Piyasalar artan volatilite ile birlikte bir krize işaret etmeye başladığında, istediklerinizden ziyade elinizde ne varsa satarsınız.

Geçen hafta Wall Street’te tam da bu oldu. Avrupa’daki ekonomik büyüme endişeleri, Ebola’nın yayılacağına ilişkin kaygılar ve Ortadoğu ile Ukrayna’daki kriz ortamları birleşerek 3 yıldır görülmemiş bir etki yarattı. Likiditenin azalması ve piyasaların gerilemesi karşısında ellerindeki kurumsal tahvil ve kaldıraçlı kredilerin değerini öğrenme konusunda isteksiz olan traderlar riski azaltmak adına yüzlerini, ABD hisse senetleri ve ABD Hazine tahvillerine çevirdiler.

Tahvillere akın edilmesinin ardından dünyanın en büyük aracılar arası broker şirketi  ICAP Plc’deki ABD Hazine tahvil hacmini tüm zamanların en yüksek düzeyi olan 946 milyar dolara çıkardı. Bu rakam bir önceki rekorun yüzde 40 üstündeydi. 15 Ekim tarihinde 11.9 milyar değerinde ABD hisse senedi el değiştirdi. Bu da 2011’deki Avrupa tahvil krizinin ardından görülen en yüksek seviye oldu.

Massachussets’te bulunan Miller Tabak & Co. hisse senedi stratejisti Matt Maley “İnsanlar likit olmayan varlıklarını satamadıklarına ABD hisse senedi piyasasına yöneliyorlar. Çünkü herkes bu işin içinde ve satabildikleri de bu. Piyasadaki satış dalgası bu nedenle çok sert oldu. Satabildiğinizi satarsını ve en likit varlık da ABD hisseleridir” dedi.