Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSiAD) düzenlediği “Türkiye’nin Sanayide Dönüşüm Yetkinliği” konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin kalkınması ve sanayileşmesi için hayati öneme sahip bu konuda rapor hazırlayıp öneriler sunan TÜSİAD'a teşekkür etti.

Küresel ekonomide yeni bir evreye gittiklerini dile getiren Elvan, bilgi ve iletişim teknolojilerinin üretimin her alanına daha fazla nüfuz ettiğini söyledi.

Elvan, Orta Vadeli Program, Kalkınma Planı ve ekonomi politikaları odağında imalat sanayisinin yüksek katma değerli bir yapıya dönüştürülmesinin yer aldığının altını çizdi.

Elvan, imalat sanayisinde Türkiye'nin geldiği noktaya değinerek, mevcut rakamların dinamizmi yansıttığını, bu dinamizmi daha ileriye taşımak, rekabetçiliği daha da güçlendirmek ve uluslararası piyasalarda artan bir şekilde söz sahibi olabilmek için yapılması gerekenler olduğunu aktardı.

Elvan, bu alanlarda araştırmacı yetiştirmeye, araştırma altyapılarını oluşturmaya devam ettiklerini, Ar-Ge destek ve ticarileşme programları uyguladıklarını aktardı.

Altyapılarının kurulması ve geliştirilmesine 6,1 milyar TL kaynak

Kalkınma Bakanı Elvan, "Yenilikçi girişimciler çıkarma potansiyeli yüksek olan ve ayrıca girişimcilerin faydalanabileceği teknolojik altyapıyı sağlayan, araştırma altyapılarının kurulması ve geliştirilmesi için bugüne kadar yaklaşık Kalkınma Bakanlığı olarak 6,1 milyar TL kaynak tahsis edilmiştir." ifadelerini kullandı.

Bu araştırma altyapılarının kurulması kadar etkin işletilmesinin de büyük öneme sahip olduğunu dile getiren Elvan, bu doğrultuda yaptıkları çalışmalardan bahsetti.

Elvan, bu sisteme dahil olan araştırma altyapılarına sunulan imkanlara değinerek, an itibariyle ilk etapta İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (İBG), ODTÜ MEMS Merkezi, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUNUM) ve Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi (UNAM) altyapılarını sisteme alarak destek sürecini başlattıklarını söyledi.

"Sanayinin dijital dönüşümü yol haritasını tamamlayacağız"

Elvan, dijital dönüşümün en büyük etkisinin üretim süreçlerinde görüleceğini belirterek, bu sürecin sadece endüstriye yönelik değil, tüm hayatı kapsayan, dijitalleşmeyi ve veriye dayalı karar süreçlerini öne çıkaran bir oluşum olduğunun anlaşılması gerektiğini vurguladı.

Elvan, bu dönüşüm sürecini bir fırsata çevirmek için ilk olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen sanayinin dijital dönüşümü yol haritasını tamamlayacaklarının altını çizdi.

Büyük organize sanayi bölgelerinden başlamak üzere yeni teknolojilerin tanıtılması ve etkin kullanılmasında yol gösterici bir arayüz olacak tasarım ve dijital dönüşüm merkezleri kuracaklarını dile getiren Elvan, "Bunları birlikte kurmak istiyoruz. Sizlerle iş birliği halinde bu merkezleri bir an evvel hayata geçirmek istiyoruz." dedi.

"Teknolojiyi geliştirecek ve kullanacak insan kaynağına yatırım yapmalıyız"

Elvan, sanayinin dijital dönüşümünün en çok etkileyeceği alanlardan birisinin de istihdam piyasası olacağını belirterek, teknolojik gelişmenin son tahlilde insan tarafından gerçekleştirildiğini kaydetti.

Türkiye’nin bu dönüşümü gerçekleştirecek, teknolojiyi geliştirecek ve kullanacak insan kaynağına yatırım yapması gerektiğini ifade eden Elvan, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu amaçla sanayinin ihtiyaç duyduğu yetkinlik setine haiz insan kaynağı için sanayi-akademi etkileşimini güçlendirmemiz, nitelikli insan kaynağının dijital dönüşüm ile birlikte değişen ihtiyaçlara uyum sağlayacak şekilde hazırlanması için yeni eğitim programları tasarlamamız gerekiyor. Mevcut işgücünün yetkinliklerini geliştirmek zorundayız. İlk etapta, dijital dönüşümü bir fırsata çevirmek ve işgücü piyasası üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla gelecekte dönüşüm geçirecek veya yeni ortaya çıkacak sektör, meslek ve becerileri tespit edecek bir değerlendirme raporu hazırlayacağız. Bundan sonraki süreçte ise işgücü piyasasının bu gelişmelere uyumuna yönelik eylemleri içerecek bir stratejiyi sizlerle iş birliği içinde hazırlayacağız. Türkiye, gerek sanayisi ve iş gücüyle gerekse TÜSİAD gibi STK’ları ve resmi kurumlarıyla karşılıklı iş birliği ve dayanışma içerisinde önemli risk ve fırsatları barındıran sanayinin dijitalleşmesi sürecinde aktif bir şekilde yer almak zorundadır.”