Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan HDP'nin çözüm sürecine ihanet ettiğini söyledi.

AA editör masasında konuşan Akdoğan şunları söyledi:

"HDP süreci havaya uçurmuş oldu. Öcalan'ın zaman zaman söylediği bir şey var "Kim Kürt meselesini bitirmek istese bir mekanizma harekete geçmiştir". Şu an bunu Cumhurbaşkanımızı için yapıyorlar. HDP bütün stratejisini Eroğan karşıtlığı üzerine kurdu. HDP süreci istismarın ötesinde, sürece ihanet etmiştir. Erdoğan'ı başkan seçtirmeyeceğiz aslında bir tahrikti. Öcalan'ın Nevruz mesajı götürüldü ve okundu. Bu bizim anlaştığımız bir şey değildi. Onlar orada bverilen bütün mesajları sanki devletin kabulüymüş gibi topluma beyan ettiler. Nevruz konuşmasında da beklenen olmayınca ondan sonra Sayın Cumhurbaşkanımız Dolmabahçe ile ilgili bir açıklama yaptı. Takvimi doğru okumamız lazım."

"Dolmabahçe mutabakat değildi"

Akdoğan Dolmabahçe mutabakatına ilişkin tartışmaları da değerlendirdi. Dolmabahçe'de okunanın bir mutabakat olmadığını belirten Akdoğan şöyle konuştu:

"Buna mutabakat değil belki irade beyanı denir. Ortak bir metin okunmadı. Öcalan'nın silah bırakma çağrısı önemli bir çağrıydı. Dolmabahçe özel olarak kurgulanmış bir yer de değildi. Beni ziyarete geldiklerinde bu açıklama yapılmış oldu. Ama Dolmabahçe olunca bu başka bir format gibi gösterildi. O gün Cumhurbaşkanımızla benim hiçbir görüşmem olmadı. O gün "her ayrıntıyı Cumhurbaşkanı Erdoğan, her şeyi biliyordu" bu söylem külliyen yalandır. Burada ne Cumhurbaşkanımız ne Başbakanımızla temas kuruldu. Bunların her verdiği ayrıntı ve söylediği yalan, uydurma. Çok fazla yalan söylüyorlar. İmralı bir talk show alanı da değil. Oturma meselesi ile de yakışıksız söylemler oldu. 
Önder Apo diyorlar, farklı farklı şeyler söylüyorlar. Bu ifadeleri bizim olduğumuz yerlerde kullanamazlar.

PKK'nın yapması gereken 1- eylemsizlik, 2- Türkiye'yi terk etme bunların hangisi yapıldı? PKK'nın yapması gereken eylemsizlik lafta kaldı. Bunun yanında her türlü baskı ve şiddeti kullandılar. Örgüt hiçbir sözünde durmadı."

HDP barajı geçmek için süreci feda etti

HDP barajı geçmek için çözüm sürecini feda etti. Neden milleti kandırıyorsunuz. Ben hep söyledim, AK Parti varsa çözüm süreci vardır. HDP'nin oy alması sürece olumsuz etki yaptı. Bu kişiler için hesap sorulması lazım. Bunlar sürekli Öcalan'ın adını kullanarak yalan söylüyor, toplumu kullanıyor. Öcalan bunları yakalasa sopayla kovalar diye düşünüyorum. Bunlar eksen kayması yaşadı. Diyarbakır'dan Nişantaşı'na, Cihangir'e sapma bunları değiştirdi. Demirtaş kendi PR'ını yaptı, ondan sonrası ne olursa olsun. Kandil ile ortak oldukları nokta silah bırakmaya ayak diremek. Demirtaş Kandil'i Öcalan üzerinde konumlandırdı. 

"Bu parti ile örgüt arasında bir ilişki var bunu herkes biliyor"

Öcalan sözlü, yazılı, imzalı her türlü mesajını vermiştir. Ancak HDP bunu açıklamaktan imtina etmiştir. Burada bir terör ve terörle mücadele var. Uyuyan polisleri, sivil askerleri öldürmek... Bunun adı kahpeliktir. Böyle bir durum var. şimdi diyorlar ki hükümet bozdu. Bu parti ile örgüt arasında bir ilişki var bunu herkes biliyor. Önce bunu izah etmeleri lazım. Demokraside böyle bir ilişkiye yer yoktur. Bu siyasetin terörize edilmesi, demokrasinin zehirlenmesidir. Örgüt defalara 'ben ateşkesi bozuyorum' demiştir ve eylemler yapmıştır. Seçimden sonra örgüt doğrudan eylem kararı almıştır. 

"90'lı yıllara mı dönüyoruz?"

Terör örgütünün yedeğinde HDP kampanya yürüttü. Alınan güvenlik önlemleri vatandaşların talebidir. 90'lı yıllara dönüş kesinlikle yanlış bir değerlendirmedir. Bugün devlet terör ile mücadeleyi hukuk içinde yapmaktadır. 

"PKK IŞİD konusunda kirli bir kampanya yürüttü"

PKK, IŞİD konusunda kirli bir kampanya yürütüyor. Türkiye bütün terör örgütleriyle samimi bir mücadele içindedir. Suruç olayından sonra bunlar kara kampanya başlattı, 'Türkiye ile IŞİD'le nasıl bir arada gösterebiliriz' diye. Başlayan operasyonlarla onlar bu planların altında kaldı. Bu operasyonlar ezberi ve kurguyu bozdu. 

HDP burada kirli bir oyun içerisine girdi. Barajı geçebilmek için. Cumhurbaşkanımıza bu konuda atfedilen bütün olumsuzluklar kesinlikle doğru değildir. Yanlış bir hesap yapıp, kumar oynadılar ve başarısız oldular. PKK'yı meşrulaştırma hesapları suya düştü. Askeri ve diplomatik açıdan Türkiye için bir zaferdir. 

HDP güveni yıktı, sarstı. Burada PKK'nın artık onu yapın bunu yapın diye şart koşacak bir hali yok. HDP'nin gücü varsa örgüte çağrı yapsın, ülkeyi terk etsinler.