Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

ABD'de 8 Kasım'da yapılacak başkanlık seçimine günler kala ülke genelinde yapılan anketlerin ortalamaları, Hillary Clinton'ın rakibi Donald Trump karşısında önde olduğunu gösteriyor.

Kamuoyu araştırma şirketleri ve medya kuruluşları, seçime sayılı günler kala Demokrat Parti adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump arasında ipi kimin göğüsleyeceğine dair çok sayıda anket açıklıyor.

Son birkaç gün içinde ulusal düzeyde yapılan 5 anketin ortalamasını alan CNN araştırmasına göre, iki adayın yarışında Clinton yüzde 46'ya yüzde 42 önde gidiyor.

Clinton, CBS News kanalı ile New York Times gazetesinin ortak anketinde de yüzde 45'e yüzde 42 önde görünüyor. ABC News ile Washington Post gazetesinin araştırmasında, Hillary Clinton'ın yüzde 47, Trump'ın ise yüzde 45 oy alacağı öngörülüyor.

Anketlerin çoğu, ekim ayının son üç günü ile 1 Kasım'da yapıldı. Her ankette en az bin kişiye telefonla ulaşılarak kime oy verecekleri soruldu.

"Gönülsüz" seçmen

ABD medyasında çıkan birçok yazıda, seçmenin, ilk kez oy vereceği adayı seçmekte zorlandığı ya da siyasi duruşuna göre "gönülsüz olarak" iki adaydan birine oy vereceği yorumu yapılıyor.

Bunun nedeni, daha önceki seçimlerde Cumhuriyetçi adaya oy vermiş birçok seçmenin Donald Trump'ı "mecburen" oy vereceği kişi olarak görmesi. Cumhuriyetçi seçmenin bir kısmı, daha önce parti içinde bulunmamış Trump'ın partinin değerlerlerini savunmadığı görüşünü dile getiriyor.

Demokrat Parti tarafında ise "gönülsüzlük" daha az, ancak burada da bir "güven sorunu" bulunuyor. Adaylığını açıkladığı günden bu yana gündemde olan e-postaları konusu, Hillary Clinton'ın başını ağrıtmaya devam ediyor. Dışişleri bakanı olduğu dönemde resmi e-posta yerine şahsi e-posta adresi ve sunucusunu kullanan Clinton'ın konuyla ilgili açıklamalarının dışında bazı gerçeklerin daha sonra ortaya çıkması, seçmende güven sorununa yol açıyor.

AA muhabirinin Washington sokaklarında konuştuğu Amerikalıların bir kısmı, bu seçimde iki partinin adayının da aslında yetersiz olduğu görüşünü savundu.

Bu kişilerden Steve Upton, Clinton'dan "tiksindiği" için Trump'a oy vereceğini söyledi. Upton, "Trump'a oy vereceğim ama bence aslında Trump da soytarının teki." görüşünü dile getirdi.

Jeff Guido isimli Amerikalı ise erken oy kullanma imkanı sayesinde birkaç gün önce Hillary Clinton için oyunu kullandığını belirtti. Guido, neden Clinton'ı seçtiği sorusu üzerine, "İki adaydan daha aklı başında olan o. Trump'ın savunduğu hiçbir şeye katılmıyorum." dedi.

Trump için "aptal" tanımlamasını kullanan Walter Curry, "Hillary Clinton için oy kullanacağım. Trump aptalın teki. Bu ülke onu çıkarttığı için utanıyorum. ABD de onun kadar cahil. Trump'a oy vermek şeytana oy vermektir." diye konuştu.

Aslında Demokrat Parti adayı olabilmek için yarışan, ancak Clinton'a kaybeden Vermont Senatörü Bernie Sander'ı desteklediğini dile getiren Richard Hughes, "Demokrat olduğu için mecburen" Clinton'a oy vereceğini aktardı. Hughes, "Temkinli şekilde Hillary Clinton'a oy vereceğim çünkü ikisi içinde daha az kötü olan o. Keşke Sanders olsaydı. Ben Demokratım, o yüzden Demokrat Parti adayına oy vereceğim." ifadesini kullandı.

Katılım yüksek olmayacak

ABD'de bu seçimlerde yaklaşık 230 milyon seçmenden 150 milyonunun oy kullanması bekleniyor. Erken oy kullanma imkanı sayesinde seçim gününe kadar 40 ila 50 milyon kişinin oyunu önceden kullanmış olacağı tahmin ediliyor.

Daha önceki seçimlere de katılım oranının düşük olduğu ABD'de seçmenin en önemli oy kullanmama nedenlerinden biri adayları beğenmemesi.

Bu kişilerden biri de Chris Carry adlı Amerikalı. Carry, seçmen kaydı yaptırmadığını, iki adaya da oy vermeyeceğini söyledi. Carry, "Bu seçim öncesindeki münazaralar kayıt yaptırmamı gerektirecek bir şey vermedi. İki adaydan da bezmiş durumdayım. Bu seçim dönemi bir adayda karar kılmak için zor geçiyor. Clinton'ın skandalları, seçime hile karıştırılması, e-postalar. Samimi olmam gerekirse Trump da ülkeyi yönetmesi kabul edilemeyecek bir felaket." dedi.


AA