açan grup, sloganlar atarak salonu terk etti.
Madrid'de yaşanan olaylar, Katalonya'daki tüm siyasi partiler tarafından kınandı.
BAĞIMSIZLIK ZİNCİRİ
Öte yandan Katalonya özerk yönetimi, her yıl 11 Eylül'de gerçekleştirdiği ulusal günü (Diada) etkinliklerini bu yıl tamamen bağımsızlık yanlısı tartışmaların gölgesinde yaşadı.
Katalonya bağımsızlık talebini dünyaya duyurmak için 400 kilometrelik kıyı şeridi boyunca, binlerce Katalanın katılımıyla insan zinciri oluşturdu.
Eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nden bağımsızlığını talep eden Estonya, Letonya ve Litvanya'nın 1989 yılında oluşturduğu 600 kilometre uzunluğunda ve yaklaşık 1,5 milyon kişinin katıldığı insan zincirine atıfta bulunan Katalanlar, benzer bir eylemi yüksek bir katılımla Katalonya'da gerçekleştirdi.
Katalonya'nın kuzeyindeki Le Perthus'dan (Fransa'nın güneyinde) güneyindeki Tarragona'nın Alcanar ilçesine olan kıyı şeridinde otoyollardan, meydanlara kadar toplam 86 belediyede oluşturulan insan zincirinde, ''Bağımsızlığa doğru Katalan yolu'' sloganıyla gösteri düzenlendi. ''Daha fazla tahammülümüz kalmada. Ya bağımsızlık ya bağımsızlık'' diyen ''Katalonya Ulusal Meclisi'' (ANC) adlı ayrılıkçı görüşlü sivil toplum örgütünün koordinasyonunda gerçekleşen insan zinciri eyleminde 30 bin gönüllü görev yaptı. Katalonya'nın Bourbon ordularına yenilip Barcelona'nın düştüğü yıl olan 1714'e atıfla yerel saat ile 17.14'te yapılan eylemde el ele tutuşan Katalanlar ''bağımsızlık'' sloganları attı. Eyleme katılan Katalanlar, bağımsız Katalonya bayrağı baskılı tişörtler giyerken, "Hoşçakal İspanya" yazılı ifadeler dikkati çekti.
Katalonya'da mevcut durumda iktidarda olan Yönelim ve Birlik Koalisyonu'nun (CIU) Katalonya Demokratik Birliği kanadı dışındaki üyeleri ve bağımsızlık yanlısı referandumun 2014'te gerçeklemesi şartıyla dışarıdan hükümete destek veren Katalonya Cumhuriyetçi Solu (ERC) insan zinciri eylemine destek verirken, federal bir Katalonya'yı savunan Katalonya Sosyalist Partisi (PSC), parti üyelerini katılımda serbest bıraktı. Katalonya'nın İspanya'ya bağlı olarak devam etmesini isteyen Halk Partisi ve Ciutadan's partileri ise eyleme destek vermedi. CIU lideri ve Katalonya Başkanı Artur Mas, insan zincirine katılmasa da, destek verdiğini açıklayıp, eylemden önce ANC heyetini kabul etti.
Katalonya'da bağımsızlık yanlısı sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin haftalardır yoğun bir şekilde kampanyasını yaptığı eylem için bin gazeteci akredite olurken, özellikle yabancı basının ilgisinin çekilmeye çalışılması dikkati çekti.
ANC Başkanı Carme Forcadell, binlerce kişinin katıldığı insan zinciri eyleminin başarılı olup, amacına ulaştığını savundu. Son 30 yıllık tarihin Katalonya'ya bağımsızlıktan başka tercih bırakmadığını ileri süren Forcadell, ''Çıkarlarımızı, haklarımızı ve kimliğimizi savunacak bir devlete ihtiyacımız var. Bu yüzden siyasi kurumların, geçen 23 Ocak tarihinde Katalan parlamentosunda kabul edilen egemenlik deklarasyonunu yerine getirmelerini ve Katalonya'da referandum ilan etmelerini istiyoruz'' diye konuştu.
Öte yandan Barcelona'daki Nou Camp Stadı ve dünyaca ünlü mimar Gaudi'nin eseri Kutsal Aile Kilisesi (Sagrada Familia) de insan zincirinin geçtiği önemli mekanlar oldu.
Sagrada Familia'daki eyleme katılan Katalanlar ''İspanya demokratik bir ülke değil, Bizi kandırıyor, kötü davranıyorlar, dalga geçiyorlar, vergi yükleri koyuyor, Katalanca dilinde zorluklar yaşattırıyor. Biz artık bağımsızlıktan başka bir şey istemiyoruz. Artık anlaşma yapacak bir şey yok'' değerlendirmesinde bulundu.
''Katalan hükümetine, İspanyol hükümetine ve tüm dünyaya mesaj vermek için insan zinciri eylemine katıldık'' diyen Katalanlar, bağımsızlık ilan edince AB dışında kalma riskine yönelik soruya da ''Türkiye büyük bir ulus ve sizler AB dışında çok daha iyi gözüküyorsunuz'' cevabını verdi.
Bu arada Bask bölgesindeki ayrılıkçı EH Bildu koalisyonu da Katalonya'daki insan zinciri eylemine tam destek verdi. İnsan zinciri eylemlerini ''İspanya'da ifade özgürlüğünün bir göstergesi'' olarak yorumlayan İspanyol hükümeti ise herşeye rağmen bu eylemin ''İspanya'nın imajına zarar verdiğini'' savundu.
İnsan zinciri eylemi genel anlamda güvenlik sorununa neden olmazken, Katalonya'nın güney sınırında Valencia özerk yönetimine dahil olan Castellon'da yerel yönetim tarafından yasaklanan eylem daha sonra Katalonya Yüksek Mahkemesi'nin kararıyla gerçekleştirildi. Castellon'daki küçük eylemde çıkan bir olayda iki kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Katalonya genelinde 2 bin 500'den fazla polis görev yaparken, olası bir gerginliğin önlenmesi için İspanya'nın birliğinden yana olan sivil grupların, eylemlerin olduğu yerlere girmesi yasaklandı. Bazı yerlerde ise gelen ihbarlar üzerine sıkı güvenlik uygulandı.