Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Zafer Kurtul, "Portföyümüzdeki halka açık olmayan en büyük şirket EnerjiSA, bununla ilgili bir halka açılma planımız var, hem piyasa şartları hem de şirketin performansı nedeniyle, bu arz 2016'dan daha ileri bir tarih olacaktır" dedi.

Kurtul, Sabancı Holding'in 2014 yılı sonuçlarını açıkladığı ve 2015 yılı hedeflerini paylaştığı Yıllık Paylaşım Toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Konuşmasında halka açık olmayan şirketlerin halka açılması yönünde çalışma yapacaklarını belirten Kurtul, çalışmaların EnerjiSA'yı kapsayan kısmına yönelik, "Portföyümüzdeki halka açık olmayan en büyük şirket EnerjiSA, bununla ilgili bir halka açılma planımız var. Halka açık şirketlerimizde de derinliği, likiditeyi nasıl artırırız diye çalışmalarımız var. TemSA için şu an bir planımız yok" ifadelerini kullandı.

Bu arzın, daha önce telaffuz edilen 2016 yılında olup olmayacağı yönündeki soruyu Kurtul, şu şekilde yanıtladı:

"Daha gecikecek gibi gözüküyor. Hem piyasa şartları hem de şirketin performansı nedeniyle 2016'dan daha ileri bir tarih olacaktır. 2016'daki yeni tarife dönemi şirket için çok önemli, üretim tarafında da fazla kapasite var ve elektrik fiyatları... Yeni tarife dönemine 2016 yılında geçeceğiz. Bir üretim tarafı bir de dağıtım ve perakende tarafı var. Dağıtım ve perakende regüle bir iş, orada yeni tarife dönemine geçilecek. Bu yeni tarifeyle, yeni yatırım miktarı belirlenecek, yeni operasyon gideri tutarı, kayıp-kaçak oranları belirlenecek. Bir de serbest rekabete açılması, limitin kalkması ve herkesin serbest müşteri haline gelmesi gibi konular olduğu zaman, yatırımcı açısından şirketin geleceği daha net gözükecek."

Satın almalarda özellikle çimento konusunda fırsatları değerlendireceklerini söyleyen Kurtul, bununla ilgili netleşen bir tarih söyleyemeyeceğini dile getirdi. Zafer Kurtul, faize yönelik soruyu, "Kredi faizleri düşsün istiyorsak bir aracılık maliyetlerine bakmak lazım. Bir de tabii enflasyon önemli. Enflasyonda da farklı görüşler olabilir, bu çok normal ama tabii enflasyon artı işsizliği topladığımızda Türkiye yüksek seviyelerde, bunun düşürülmesi lazım" şeklinde yanıtladı.

Kurtul, şirkette yaşanan büyümenin kırılımına ilişkin "Enerjide çok önemli bir büyüme gerçekleşti. Enerjide ciro büyümesi yüzde 64, bunun da kaynağı özellikle bu iki tane satın alınan dağıtım bölgesi, İstanbul Anadolu Yakası (AYEDAŞ), Toroslar. Bunun yanında ikinci büyük gelişim banka dışı diye bakarsak çimento sektörü, ondan sonra sigorta ve perakende diye geliyor" açıklamasında bulundu.

-"Hükümetin açıkladığı reform programları enflasyondaki düşüşe katkı sağlayacak"-

Zafer Kurtul, konuşmasında değindiği 2015 yılında yapmayı planladıkları 3,5 milyar liralık enerji ağırlıklı yatırıma ilişkin ise, "Bu dağılım aşağı yukarı 2014 yılındaki tabloya çok paralel, yaklaşık aynı oranları düşünebiliriz" dedi.

Kamuoyunda yapılan faiz tartışmaları hatırlatılan ve bu konuda bir endişe taşıyıp taşımadıkları sorulan Kurtul, şunları kaydetti:

"Büyüme için, istihdam yaratmak için, yatırım için düşük faizli ortamları isteriz. 2 açıdan bakabiliriz olaya, bir tanesi kredi faizleri aracılık maliyetleri.Çok yaklaşık bir hesapla faiz yüzde 10 dersek, krediye gelene kadar aradaki aracılık maliyetlerine bakıldığında, krediye gelene kadar bu oran yüzde 13 oluyor, mevduatta da stopaj kesintisine bakıldığında 1,5 puan da buradan, 4,5 puan aracılık maliyeti söz konusu. Bu konuya bakılabilir. İkinci konu da enflasyon konusu. Enflasyonda da hükümetimizin ortaya attığı reform programının çok katkısı olacağını düşünüyorum. Özellikle Sayın Başbakanımızın açıkladığı reform programının çok büyük katkısı olacak. Ocak ayındaki gıda enflasyonun 2015 yılında çok daha düşük seviyede gerçekleşeceğini, enerji ve emtia fiyatlarındaki düşüşün enflasyona aşağı yönlü bir baskı yapacağını düşünüyoruz."

Çimentoda bütün yatırım fırsatlarına baktıklarını ifade eden Kurtul, yurtdışı fırsatlara da detaylı olarak baktıklarını aktardı.

Sektörler bazında bankanın payının net aktif değerinde yüzde 46 olduğunu hatırlatan Kurtul, "Hedefimiz bunu 3-4 puan daha aşağı çekmek. Tabii burada bankanın kendi büyümesi, başarılı gidişi devam edecek ama bizim amacımız diğer sektörlerimizdeki büyümeyi yükseltmek, beklentimiz de enerji gibi, çimento gibi perakende gibi sektörlerin, bankacılık sektörüne göre daha yüksek büyüme oranını gerçekleştirmesi" ifadelerini kullandı.

-Yıl sonu dolar tahminimiz 2,55"-

Kurdaki oynaklığa ilişkin değerlendirmeleri de sorulan Zafer Kurtul, şu açıklamayı yaptı:

"Geçmişe baktığımızda ülkemizde her zaman seçim ortamı, volatilitenin yükseldiği ama daha sonra stabilize olduğu, seçimden sonra istikrarlı ortama girdiği dönem olmuştur. Seçimden sonra istikrarın devam edeceğini düşünüyoruz. Yıl sonu dolar kurunu 2,55 gibi hesapladık ama bu sırf ülkemizle ilgili değil, bütün gelişmekte olan ülkelerin kurlarında yukarı yönlü bir baskı olacağını düşünüyoruz. Biz kur riskimizi düşürmek için çok fazla tedbir aldık.

Toplam özkaynaklarımıza baktığımızda Sabancı Holding konsolide de risk açısından nispeten yönetilebilir düşük bir kur riskimiz var diyebiliriz. Rekabetçi kur politikasının olumlu olduğunu düşünüyoruz. Ama kurda da bir istikrarın olması gerek. Merkez Bankamızın da aldığı tedbirlerle bir düşme eğilimi de söz konusu olabiliyor."

Bir soru üzerine Kurtul, "TemSA'yı satmak gibi bir planımız yok, bilakis geliştirmeye çalışıyoruz. Özellikle bu elektrikli otobüs iyi bir gelişim imkanı olabilir" dedi.

Portföy çeşitlenmesi kapsamında yenilikçi alanlara yatırımları artırmak istediklerini ifade eden Kurtul, 2015 hedeflerine yönelik kombine ciroda yüzde 10 üzeri artış hedeflediklerinin, 2014 ise bu rakamın yüzde 23 olduğunun hatırlatılması ve bunun bir önceki yıla göre yüzde 50 yavaşlama anlamına geldiğinin belirtilmesi üzerine bu yavaşlamanın nedenini ise, "Geçen sene 2 tane dağıtım bölgesinin cirosunun çok önemli etkisi oldu. Bu sene iç piyasada biraz daha ağır bir yavaşlama bekliyoruz tüketim anlamında. İhracatta da daralmalar var. Dolayısıyla yüzde 10 civarı bir kombine büyüme gerçekleşecek" şeklinde açıkladı.

Yapısal reformların meyveleri alınmaya başlandığında Türkiye'nin büyümesinin hızlı olacağını dile getiren Kurtul, şirketlerini daha çok ihracat için teşvik ettiklerini anlattı. İşlerinin büyük çoğunluğunun Türkiye'de olması dolayısıyla, Türkiye ekonomisinin kendileri için önemli olduğuna işaret eden Kurtul, Sabancı şirketleri içindeki yabancı ortakların paylarının da şirketten şirkete değiştiğini söyledi.

AA