Advertisement
HABERLER ABONE OL

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin özel danışmanlığını yapan, Roma merkezli Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Direktörü Nathalie Tocci, AB- Türkiye ilişkilerinde ciddi bir dip noktasında olunduğuna dikkat çekerek "AB-Türkiye ilişkileri kopma noktasına gelemeyecek kadar güçlü" dedi.

DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Tocci, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için müzakerelerin başlaması gerektiğini söyleyerek, "Gümrük Birliği’nin güncellenmesi Türkiye’ye yardım edilebileceğimiz elimizdeki sınırlı imkânlardan biri" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE-AB ARASINDAKİ BAĞLAR DAHA DA GÜÇLENİYOR"

Tocci sözlerine, "AB-Türkiye ilişkilerinde ciddi bir dip noktasındayız ama sürecin daha kötü bir noktaya evrilmesine, iplerin kopmasına ihtimal vermiyorum. İlişkilere, siyasi alandaki iniş çıkışlardan bağımsız olarak, yapısal bir perspektiften bakılması gerektiğini düşünüyorum. AB ülkelerinden Türkiye’ye sermaye akımları, ticaret, teknoloji, bilgi ve tecrübe aktarımı, araştırma alanlarındaki işbirliği gibi daha pek çok örnek sunabileceğim indikatörleri esas aldığımızda, aslında AB ile Türkiye arasındaki bağların daha da güçlenmekte olduğunu çok açık bir şekilde görüyoruz. Ayrıca, iki tarafın her konuda mutabık olduğu anlamına gelmese de enerji, göç ve terörle mücadele gibi alanlarda devam eden güçlü bir işbirliği var. Bunlar her iki tarafın da, işbirliğini sürdürmenin gerekli olduğunun bilincinde olduklarını gösteriyor. Şu sonuç ortaya çıkıyor: AB-Türkiye ilişkileri kopma noktasına gelemeyecek kadar güçlü. Ancak ben aynı şeyi Türkiye-ABD ilişkileri için söyleyemem. Türkiye’nin ABD ile ilişkileri de güçlü ama temelinde tek boyutlu, salt güvenliğe dayalı. Türkiye-AB ilişkilerinde ise güvenliğin yanı sıra ticaret, göç, halklar arası ilişkiler gibi çok geniş bir yelpazeyi kapsayan bir iç içe geçmişlik söz konusu." ifadeleriyle devam etti.

"REÇETE GÜMRÜK BİRLİĞİNİN YENİLENMESİ"

Türkiye-AB ilişkilerindeki gerilimin azaltılması için reçetenin gümrük birliği olduğunu belirten Tocci, "Mevcut siyasi iklimi dikkate aldığımızda, tam üyelik müzakereleri, gerilimin aşılması için gerçekçi bir seçenek oluşturmuyor. Gerilimin aşılması için reçete Gümrük Birliği’nin yenilenmesi için siyasi bir yöntem bulunması. Çünkü Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, kamu ihaleleri, uyuşmazlıkları çözme gibi alanları kapsayacak. AB üyelik süreci gibi geniş kapsamlı olmasa da, mutabık kalınacak kurallar zemininde güçlü, kapsamlı bir ilişki inşa edilmesini sağlayacak. Ayrıca Gümrük Birliği’nin yenilenmesi, AB’nin de çıkarına." şeklinde konuştu.

"EN ÇOK ALMANYA'NIN ÇIKARINA OLUR"

Alman hükümetinin gümrük birliğinin güncellenmesine onay vermeyeceği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Tocci, "Almanya’da yeni hükümet kurulana kadar bu konuda adım atılması imkânsız, bu doğru. Ancak AB ile Türkiye arasında kurallara dayalı bir ilişki kurulabilmesi, 28 AB üyesi ülke arasında en çok Almanya’nın çıkarına. Dürüst olmamız gerekirse artık Türkiye’nin üyelik süreci de şu anda masada olmadığına göre bu süreç en çok Almanya’nın çıkarına olur." dedi.

Almanya onay verse dahi Güney Kıbrıs'ın veto etme ihtimaliyle ilgili de konuşan Tocci, "Kıbrıs, diğer ülkeler onun arkasına saklandığında blokaj uygulayabiliyor. AB-Türkiye mülteci mutabakatını hatırlayın, Kıbrıs sesini yükseltip veto edebilirdi. Ama gerçek şu ki diğer AB üyesi ülkelerin önem atfettiği bir konu olduğunda bu karar hayata geçiriliyor." ifadelerini kullandı.