Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Bir yıl önce gelişen piyasa yatırımcıları Fed'in teşvikleri kısma planları ile bir kaçış içerisindeyken, bu yaz uluslararası sermaye akışı tekrar geri döndü.

Financial Times'ta yer alan habere göre, gelişmekte olan ekonomilere sermaye akışı Temmuz'da iki yılın zirvesi olan 44 milyar dolar düzeyine ulaşırken, Mayıs ve Haziran'da da yakın seviyelerde giriş kaydedildi. Tahvil ve hisselere aylık giriş son üç yılda 24 milyar dolar ortalamasında. Düşük faizli para birimleri ile yüksek faizli varlıkları almak olarak tanımlanabilecek carry trade'deki canlanma, en yoğun döneminde.

Bu geri dönüşün sebebi aslında açık. Aşırı gevşek para politikası, ABD Hazine tahvili faizlerini ve belirli bir aralıkta seyreden temel para birimlerini düşük tutarken, yatırımcıları daha yüksek getirili varlıklara yöneltti.

Fakat geçtiğimiz hafta, gelişen piyasalar tekrar baskı altına girdi. Bu baskının sebebi, ABD'de iyi gelen veriler ile toparlanmanın ivme kazanması, bu bağlamda Fed'in politika faizini artırmaya giderek yaklaşması olarak görülebilir.

Tahvil faizlerinin gerilemesi ve birçok gelişen ülke parasındaki rallinin sona ermesinden beri, carry trade yılın başlarına göre daha az karlılık sağlıyor.

Birçok yatırımcı Türkiye'yi özellikle kırılgan olarak nitelerken, buna sebep olarak politika yapıcıların Ocak ayındaki acil parasal sıkılaştırmayı ilk fırsatta tersine çevirme istekliliği olarak gösteriyorlar. Threadneedle Investment Döviz birimi şefi Matthew Cobon, "Merkez Bankası piyasaya sağladığı iyiliği net bir şekilde sonlandırmak istiyor, fakat gerçek şu ki cari açığı fonlayabilme güçleri hala riskli" ifadelerini kullandı.

Haberde yer alan verilere göre bu yıl dolar karşısında en fazla yükselen para birimi yüzde 4.6 ile Brezilya reali. Aynı süreçte Hindistan rupisi yüzde 1.6, Türk lirası ise yüzde 0.8 yukarıda. Meksika pesosu yüzde 1.4, Rus rublesi ise bu yıl yüzde 8.4 kaybetti. Dolar endeksinin bu yılki performansı ise yüzde 1.6'lık yükseliş şeklinde.