Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Bloomberg View yazarı Mark Gilbert bugünkü yazısında,İsviçre Merkez Bankası'nın (SNB) beklenmedik şekilde kura müdahale etme politikasını sonlandırmasının, Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) 22 Ocak'ta niceliksel genişlemeyi (QE) açıklayacağını neredeyse kesin olduğunu gösterdiğini belirtiyor.

Gilbert'a göre İsviçre bu hamle ile QE sonrası yaşanabileceklere karşı önlem almış oldu ve petrol fiyatlarının küresel düzeyde deflasyona yol açabileceği bir dönemde bu durumdan fayda sağladı.

SNB Başkan Yardımcısı Jean-Pierre Danthine'in iki gün önce politikaya devam edebileceklerini ancak QE sonrası kuru korumanın zorlaşacağını belirtmesinin ardından gelen bu hamlenin tam anlamıyla bir "U Dönüşü" olduğunu belirten Gilbert, AMB yetkililerinin SNB'dekilere tüyo vermiş olma ihtilmalini yüksek gördüğünü ifade etti.

Piyasaların bu duruma verdiği tepkinin görülmemiş olduğunu söyleyen Gilbert, İsviçre frankının G10 ülke para birimleri karşısında yüzde 30'a yakın değer kazandığını belirtiyor. Gilbert "SNB frankın değerini Eylül 2011'den bu yana, euro karşısında 1.20 seviyesine geldiğinde kendi para birimini satarak koruyordu. Bu politika ekonomiyi güvenli liman olarak gören yatırımcılardan ve çöp ihracattan korumak için benimsenmişti" ifadelerini kullanıyor.

Ancak Gilbert'a göre, finans sektöründeki birçok İsviçreli bu haber karşısında affalladılar. SNB Başkanı Thomas Jordan'ın açıklama sonrası gazetecilerden gelen "farklı merkez bankaları ile irtibat halinde miydiniz" şeklindeki soruları cevapsız bıraktığını belirten Gilbert, Jordan'ın bu hamleden dolayı memnun olmadığını gözlemlediğini ifade ediyor.

SNB'nin internet sitesinden yapılan açıklamanın İsviçre' ekonomisinin bu yeni durumdan faydalanabileceğini belirttiğini hatırlatan Gilbert, ülke ihracatının yüzde 10'undan fazlasını teşkil eden saat üreticilerinden Swatch Group CEO'sunun "Bu ihracat, turizm ve tüm ülke için tam anlamıyla bir tsunami" çıkışını köşesine taşımış.

Gilbert'ın yazısının son kısmı şöyle:

Bu hamlenin sonuçlarının tam kestirilemediği kurumların arasında da, Macarlara finans krizinden önce çoğunluğu İsviçre frangı olan Döviz cinsinden mortgage olarak 14 milyar dolar değerinde kredi veren OTP Bank, Erste Group Bank ve Unicredit gibi bankalar yer alıyor. Kasım'da çıkan bir yasa bankaların bu kredileri forinte çevirmelerini zorunlu tuttu ve Macaristan Merkez Bankası bu döviz kuru gereksinimlerini karşılamak için bir ayarlama yaptı. Yasaya göre bankalar frank/forint kurunu 257'den hesaplarken, bugünkü şokla beraber rakam 310'a çıkmış durumda ve bankalar ciddi kayıplarla karşı karşıya.

Buna benzer bir hamle olarak, SNB bankalardan kredi için 0.75 komisyon alacak. Tahvil piyasasında İsviçre devlet tahvilini bulunduran yatırımcılar 9 yıl veya daha az vadeli tahviller için negatif faiz alıyor. Bugün faiz yüzde 0.033'e geriledi.

İsviçre'de TÜFE son 5 yılda ortalama yüzde 0.1 gerilerken, son veri enflasyonun Aralık'ta yıllık bazda yüzde 0.3 gerilediğini gösterdi. SNB'nin yorumlarından küresel düzeyde bir deflasyon beklediği açık, ancak kuru daha zayıf hale tutmak ekonomi teorisindeki yüksek fiyat sonucunu vermedi.

Dünyanın geri kalanı için bugünkü hamle deflasyonun kesin olduğunu ve küresel ekonomiyi hali hazırda tehdit ettiğini gösterdi. Merkez bankacıları tüm dünyada Ben Bernanke'nin 2002'deki "Deflasyon: Burada gerçekleşmemesini sağlamak" adlı konuşmasının metnini yeniden okuyor olmalılar. Bununla birlikte de büyümeyi artıracak ve şirketler ile tüketicileri ekonomik gelecekleri hakkında daha güvenli yapması gereken politikalarını da yeniden gözden geçirseler iyi olur.