Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın ABD'deki iddianamede adının geçmesine ilişkin, "Mevzubahis Türkiye'nin ve Türk milletinin menfaatleridir. Çok değerli bakanımızın da Türkiye'nin ve Türk halkının menfaatlerine aykırı bir hareketi herhalde hayatı boyunca hiç olmamıştır." dedi.

Zeybekci, bakanlıkta Özbeki̇stan Başbakan Yardımcısı Cemşit Kuçkarov ile görüşmesinin ardından, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, "Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Halkbank eski Genel Müdürü hakkında, Amerika'da yeni bir iddianame hazırlandı ve çeşitli suçlamalar (rüşvet, İran'a karşı yaptırımlar, Halkbank davası) yöneltildi. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Zeybekci, Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir bakanın olmadığı gibi Çağlayan'ın da ülke menfaatleri aleyhine hiçbir işlemi olmadığını söyledi.

Aslolanın Türkiye'nin menfaatleri olduğunu vurgulayan Zeybekci, "Başka ülkelerin menfaatlerine muhalefet etmiş olup olmaması, bizim için pek dikkate alınacak mevzu değildir. Burada iddia edilen İran'a uygulanan ambargoların, Birleşmiş Milletler kararları çerçevesinde olup olmadığına öncelikle bakmak lazım ama bu 'ambargoların delindiği ve ambargoların aleyhine hareket edildiği' gibi iddialar var. İddia sahipleri, bunları ispatla mükelleftir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bakanı hakkında, başka bir ülke mahkemesinin böyle bir iddiada bulunması ispata söz konusudur. Mevzubahis Türkiye'nin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin menfaatleridir, ben önce ona bakarım. Çok değerli bakanımızın da Türkiye'nin ve Türk halkının menfaatlerine aykırı bir hareketi herhalde hayatı boyunca hiç olmamıştır." diye konuştu.

- "Domates sembolik anlama kavuştu"

Zeybekci, Rusya ile yaşanan domates krizine ilişkin de "Bizim Rusya'ya açık olarak söylediğimiz şuydu: Yasak yasağı, engel engeli doğurur. Dolayısıyla bize karşı uygulanan yasağın karşılıksız bırakılması, üzerimizde ilgili tarım sektörlerinden çok yoğun baskı oluşturuyor." diye konuştu.

Rusya ile yasak ve engellerin olmadığı bir ticaret ortamı hedeflediklerinin altını çizen Zeybekci, "Şu anda Rusya tarafından engellenen domates hariç herhangi bir tarım ürünü kalmadı. Domates artık sembolik bir anlama kavuştu, bunun da bir an önce çözülmesini istiyoruz. Yasak ve engelleme gibi bir şeyi asla kabul etmediğimizi net olarak söyledik. Bazı sezonlarda kendi çiftçilerini korumak adına gümrük vergileriyle ilgili düzenlemeleri, mevsimsel anlamda yapmalarını da anlayışla karşılayacağımızı da söyledik." ifadelerini kullandı.

- "Gümrük Birliği'nin güncellenmesi"

Zeybekci, "Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakere sürecinde bir risk görüyor musunuz?" sorunu da "Almanya'nın Gümrük Birliği'ni güncellemeyeceğiz' diye bir cümle kurmaya hakkı ve yetkisi yok. 'Gümrük Birliği'nin güncellenmesini istemiyoruz' diyebilirler, bu bir görüştür ama şunu da unutmamak lazım biz Gümrük Birliği'nin güncellenmesi görüşmelerine Almanya ile başlamadık, Almanya ile yapmıyoruz ve sürdürmüyoruz." şeklinde yanıtladı.

Buradaki muhatabın AB olduğunu ve AB'nin ilgili komiserleriyle yaptıkları görüşmelerde herhangi bir problem görmediklerini, sürecin planlandığı şekilde devam ettiğini anlatan Zeybekci, "Ama bu, şu demek değil, Türkiye ne pahasına olursa olsun Gümrük Birliği'ni güncellemek gibi bir şey peşinde değildir. Bu karşılıklı olarak tarafların faydasınadır, AB'nin daha çok menfaatinedir, Almanya'nın en menfaatinedir. Gümrük Birliği'yle ilgili söylenen sözleri, temelsiz ve zeminsiz olarak görüyoruz. Siyasetçilerin kendilerinin, partilerinin görüşleri olarak görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

- "180 günlük eylem planları açıklanmayabilir"

Zeybekci, 180 günlük eylem planlarına da değinerek, tüm bakanlıkların çalışmalarını Başbakanlığa bildirdiğini ve belirlenen hedeflerin özetlendiğini söyledi. Ekonomi Bakanlığıyla ilgili bu dönemde planlanan yaklaşık 90 işin, mutabakatla 14-15'inin öncelikli hale dönüştürüldüğünü dile getiren Zeybekci, "Açıklanacak diye bir şey yok, açıklanmayabilir. Bunların tamamı liste haline dönüştürüldü. Orada ev ödevi gibi yapılanlar, yapılmayanlar diye yanlarına işaret konacak. Kamuoyuyla paylaşılıp, paylaşılmayacağını bilmiyorum." dedi.

- "UT Bank'ın yüzde 50'sinin Ziraat Bank'a satılmasında anlaşıldı"

Özbeki̇stan Başbakan Yardımcısı Cemşit Kuçkarov ise Türkiye'de yaptıkları görüşmelerde birtakım anlaşmalara vardıklarını söyledi. Kuçkarov, bu kapsamda, Taşkent'te faaliyette olan UT Bank'ın yüzde 50'sinin Ziraat Bankasına satılışı konusunda bir anlaşmaya vardıklarını ifade etti.

Kuçkarov, bir diğer anlaşmanını ise Türk Hava Yolları ile yapıldığını belirterek, "Bahar aylarından itibaren İstanbul-Semerkant direkt uçuşlarının gerçekleşmesi gündeme geldi ve bu konuda anlaştık." dedi.

Türk Hava Yolları ile Taşkent uçuşlarının arttırılması konusunun da görüşüldüğünü kaydeden Kuçkarov, ilerleyen süreçte Buhara ve Hiva'ya uçuşların olma ihtimali üzerinde durduklarını söyledi.

Kuçkarov, Türk iş adamlarıyla da görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirterek, Taşkent'e yakın bir yerde süt ve et üretim tesisi kurulması, makina sanayi, yenilenebilir enerji kaynakları ve tekstil ürünlerinin üretiminin görüşülen konular arasında olduğunu ifade etti.

Ayrıca Kuçkarov, 50'ye yakın Türk iş adamının ekim ayı başında söz konusu projeler üzerinde istişare yapmak amacıyla Özbekistan'a gidecekleri bilgisini verdi.

AA