Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı Mehmet Şimşek, "TL Değer kaybı ve kredi yavaşlamasıyla bankalar iki yıldır stres testinden geçiyor.Ancak bankacılık sektörü sağlam yüzde 3,3 sorunlu kredi oranı tolere edilebilir" dedi.

Şimşek, "Bugün 40'tan fazla ülkeye borç yönetimi konusunda biz ders veriyoruz. Bankacılık dışı kurumların ve sermaye piyasalarının gelişmesi Türkiye için çok önemli. Türkiye'nin tekrar bir üst sınıfa atlayabilmesi için yapısal reformları güçlü bir şekilde uygulamaya geçirmesi gerekir" dedi.

Bakan Şimşek, "Reform konusunda heyecan ve aşk lazım. Bir çok alanda büyüme potansiyeli var. Biz devlet olarak üzerimize düşen ne varsa yaptık yapacağız.İnanıyorum ki Türkiye yendien reformlarla sınıf artlayacak" şeklinde konuştu.

Şimşek, "Türkiye’nin büyük bir cari açık sorunu var, açık daralsa bile hala önemli bir seviyede." dedi.

Şimşek, 2016 Asya Bölgesel Kamu Borçları Yönetimi Forumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, küresel ekonomi hakkında bilgi vererek, dünya ekonomisinin zorlu bir yoldan geçeceğini ve küresel ekonominin görünümünün "güllük gülistanlık" olmadığını kaydetti.

Gücü olan ülkelerin altyapı yatırımları ve mali politikaları ile sürdürülebilirliği tehlikeye atmadan ekonomiyi canlandırması gibi öneriler bulunduğunu kaydeden Şimşek, şunları söyledi:

"Diğer bir tavsiye de para politikalarının, fiyat istikrarını tehdit etmediği sürece uyumlu olması. Son olarak mali politikalardan veya parasal durumdan bağımsız olarak yapısal reformların nihai iyileşmenin anahtarını tuttuğu görüşü var. Ama yapısal reformları yapmak zordur ve orta veya uzun vadeli etkileri olur. Bu arada eğer uygunsa mali ve fiyat politikaları da rol oynayabilir. Dünya daha çok parasal politikalara yaslanmış durumda bulunuyor. Merkez bankaları süper kahraman gibi davranma eğilimi var. Ama gerçek şu ki parasal politikalar bazı yapısal reformları yapmak için size ancak zaman kazandırır."

Şimşek, reformlar yaparak gelirlerin kalitesini artırmaya ve harcamaları rasyonelleştirmeye çalıştıklarını anlatarak, "Mesele bazen ne kadar harcadığın veya ne kadar harcayabileceğin değildir, önemli olan nereye harcadığındır. Üretken mi? Etkili mi? Bunlar önemli." diye konuştu.

Gelirlerin öncelikli kısmının eğitime ayrıldığını, ikinci olarak da altyapıya yatırım yaptıklarını aktaran Şimşek, "Altyapıya büyük yatırım yapıyoruz. Bu sadece kamu parası ile yapılmıyor. Bunlar, özel sektörle yapılan yap-işlet-devret yatırımları. Şimdi 150 milyon kapasiteli 3. Havalimanı'nı yapıyoruz. Kamunun tek kuruşu bu proje için harcanmadı." ifadelerini kullandı.

- "Amacımız orta gelir tuzağından kaçmak"

Şimşek, yaptığı bu konuşmadan sonra Türkiye'de makro ekonomik açıdan her şeyin "güllük gülistanlık" olduğunun düşünebileceğini belirterek, ama bunun öyle olmadığını, sorunların bulunduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin büyük bir cari açık sorunu olduğunu dile getiren Şimşek, daralsa bile açığın hala önemli bir seviyede olduğunu söyledi.

Şimşek, Türkiye'de tasarruf oranlarının düşük ve yatırım ihtiyacının büyük olduğunu anlatarak, yapısal reformlarla bunun aşılacağına inandığını vurguladı.

Uzun vadede refahı sağlamak için kurumların kalitesinin önemine dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:

"Hukukun üstünlüğü, demokrasinin standartları, temel hak ve özgürlüklerde ilham kaynağımız Avrupa Birliği. Avrupa Birliği ile müzakere sürecinin kendisi önemli bir reform. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşmamızı hizmetler, kamusal alımlar ve tarımı içerek şekilde genişletmeye çalışıyoruz. Anlaşma mamul ürünleri zaten kapsıyor. Uzun lafın kısası, geniş kapsamlı bir reform programımız var. Amacımız orta gelir tuzağından kaçmak. Bundan kaçmanın yolu da reform yapmak."

Şimşek, üretkenliği, ürün ve servis pazarında rekabeti artıracak reformlar yapılmasının, inovasyonun ve Ar-Ge'nin öncelikler arasında bulunduğuna işaret ederek, "Gördüğünüz gibi pek çok sorun var. İyi haber şu ki bu sorunları idare etmekte ve açığı düşürmekte iyi iş çıkardık. (Hareket fırsatı sunan) Mali bir boşluğumuz var. Reform yapmak için bu boşluğa ihtiyacınız var. İhtiyaç olduğunda dıştan gelen şoklara cevap verebilir. Risk priminizi düşürebilir ve reform yapmak için kaynağınız olur. Reformlar için kaynak gerekli. Bazı reformlar bedava. Bazıları ise önemli bir kaynak gerektiriyor." şeklinde konuştu.