Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Morgan Stanley'nin 20 Temmuz tarihli araştırma raporunda mevcut büyüme modelinin iki potansiyel çıktısı vurgulandı.

İlk olarak; raporda, enerji dışı cari açık ile perakende dışı kredi artışı arasında güçlü bir korelasyon olduğunun altı çizilirken, bu durumun bir gecikmeyle birlikte cari açık üzerinde baskı oluşturabileceği belirtildi. İkinci olarak ise enflasyonist bakıya işaret edilen raporda, “Maliyet bazlı enflasyon üzerine talep bazlı enflasyonist baskının eklenmesiyle birlikte enflasyon görünümünde bozulma görmeye başlarsak, TÜFE'yi tek haneye düşürmek beklenenden çok daha fazla zaman alabilir” ifadesi yer aldı.

Buna dayanarak, para politikasında sıkı duruşun beklenenden uzun bir süre kalabileceğine değinilen raporda, uzun süreli sıkı duruşun TÜFE'yi sürdürülebilir bir şekilde tek hanede tutmak için güçlü TL'den kademeli/sınırlı destek almak üzere olabileceğinin altı çizildi.

Raporda, Türkiye ekonomisinde büyümein iki dinamosuna işaret edildi: Genişlemeci maliye politikaları ve Kredi Garanti Fonu'nun ekonomik faaliyetleri hızlandırması öncülüğündeki güçlü kredi büyümesi. Morgan Stanley, bu iki unsurun gelecek iki yıl içerisinde genel anlamda değişmesini beklemiyor.

Gelecek birkaç ayda TL'nin Merkez Bankası tarafından destek görmeye devam edebileceği ifade edildi. Buna karşın büyümenin kalitesine, siyasete ve bilançoya ilişkin dış risklere yönelik endişeler nedeniyle carry trade'in esas getiri kaynağı olmayı sürdürdüğü vurgulandı. Türkiye'nin büyük bir ihtimalle Fed/AMB politikaları kaynaklı volatiliteye maruz kalmayı sürdüreceği belirtildi.

Rporda, “Dolar/TL 'de 3.60'lık yıl sonu tahminimizi koruyoruz. Bu nedenle TL'de duruşumuz nötr ve gelişen paralardaki yükseliş beklentimize Meksika Pesosu, Polonya Zlotisi, Hindistan Rupisi ve Endonezya Rupisi gibi diğer para birimleriyle katılınmasını tavsiye ediyoruz” ifadesi yer aldı.