Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Fed Başkan Yardımcı Stanley Fischer, ABD Merkez Bankası’nın faiz artırımı öncesinde enflasyon hedefine ulaşmayı beklememesi gerektiğini söyledi ve fiyat baskılarının ivme kazanacağına duyduğu güveni dile getirdi.

Fischer, Jackson Hole’de yaptığı konuşmada, “Enflasyon beklentilerindeki belirgin istikrar dikkate alındığında, enflasyonu aşağı çeken güçler yok oldukça enflasyonun yukarı hareket edeceğine inanmak için iyi neden bulunuyor” dedi.

Fischer, “Enflasyonun düşük olması ile birlikte genişlemeci politikayı kademeli bir şekilde kaldırabiliriz. Ancak para politikasının reel aktiviteyi kayda değer bir gecikme ile etkilemesi dolayısıyla sıkılaştırmaya başlamak için enflasyonun yüzde 2’ye ulaşmasını beklememeliyiz” diye konuştu.

Fed, Çin’in yavaşlama gösterdiğine dair endişelerle tetiklenen hisse senedi piyasası kargaşasının ABD’ye olan yansımalarını izliyor.

New York’taki Bank of Tokyo-Mitsubishi UFJ Ltd. baş ekonomisti Chris Rupkey, Fischer'in faiz artırımında harekete geçilmesini istediğini ima ederek, "Yatırımcıların piyasada aldığı pozisyonlar, ABD Merkez Bankası’nı 2006’dan bu yana ilk kez yapılacak faiz artırımı ertelemeye ikna edebilir" dedi.

Rupkey, müşterilerine yazdığı bir notta, “Fed Başkan Yardımcısı Fischer konu faiz oranlarını artırmaya gelince heyecanlanıyor gibi görünüyor. Bugünkü haber önemli değişimi yansıtıyor, muhtemelen Fed’in pozisyonu ile ilgili liderlikte. Bu durum 17 Eylül’de harekete geçilmesi için yolu açabilir” ifadelerini kullandı. 

Zamanlama belirsiz

Fischer, önceden hazırlanmış olan konuşmasında, Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) 16-17 Eylül’deki toplantısında politikayı sıkılaştırmaya başlayıp başlamayacağı konusunda net bir sinyal vermedi.

Fischer, “Bir karara varmadan önce var olan tüm bilgileri gözden geçirmemiz ve bunların ekonomik görünüm için yansımalarını değerlendirmemiz gerekecek” dedi.

Fischer, Çin’deki yavaşlama ile ilgili endişelere kısa bir şekilde değinerek, “Fed, Çin ekonomisindeki gelişmeleri ve bu gelişmelerin diğer ekonomilere olan fiili ve potansiyel etkilerini normal zamana göre daha yakından takip ediyor” şeklinde konuştu.

Fischer, petroldeki gerilemenin sadece total enflasyonu olumsuz etkilemediğini ancak çekirdek enflasyonu da aşağı çekebileceğini dile getirdi. Fischer, dolardaki güçlü seyrin de enflasyon üzerinde etkili olduğunu kaydetti. Fischer, doların ABD büyümesini muhtemelen 2017’ye kadar frenleyeceğini sözlerine ekledi.

Yine de bu faktörleri geçici olarak karakterize eden Fischer, “Piyasalar petrol fiyatlarının daha fazla düşmesini beklemiyor. Dolayısıyla petrolün enflasyon üzerindeki aşağıda yönlü etkisi geçici olmalı” diye konuştu. 

Eylül mü? Ekim mi?

Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) 16-17 Eylül’deki toplantısında faiz artırımına gideceği olasılığı Cuma günü New York kapanışında yüzde 38 seviyesinde fiyatlandı. 14 Ağustos’ta bu ihtimal yüzde 48 seviyesindeydi. FOMC’un 27-28 Ekim’de yapacağı toplantıda faiz artırımına gideceği olasılığı yüzde 49 olarak görülüyor.

Fed Başkanı Janet Yellen Temmuz ayında yaptığı değerlendirmede, ekonominin beklentiler doğrultusunda büyümesi halinde, Fed’in faizleri bu yıl artırmasının yüksek bir ihtimal olduğunu söylemişti. Faizleri 2008’den bu yana sıfıra yakın seviyede tutan politika yapıcılar, ilk faiz artırımının zamanlamasını değerlendirmeleri ile birlikte ABD ekonomisinin yurtdışındaki zayıf büyümeye aldırış etmeyecek kadar ivmeye sahip olup olmadığına kanaat getirmeli.

Fischer, Cuma günü verdiği bir röportajda, “Ülkedeki yavaşlama ile birlikte Çin otoritelerinin 11 Ağustos’ta yuanı devalüe etme kararının ABD’ye olan yansımalarının ne olabileceğini söylemek için erken olduğunu düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Dünya büyümesi görünümünün zayıflaması emtia fiyatlarını aşağı itti ve güçsüz ABD enflasyonu için potansiyel olarak başka bir engel daha oluşturdu. ABD enflasyonu 3 yıldan uzun bir süredir Fed’in yüzde 2’lik hedefinin altında seyrediyor.

Diğer taraftan ABD’nin gayrisafi yurtiçi hasıla büyümesi ikinci çeyrek dönemde yıllık bazda yüzde 3.7 seviyesinde beklentilerin üzerinde gerçekleşti ve istihdam bu yıl şimdiye kadar aylık ortalama 211,000 artış gösterdi. Ekonomistler 4 Eylül’deki Ağustos ayı istihdam verisinin 220,000’lik bir artışa işaret etmesini bekliyor.