Advertisement
EMTİA - ENERJİ ABONE OL

2017 yılının sektörün de büyüdüğü bir sene olduğunu belirten Erdem "Akaryakıt piyasası geçen seneye göre %7.5 civarında bir artış gösterdi, motorin yüzde 9'un üzerinde, benzinde 3.7 üzerinde bir artış oldu LPG aynı seviyelerde kaldı. Bu büyemeler sektör için iyi oldu.

Shell olarak da büyüdük, gerek Yavuz Sultan Selim köprüsüne bağlanan otobanlar üzerinde olsun, İstanbul-İzmir otobanının üzerinde olsun, buralardaki inşaatlar tamamlanıp da yollar açılmadan önce tesislerimizi hazır etmiştik müşterilerimize sunalım diye...Tabi şehir içindeki yatırımlarımıza da devam ettik.

Madeni yağ da önemli bir kısmını oluşturuyor işlerimizin, akaryakıt ve madeni yağ işimiz Shell-Turcas adı altında, son zamanlarda Türkiye'deki madeni yağ tesisimize epey bi yatırım yaptık, en büyük madeni yağ tesisi haline getirdik. Burdan geçen yıl 61 ülkeye ihracat yaptık, zaten madeni yağda hem Dünya'da hem de Türkiye'de 11 yıldır pazar lideriyiz. Perakende satış olarak da lideriz. Gaz ve Elektrik satışı alanlarında da faaliyet gösteriyoruz, Kimya, havacılık ve denizcilik satışlarımız; buralarda da pazar büyümesinin üzerinde büyüyoruz." dedi.

"2017 CİROMUZ 23 MİLYAR TL OLDU"

Türkiye'nin stratejik önemi olan bir ülke olduğunu belirten Erdem "Türkiye'deki genel stratejimiz piyasanın büyümesi oranında ve biraz daha üzerinde büyümemize devam etmek..Bu çerçevede de 2018'de büyüyeceğiz. 2017'de ciromuz 23 milyar TL oldu.." dedi.

Kurdaki volatilitenin etkilerine dair Erdem "Akaryakıt fiyatları hem büyüme için hem de ülkemiz için önemli bir konu; onların oluşumu üzerinde doğrudan bir etkisi var, gerek ham petrol olarak gerekse ürün olarak ithal edelim, Türkiye'deki akaryakıt ve doğalgazın çoğunu ithal ediyoruz, tabi bu ürünlerin uluslararası piyasadaki fiyatları arttıkça, bu Türkiye'de yansıyor. Zaman zaman bu fiyat artışları akaryakıt bayilerinin lehineymiş gibi gözüküyor ama bu tam tersinedir. Mesela kısa vadede tüketim azalıyor, perakendenin kredi kartıyla olması, ticari satışların vadeli olmasından dolayı ciddi bir işletme sermayesi gerektiren vadeli bir piyasadır dolayısıyla fiyat arttıkça, finansman maliyetiniz artıyor." yorumunu yaptı.

Perakende de büyüme hedeflerine dair Erdem "Şu anda 1100 civarında istasyonumuz var, tabi yeni yollar yapıldıkça yeni ihtiyaçlar doğuyor. Ortalama bir Shell istasyonunun satışı Türkiye piyasasının 2 buçuk mislidir." dedi.

"Petrol ve Doğalgaz Arama işinizde en son hangi noktaya geldiniz? Bu konudaki çalışmalarınız neler?" sorusuna Erdem "2012 yılında Türkiye Petrolleri ile beraber tekrar önemli arama projelerine başladık. Güneydoğu'da kaya petrolünde bir projemiz oldu, şu anda aktif olarak Batı Karadeniz'de varız, açık deniz derin deniz araması yapıyoruz. Şimdi oradan alınan veriler değerlendiriliyor, bunlar tabiki çok büyük ölçekli yatırımlar, şimdilik birşey söylemek için erken..

Milli Maden stratejimiz doğrultusunda arz güvenliğinin bir parçası olarak da LNG ithalat kapasitesi ülkemizin artırıldı, Marmara Ereğlisi olsun, Aliağa olsun, yüzen depolama tesisleri yani Türkiye'nin gaz sıvılaştırma tesisleri artıyor." yanıtını verdi.

Türkiye'nin uluslararası doğrudan yatırımlardan aldığı payın %1 civarında olduğunu belirten Erdem "biz YASED olarak bunun %3 civarına geleceğine inanıyoruz. Bu anlamda 2018'in geçen seneden daha iyi olacağına inanıyorum, Hükümetinde bu konuda birçok teşviki var..

Bir Ar-Ge kanunu Türkiye'de yürürlülüğe girdi, bu çok eksikliğini hissettiğimiz bir şeydi. Bundan sonra da hemen bir Patent kanunu devreye girdi..İster Avrupa'dan, ister Ortadoğu'dan ya da Uzakdoğu'dan gelsin, doğrudan yatırım Türkiye için önemli.." dedi.

Hollandaile yaşanan gerilimin yatırımlara herhangi bir etkisi olup olmayacağına dair ise "Bunlar yartırım ve ticarete doğrudan etkisi olan konular değil, özellikle Uluslararası doğrudan yatırım konusu çok uzun vadeli bir konu; bu tarz yatırım yapan şirketler bu konuları uzun vadeli değerlendiriyorlar. Hollanda-Türkiye arasında çok uzun yıllara dayalı bir ilişki var, diplomatik yöntemlerle düzelecek bir konu." ifadesini kullandı.