Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Japon Kredi Derecelendirme Kuruluşu (JCR) Eurasia Başkanı Orhan Ökmen, yaptığı yazılı açıklamada, bundan sonraki orta ve uzun vadede büyümenin devamlılığı daha çok makro politikaların başarısına endeksli hale geldiğini belirtti.

Ökmen Türkiye’nin ekonomik büyüme dinamikleri  gücünü koruduğunu belirterek "Türk ekonomisi açısından büyüme temposunda azalma olmakla birlikte, büyüme dinamiklerinin gücü yakın vadeli perspektifte herhangi bir kayba uğramamıştır. Ancak bundan sonraki orta ve uzun vadede büyümenin devamlılığı daha çok makro politikaların başarısına endeksli hale gelmiştir" değerlendirmesini yaptı.

Siyasi risklere rağmen Türkiye’de zayıflayan yatırım iştahının tekrar canlanmaya başladığını belirten Ökmen "Bir önceki yıla göre özel sektörün aynı dönem için sabit sermaye oluşumunda düşüş oluşmakla birlikte, birinci çeyreğe göre yılın ikinci çeyreğinde özel sektör sabit sermaye kaleminde artışın meydana gelmiş olması, siyasi risklere rağmen Türkiye’de yatırım iştihının canlanmaya başladığının göstermektedir" ifadelerini kullandı.

Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi; "Büyümenin büyük ölçüde kamu talebiyle desteklenmiş olması kamu dengeleri üzerinde bozucu bir etki yaratmamıştır. Zira 2011 yılından bu yana son 6 yıldır kamu net borç stokunun mutlak miktarının ve aynı zamanda GDP’ye oranının düşmesi Türk Ekonomisindeki kamusal dengelerin iyice sağlamlaştığının temel göstergesidir. Zira 2011 yılında % 30 oranına yakın olan Net Kamu Borcu/GDP oranı şu anda % 8 seviyelerine, miktar olarak ise 320 Milyar TL tutardan 165 Milyar TL seviyelerine inmiştir.

Yılın 2.çeyreğinde hane halkı talebi bir miktar düşüş göstermiş ise de büyümenin en önemli sürükleyici kaynağı olma gücünü hala devam ettirmesi de büyüme devamlılığının korunacağının en reel teminatıdır.  

Üretim yönünden ilk altı ay içerinde tarımın büyümeye beklenen desteği verememiş olmasının temel nedeni  yapısal reform ve ulusal poltika eksikliğidir. Yine ilk altı aylık dönemde tarım dışındaki sanayi, inşaat ve hizmetler sektörünün tamamı büyümeye destek vermiş ancak siyasi risklerin gecikmeli etkisyle ikinci çeyrekte birinci çeyreğe göre hizmetler sektöründe önemli bir gerileme yaşanmıştır."