Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krize ilişkin, "Bizim Körfez ülkeleri arasında ayrım yapmamız söz konusu değil. Bu bizim çıkarımıza da olmaz." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Kuveyt'te basın mensuplarıyla bir araya gelerek güncel gelişmeleri değerlendirdi.

Dün Katar'ı ziyaret ettiğini, Kuveyt'ten sonra da aldığı davet üzerine Mekke'ye, Suudi Arabistan'a gideceğini belirten Çavuşoğlu, "Amacımız belli. Körfez'de yaşanan bu krizden dolayı çok büyük üzüntü duyduğumu söylemek isterim. Bu üzüntümüzü de defalarca dile getirdik. Ama esas olan bu sorunun çözümüne katkı sağlayabilmektir." dedi.

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da ilk andan itibaren bu sorunun çözülmesi için çok büyük çaba sarf ettiğini, İslam dünyasından ve ötesinden birçok liderle görüştüğünü belirtti.

Çavuşoğlu, özellikle Kuveyt'in ve dört Körfez ülkesini ziyaret eden Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el-Ahmed el-Cabir es-Sabah'ın çabalarının büyük bir takdirle karşılandığını vurguladı.

Bakan Çavuşoğlu, "Katar'daki temaslarında bir çözüm yolu olduğunu sezdiniz mi? Mekke'deki görüşmelerinizi neye dayanarak sürdüreceksiniz?" şeklindeki soruya, "Dün Katar'da görüştüğüm hem Dışişleri Bakanı hem de Katar Emiri Şeyh Temim sorunu sürdürmekten yana olmadıklarını söylediler. Esasen sorunun da kendileri tarafından başlatılmadığını açık bir şekilde söylediler. Katar'a yönelik karar alan dört ülkenin iddialarının ne olduğunu ve kanıtlarının ne olduğunu görmek istediklerini açık bir şekilde söylediler." yanıtını verdi.

Mekke'deki temasları sırasında Türkiye'nin samimi düşüncelerini paylaşacağını belirten Çavuşoğlu, "Suudi Arabistan gerçekten Körfez Bölgesinin büyük abisidir, en önemli ülkedir. Bölgenin istikrarı barışı ve güvenliği için rolü çok önemlidir. Biz de Suudi Arabistan'la ve tüm Körfez ülkeleriyle olan ilişkilerimize çok önem veriyoruz. Bölgenin istikrarı, güvenliği bizim için kendi güvenliğimiz ve istikrarımız için önemlidir. Bu bir slogan değil, gerçektir." ifadesini kullandı.

"Meclis'te onaylanan anlaşma ise rutin bir işlemdir"

Çavuşoğlu, Türkiye'nin, Katar'ın başkenti Doha'daki El Rayyan Üssü'ne asker görevlendirmesine ve Katar ile ABD arasında imzalandığı duyurulan askeri anlaşmalara ilişkin bir soruya "Ben burda bir tırmandırma görmüyorum işin doğrusu. Katar'ın diğer ülkeler gibi Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır gibi, Kuveyt ne kadar alıyor bilmiyorum ama Kuveyt her zaman yumuşak gücünü ön plana çıkarıyor, kendi savunması için gerekli uçak ya da ürünleri alması doğaldır. Bizim Meclis'te onaylanan anlaşma ise rutin bir işlemdir. Yani sadece bu döneme denk gelmiştir." dedi.

Katar'a üs kurulması konusundaki ikili anlaşmanın 2014 yılında, henüz bu kriz yokken imzalandığına ve bu çerçeve anlaşmasının TBMM'de onaylandığına dikkati çeken Çavuşoğlu, uygulama anlaşmasının ise 2016'da imzalandığını hatırlattı.

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o süreçte Suudi Arabistan Kralı Selman'a da ülkesinde benzer bir üs kurulabileceği önerisinde bulunduğunu da söyledi.

TBMM'nin tatile girmesinden önce birçok uluslararası anlaşmanın onaylandığına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Katar'a başka türlü yardım edeceksek zaten öyle bir anlaşmaya da gerek yok. Bu kriz oldu diye de 2014'ten bu yana devam eden bir süreci de iptal etmek, ertelemek de doğru değil. Böyle bir kriz dönemine denk geldiği için bu soru işaretlerinin oluşması normal ama biz bu konuda net açıklamalar yaptık." diye konuştu.

"Bizim burada taraf tutmamız söz konusu değildir"

Çavuşoğlu, Türkiye'nin neden Katar'dan yana bir tutum içinde olduğu sorusu üzerine, yaşanan krizde Türkiye'nin iki tarafı da dinlediğini belirterek, "Bizim burada taraf tutmamız söz konusu değildir." dedi.

"Biz son derece dengeli ve sorunun çözümüne yönelik açıklamalar yapıyoruz." diye konuşan Çavuşoğlu, Türkiye'nin tutumunu gazetelerin yorumuna göre değerlendirmenin doğru olmadığını belirtti.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin taraflara aynı mesafede bulunduğunun altını çizerek, "Fakat aynı mesafede olmak demek doğruları söylememek demek değil. Önce dürüst olacağız." ifadelerini kullandı.

Katar'a yönelik alınan kararların ramazan ayında alınmasının doğru olmadığını ve bu kararlar öncesinde istişare yapılmadığını dile getiren Çavuşoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Devletler arasında sorunlar olabilir ama insanların ne suçu var? İlaç ve gıda gibi veya insanların sınır dışı edilmesi gibi alınan kararları sadece Türkiye olarak biz değil, Müslüman dünyası ve Müslüman dünyası dışındaki ülkelerin hepsi yanlış bulmuştur. Bunu halkların tepkisinde de görüyoruz."

Çavuşoğlu, bu meselenin çözümü için diyaloğa ihtiyaç duyulduğunun altını çizerek, "Şimdi bu söylediklerimiz taraf tutmak anlamına mı geliyor?" dedi.

"İran’ın bölgede yaptıklarına karşı Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar kadar güçlü duran ülke olmadı"

Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin sorulması üzerine Çavuşoğlu, Katar’ın İran tarafında olduğunu iddia etmenin doğru bir yaklaşım olmadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Bugüne kadar İran’ın bu bölgede yaptıklarına karşı Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar kadar güçlü duran ülke olmadı. Üçümüz beraber her zaman İran’ın yaptıklarına karşı açık ve net tutum sergiledik. Yemen’de Katar kimin tarafını tuttu, İran’ın mı, Körfez İşbirliği’nin mi? Suudi Arabistan’ın Tahran’daki misyonlarına saldırı olunca Katar’ın tutumu diğerlerinden farklı mı oldu? Her zaman İran’a en sert tepkiyi Katarlı yetkililer vermiştir uluslararası platformda da."

Irak’taki Şii grupların elindeki 26 Katar vatandaşının kurtarılmasında İran’ın da rolü olduğunu ancak bunun insani bir durumla ilgili olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, bazı Körfez ülkeleri ile açık bir şekilde Mısır’ın bölgesel konulardaki bazı toplantılarda Rusya ve İran’ın tutumunu desteklediğine dikkati çekti. Çavuşoğlu, alınan kararların "Katar’ı İran’a doğru ittiğine" işaret etti.

"Müslüman Kardeşler’i ve Hamas’ı terör örgütü olarak görmüyoruz"

Bakan Çavuşoğlu, “Şimdi biz Müslüman Kardeşler’i ve Hamas’ı terör örgütü olarak görmüyoruz. Silahlı terör eylemine giren hiç kimseyi de desteklemeyiz ve karşısında oluruz.” dedi.

Hamas'ın 2005’te Filistin’de demokratik ve şeffaf bir seçimi kazandığını hatırlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin o tarihten beri Hamas’ın siyasi hareket içinde kalması, Ortadoğu çözümüne daha sıcak bakması ve Filistin içinde birlik ve beraberliğin sağlanması yani El Fetih’le Hamas’ın birleştirilmesi konusunda çok önemli rol oynadığının altını çizdi.

Çavuşoğlu, "Ne Katar ne Türkiye, Dahlan gibi adamları kullanarak Filistin yönetimini zayıflatmadık ve Filistin’in yönetimini ele geçirmeye çalışmadık biz. O şahsın Türkiye’ye karşı da nasıl kullanıldığını biz çok iyi biliyoruz." şeklinde konuştu.

Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin bir Körfez krizi olmaktan çıkıp uluslararası bir hal alıp almadığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, çözümün merkezinin bu bölge olduğunu söyledi.

Kuveyt Emiri Şeyh Sabah Ahmed Cabir El Sabah'ın da iyi niyetli bir girişim başlattığını ifade eden Çavuşoğlu, taleplerin Sabah ile paylaşılmasını beklediklerini aktardı.

Sorunun kendi aralarında çözülmemesi ve birbirlerini başka yerlere şikayet etmenin doğru bir davranış olmadığını dile getiren Çavuşoğlu, bu durumda dışarıdan karışanın da çok olacağını, Türkiye gibi iyi niyetli yaklaşanlar kadar, sorunun büyümesi için çaba sarf edenlerin de çok olacağı uyarısını yaptı.