Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

(Güncellendi 16:25)

AB Bakanı Ömer Çelik, Türkiye'ye yönelik vize serbestisine ilişkin olarak, " Eğer vize serbestisi gerçekleşmezse Geri Kabul Anlaşmasını zaten yürürlüğe koymuyoruz. Eğer sene sonuna kadar gerçekleşmezse de zaten vakit geçti ama sene sonunda bir takvim olarak söylemiyorum, doğal bir ölüm gerçekleşir bu sürecin." açıklamasında bulundu.

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, vize serbestisi konusunda "Eğer vize serbestisi gerçekleşmezse, Geri Kabul Anlaşmasını zaten yürürlüğe koymuyoruz. Eğer sene sonuna kadar gerçekleşmezse, zaten vakit geçti ama, sene sonunda bir takvim olarak söylemiyorum doğal bir ölüm süreci gerçekleşir bu sürecin. Ondan sonra da Geri Kabul Anlaşmasının hayatta olmasının bir manası kalmaz. Feshedilmesi yoluna gidilir." dedi.

Çelik, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Amerikadan Sorumlu Devlet Bakanı Alan Duncan ile Bakanlıkta ortak basın toplantısı düzenledi.

Bakan Çelik, İngilterenin ABden ayrılma süreciyle ilgili olarak, Bretixi izleyen dönemde İngilterenin ABden çıkma sürecini başlattığı, öte yandan Avrupadan çıkmadığı değerlendirmesinde bulundu. İngilterenin her zaman bir Avrupa devleti ve gücü olduğunu, bundan sonra da bu rolünü sürdüreceğini dile getiren Çelik, Brexitin, İngilterenin ABden çıkması olarak algılanması, Avrupadan çıkması olarak görülmemesi gerektiğini anlattı.

Türkiyenin AB üyesi olmadığını ancak tarih boyunca bir Avrupa gücü ve devleti olduğunu ifade eden Çelik, "15 Temmuz bir daha gösterdi ki Türkiyede birinci sınıf bir Avrupa demokrasisi vardır. Yüksek standartlı bir demokrasidir bu." dedi.

Dün uluslararası bir haber ajansına, ABnin Türkiyeye verdiği taahhütleri yerine getirmediği, vize serbestisinde AB sözünü tutmazsa Geri Kabul Anlaşmasının yürürlüğe koyulmayacağı, gerekirse feshedileceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması ve bu konuda yeni bir gelişme olup olmadığını sorulması üzerine Çelik, ABnin Türkiyeye verdiği sözleri tutmadığını söyleyerek "Ne gönüllü yerleştirmeler yolunda gidiyor, ne Avrupaya alınması gereken mülteci sayıları konusunda doyurucu bir rakama ulaşılmış durumda, ne de Türkiyeye vadedilen mali yardımlar etkili şekilde geliyor. Hiçbiri söz konusu olmuyor." ifadesini kullandı.

Mekanizmaların son derece yavaş işlediğini anlatan Çelik, "Vize serbestisi konusunda terör yasamızın değiştirilmesinden bahsediliyor. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) Türkiyeye saldırıyor, PKK saldırıyor, DEAŞ saldırıyor. Türk ordusu, 55-65 ülkelik koalisyonun baş edemediği DEAŞ ile, Cerablusa girdi mücadele etti. İlk defa Avrupa sınırları DEAŞtan temizlendi, NATO sınırları DEAŞtan temizlendi. Bu bizim başarımızdır." diye konuştu.

Sığınmacı krizinin, küresel sistemin karşı karşıya kaldığı en büyük krizlerden biri olduğunu, ABnin bu krizi ancak Türkiye ile iş birliği yaparak yönetebildiğini vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Böyle bir şart altında bize Terör yasanızı değiştirin demek, Türkiyenin güvenliğini tehlikeye atmaktır, Avrupanın güvenliğini tehlikeye atmaktır. Biz diyoruz ki Terörle ilgili konuyu AB Konseyindeki mekanizmalara bırakalım ve Türkiyeye vize serbestisi verilsin. Ama buna rağmen, bu tip verimli yollar varken, pozitif yollar varken, Türkiyenin bu şartlar altında terör yasasını değiştirmesinde ısrar edilmesinden biz şunu anlarız. Demek ki bu vize serbestisi konusunda samimi davranmıyorlar. İşi yokuşa sürmeye çalışıyorlar. Eğer vize serbestisi gerçekleşmezse, Geri Kabul Anlaşmasını zaten yürürlüğe koymuyoruz. Eğer sene sonuna kadar gerçekleşmezse, zaten vakit geçti ama, sene sonunda bir takvim olarak söylemiyorum, doğal bir ölüm süreci gerçekleşir bu sürecin. Ondan sonra da Geri Kabul Anlaşmasının hayatta olmasının bir manası kalmaz. Feshedilmesi yoluna gidilir."

 

AA