Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Hazine Müsteşarlığınca 2017 yılında 98,1 milyar lirası iç borç, 35 milyar lirası da dış borç olmak üzere toplam 133,1 milyar lira tutarında borç servisinin yapılmasının öngörüldüğü bildirildi.

Hazine Müsteşarlığının internet sitesinde 2016 yılı gelişmeleri ve 2017 yılı öngörülerini içeren "Hazine Finansman Programı" yayımlandı.

OVP ve Merkezi Yönetim Bütçesi öngörüleri esas alınarak hazırlanan programın 2016 yılı gelişmelerinin yer aldığı bölümünde, 2015 yılında yüzde 71,8 ay olan nakit iç borçlanmanın ortalama vadesinin 2016 ocak-ekim döneminde 69,1 ay olarak gerçekleştiği hatırlatıldı.

2015'te yüzde 9,5 olan sabit getirili TL cinsi iç borçlanmanın ortalama maliyetinin de bu yılın ocak-ekim döneminde yüzde 10 seviyesinde gerçekleştiği belirtilen programda yatırımcı tabanının genişletilmesi ve borçlanma enstrümanlarının çeşitlendirilmesi amacıyla, ilk defa 2012 yılında ihraç edilen ve 2013 yılından itibaren yurtiçi piyasada düzenli ihracına başlanan kira sertifikalarının ihracına 2016 yılında da devam edildiğine işaret edildi.

Bu çerçevede, Şubat, Temmuz ve Eylül aylarında iç piyasada toplam yaklaşık 5 milyar lira tutarında kira sertifikasının ihraç edildiği ifade edilen programda, şu bilgilere yer verildi:

"Yurtiçinde ihracı gerçekleştirilen kira sertifikaları 2016 yılına kadar 2 yıl vadeli olarak ihraç edilmiş olmakla birlikte, 2016 temmuz ayında yurtiçi piyasada ilk defa 5 yıl vadeli sabit kira ödemeli TL cinsi kira sertifikası ihracı yapılmıştır. Ayrıca, 2016 yılı Eylül ayında ilk defa TÜFE’ye endeksli 5 yıl vadeli TL cinsi kira sertifikası ihracı da başarıyla gerçekleştirilmiştir. Borç stokunun itfa profilini düzenlemek ve devlet iç borçlanma seneti (DİBS) ikincil piyasa likiditesini artırmak amacıyla, mart ayında Hazine Müsteşarlığı tarafından haftalık düzenli geri alım ihaleleri başlatılmıştır. İlk etapta her bir senetten haftalık azami 100 milyon lira olmak üzere, 4 ve 9 yıl vadeli sabit kuponlu senetlerin geri alımına başlanmış ve gerçekleştirilen 60 adet geri alım ihalesi sonucunda, 31 Ekim 2016 tarihi itibarıyla, toplam 5,5 milyar lira net tutar başarılı bir şekilde geri alınmıştır. Bununla birlikte, geri alınan tutar karşılığında ihracına devam edilen 5 ve 10 yıl vadeli sabit kuponlu TL cinsi senetlerin nominal ihraç tutarları artırılmış olup, bu sayede bahse konu senetlerin likiditesine katkı sağlanması hedeflenmiştir.

Mart-Ekim döneminde gerçekleştirilen geri alım ihaleleri sonucunda, iç borç anapara ödeme tutarı yılbaşında açıklanan 56,3 milyar lira seviyesinden 61,9 milyar lira seviyesine yükselmiştir. 2016 yılının kalan döneminde gerçekleştirilebilecek geri alım miktarına bağlı olarak söz konusu tutar değişiklik gösterebilecektir. Ocak-ekim dönemi itibarıyla da geleneksel eurobond ve kira sertifikası ihraçları yoluyla uluslararası sermaye piyasalarından yaklaşık 5,5 milyar dolar tutarında finansman sağlanmıştır."

- 2017 yılı borç servisi ve finansmanı

Programda 2017 yılında gerçekleştirilmesi planlanan borç servisi ve finansman bilgileri de yer alırken, gelecek yıl 80,5 milyar lira anapara ve 52,7 milyar lira faiz olmak üzere toplam 133,1 milyar lira tutarında borç servisi gerçekleştirilmesi, borç servisinin 98,1 milyar lirasının iç borç, 35 milyar lirasının da dış borç servisi olarak yapılmasının öngörüldüğü bildirildi.

İç borç servisinin 78,4 milyar liralık kısmının piyasaya yapılacak ödemelerden, 19,7 milyar liralık kısmının ise kamu kurumlarına rekabetçi olmayan teklif yoluyla gerçekleştirilen satışların ödemelerinden oluşmasının planlandığı ifade edilen programda, ayrıca 2017 yılındaki finansman ihtiyacının 16 milyar liralık bölümünün, nakit bazlı faiz dışı denge, özelleştirme gelirleri, 2/B satış gelirleri, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonundan aktarılacak kaynaklar ile devirli ve garantili borç geri dönüşleri ve kasa/banka kullanımı sonucu elde edilecek borçlanma dışı kaynaklarla karşılanmasının beklendiği kaydedildi.

Gelecek yıl geleneksel eurobond, Japon Yeni ve kira sertifikası ihraçları yoluyla uluslararası sermaye piyasalarından 6 milyar dolar karşılığında finansman sağlanmasının öngörüldüğüne işaret edilen programda, "Söz konusu tutara ek olarak, Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası ve diğer dış finansman kuruluşlarından sağlanacak program kredisi ile birlikte toplam 6,7 milyar dolar tutarında dış finansman elde edilmesi hedeflenmektedir. Bu öngörüler doğrultusunda, 2017 yılında 96,2 milyar lira tutarında iç borçlanma yapılması öngörülmektedir." görüşüne yer verildi.

- İç Borçlanma Stratejisi

Programda 2003 yılından itibaren stratejik ölçütler çerçevesinde yürütülen borçlanma politikası sonucunda kamu borç stokunun döviz kuru, faiz ve likidite risklerine karşı hassasiyeti önemli ölçüde azaltıldığı hatırlatılırken, bu kapsamda 2003 yıl sonu değerleriyle karşılaştırıldığında yüzde 46 olan "Döviz cinsi/endeksli borcun merkezi yönetim borç stoku içerisindeki payı"nın, 2016 yılı eylül sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 35 seviyesine düştüğü belirtildi. Programda şunlar kaydedildi:

"Faiz riskinin bir göstergesi olarak izlenen 'faizi bir yıl içerisinde yenilenecek borcun TL cinsi borç stoku içindeki payı', yüzde 94 iken 2016 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 49 seviyesinde gerçekleşmiştir. Likidite riskinin ölçülmesinde kullanılan "vadesi bir yıl içerisinde dolacak iç borcun toplam iç borç stoku içindeki payı" ise yüzde 42 olan seviyesinden, 2016 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla yaklaşık yüzde 12 seviyesine gerilemiştir. 2017 yılında, iç borçlanmanın TL cinsinden yapılması, TL cinsi borçlanmanın ağırlıklı olarak sabit getirili enstrümanlarla yapılarak gelecek 12 ayda faizi yenilenecek senetlerin payının azaltılması, ortalama vadenin piyasa koşulları elverdiği ölçüde uzatılarak vadesine 12 aydan az kalmış senetlerin payının azaltılması, nakit ve borç yönetiminde oluşabilecek likidite riskinin azaltılması amacıyla güçlü rezerv tutulması uygulamalarına devam edilecek. 2017'de ayrıca 2, 5 ve 10 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu tahvillerin gösterge tahvil olarak ihracına devam edilecek. 5 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu gösterge tahviller her ay ihraç edilecek. Gelecek yıl itfa profili çerçevesinde, 5 yıl vadeli lira cinsinden sabit kuponlu tahvillerle birlikte 2 yıl ve/veya 10 yıl vadeli TL cinsinden sabit kuponlu gösterge tahvillerin ihracı gerçekleştirilecek."

Programda, TL cinsinden kuponsuz bonolar ve tahvillerin, 7 yıl vadeli ihalelere endeksli değişken kuponlu tahviller, 5 ve 10 yıl vadeli enflasyona endeksli tahviller itfa takvimine ve piyasa koşullarına bağlı olarak ihraç edilebileceği ifade edilerek, TL cinsinden kira sertifikalarının Şubat, Haziran, Ağustos ve Ekim aylarında ihraç edilmesinin planlandığı, piyasa katılımcılarının ilave talebinin ayrıca değerlendirilebileceği bildirildi.

Aylık olarak nakit girişleri ile çıkışları arasında gözlenebilecek geçici uyumsuzluğun giderilmesi amacıyla kısa vadeli Hazine bonoları ve "Para Piyasası Nakit İşlemleri Aracılığı ile Sağlanacak Finansman Hakkında Yönetmelik"te yer alan finansman araçları kullanılabileceğine dikkat çekilen programda, piyasa koşullarının uygun olması ve kurumsal yatırımcıların kalıcı bir talep göstermesi durumunda, daha uzun vadelerde TL cinsi tahvil ihracı imkanlarının da değerlendirilerek yeni iç ve dış borçlanma enstrümanları ihraç edilebileceği ifade edildi.

Programda, borç servisinin dönemler arası dengeli dağılmasının sağlanması ve ikincil piyasada fiyat etkinliğinin artırılması amaçlarıyla piyasa koşulları çerçevesinde değişim ve geri alım ihalelerinin yapılabileceği belirtilirken, ihalelere ilişkin detayların ihale gününden en az bir iş günü önce kamuoyuna duyurulacağı bilgisi verildi.

AA