Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'nin son 12 yıllık ekonomik kalkınmasında devlet harcamalarının payınını hemen hemen sıfır olduğunu söyledi.

Babacan, Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) tarafından düzenlenen "70. Ege Toplantısı"nda, 12 yıl öncesine kadar iş dünyasının içinde yer alan ve 3. nesil ticaretle uğraşan bir ailenin ferdi olarak iş dünyasının genç temsilcileriyle bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.

Türkiye ekonomisinin, ağırlıklı olarak özel sektörün önçülüğünde büyüdüğünü belirten Babacan, şöyle konuştu:

"Bizim 12 yılık ekonomik kalkınmamızda devlet harcamalarının payı hemen hemen sıfırdır. 'Bunca yatırım var, altyapı yatırımlarına devlet yatırım yapıyor ama büyüme nereden geliyor' diye baktığımızda ağırlıklı olarak özel sektörümüzün omuzuyla, sırtlanmasıyla büyümüş bir ekonomiden bahsediyoruz. Hem de neredeyse dolar bazında 3 misli büyümüş bir ekonomiden bahsediyoruz. Büyümemizde kuşkusuz özel sektörün yeri büyük ama özel sektör deyince de KOBİ'lerimizin, yeni girişimci firmalarımızın genç işkadınları ve işadamlarımızın büyümemize katkısı çok çok büyük."

Babacan, Türkiye ekonomisine, geleceğine güvenin temelinde, Türkiye'nin genç nüfusu ve insan kaynağına olan güvenin yattığını dile getirerek, Türkiye'den daha gelişmiş, milli geliri çok daha yüksek ülkelerde bile demografik yapıları büyümeyi desteklemediği için ekonomik potansiyelden bahsetmenin mümkün olmadığına dikkati çekti.

Bu açıdan EGİAD'ın çalışmalarını önemsediğini anlatan Babacan, şöyle devam etti:

"EGİAD'ın bir danışma kurulu var. Danışma kurulunda da ak saçlı demesek de gri saçlı tecrübeli işadamlarımızın, iş kadınlarımızın olması EGİAD'a ayrıca bir güç katıyor. Gençlerin heyecanıyla tecrübenin, birikim ve akilliğin getirdiği bileşen başarılı olur. Bu salonda da bunu göruyorum. Bizim ekonomimiz için, ülkemizin refahının artması için özellikle genç girişimcilerimizin çok büyük katkısı olacak. Biz de bunu desteklemek için bir çaba içindeyiz. Mütevazı da olsa bazı adımlar atıyoruz, destek proğramlarını açıklıyoruz."

Babacan, girişimciliğin Türkiye'nin geleceği için çok önem taşıdığını, ülkenin bundan sonraki dönemde büyümesi, kalkınmasının genç ama iyi yetişmiş insan gücüyle mümkün olacağını belirterek, "(İyi yetişmiş)i özelikle ifade etmek istiyorum. Çünkü sayılar bazen kendi başına yeterli değil. Nüfusunuz genç olabilir ama ancak eğitim seviyesiyle ve yetişmişlik derecesiyle orantılı bir katkı alabiliriz" dedi.

Bunun için eğitime önem verilmesi gerektiğini aktaran Babacan, son 12 yılın eğitim alanında Türkiye için iyi bir dönem olduğunu dile getirdi. Çocukların erken yaşta eğitim sistemine katılmasının önemli olduğuna işaret eden Babacan, bu noktada eğitime başlama yaşını 66 aya kadar indirdiklerini, aynı zamanda mecburi eğitim süresini 12 yıla çıkardıklarını hatırlattı.

- "Melek yatırımcılar"-

Babacan, hükümet olarak girişimcileri destekleme konusunda bazı programlar uyguladıklarını, KOSGEB, TÜBİTAK gibi kuruluşların yaptığı çalışmaların yanı sıra son 1 yıl içinde iki yeni önemli uygulama başlattıklarına dikkati çekti.

Bunlardan birinin, fikir sahibi genç bir girişimciyle serveti, geliri ve tercübesi olan yatırımcıyı buluşturan "Melek Yatırımcılar" sistemi olduğunu ve bugüne kadar 241 yatırımcının Hazine Müsteşarlığı'nca bu şekilde sertifikalandırıldığını belirten Babacan, bu yıl çıkardıkları yasayla başlattıkları diğer uygulamayla da girişimci sermayesi fonlarına, Maliye Hazinesi'nin ortak olabilmesini sağladıklarını söyledi.

Babacan, bunun yeni bir kavram olduğunu ve Hazine Müşteşarlığı'nın artık girişim sermayesi amacıyla kurulan fonlara ortak olarak iştirak edebildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bu yıl yasada yeni düzenlemeler yaparak ilk çağrıya da çıkıldı. Birkaç gün önce çıkıldı. Belli kriterler var. Bu kriterlerde kurulan girişimci sermayesi fonlarına artık devlet ortak olabiliyor. Bunun faydası ne devletin oraya koyacağı para belki çok da derde deva olmayabilir ama yine güven sağlıyor. Devletin koyduğu kriterlere uygun o kriterler çerçevesinde çalışan girişim sermayesi fonudur bu. Bu olduğunda AB yatırım fonu başta olmak üzere pek çok uluslararası girişim sermayesi fonu da ortaklık için başvuruyor. Uluslararası sermayeyi de hareketlendiren bir çalışmadır bu."

AA