Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali Bloomberg HT'de Gökhan Şen'in sorularını yanıtladı.

15 Temmuz'dan sonrasına ilişkin yaptığı değerlendirmede Bali, bu dönemin hassasiyetine uygun politikalar geliştirmek gerektiğini söyledi. Bali, "Biz banka olarak kritik hadiselerde olayları çözücü yönde hareket etme gayretinde olduk. Bu bir taviz değil, orta dönemli geleceği emin kılmak için gerekli bir politikaydı. Finansta bu dönem kar veya performans yarışı değil, bir feragat yarışıdır" yorumunu yaptı.

"Türkiye hak ettiğinden fazla risk primi ödüyor"

Türkiye'nin hak ettiğinden daha fazla risk primi ödediğine dikkat çeken Bali, "Bölgedeki sıcak hadiseler, sınırdışı hadiseler ve global ekonomideki hadiseler gelişen ülke olarak Türkiye'yi ödüllendirmediği için risk primi hep belirsizliği fiyatlayan tarzda gidiyor. Biz bugün bu davranışla aslında gereğinin üzerinde fiyatlanan risk primini düzeltme amaçlı bir hareket yapıyoruz.." dedi.

Bali, aracılık maliyetindeki düşüşün müşterilerine yansıtılması gerektiğini belirtti.

Türkiye ekonomisine yönelik değerlendirmesinde Bali, Türkiye'nin çok daha olumlu ayrışabileceği makro ekonomik göstergelere sahip olduğunu dile getirdi. Bali konuya dair, "Türkiye'de kamu borcunun milli gelire oranı %33'e düştü, bütçe açığının milli gelire oranı geriledi. Bunlar önemli gelişmeler..27 çeyrektir büyüyen bir ekonomi var. Disiplinli mali süreç yaşandığı için bizim ekonomiyi ivmelendirmek için hareket alanımız var.

Çok daha olumlu ayrışabilecek temel göstergelere sahipken bunlarla ilgili olmayan gündemlerle karşılaştık. Şimdi ödevlerimizi iyi yaparak, reformlara sonuna kadar konsantre olarak tabloyu olumluya evrilecek şekilde yönetmeliyiz" diye konuştu.

"Merkez Bankası süreçleri son derece yapıcı yönetti"

Bali Merkez Bankası'nın 15 Temmuz sonrasında sisteme tamamen güven veren ve kontrolüne alan anlayışlı yaklaşımı nedeniyle çok önemli bir fonksiyon gördüğünü söyledi. Bali, "Piyasalar verilen bu güven nedeniyle hiçbirini kullanmak ihtiyacında da olmadık, Merkez Bankası süreçleri son derece yapıcı yönetti. Ben MB'nin kullanmış olduğu bize özgü inovatif araçların işlevini gördüğünü, şimdi de doğrudan mesaj verecek hale geldiğini görüyorum" ifadesini kullandı. 

2017 hedeflerine ilişkin olarak ise Bali "iş programımızı 2016 için nasıl belirlediysek aynı paralelde gittiki bir revizyon ihtiyacı duymadık..2017 iş programı da 2016'da olduğu gibi dengeli büyümeyi hedef alan, buna göre kendi büyümelerimizi hedef alan bir tabloda olacak..İmkanlarımızı kendimizin dışındaki taraflara da hissettirecek tarzda program hazırlamak durumundayız. 2017'nin programı da öyle olacak" yorumunu yaptı.