Advertisement

TÜİK Başkanı Birol Aydemir, ülkemizde işsizliği başarılı bir şekilde düşürdü. Hatta neredeyse memlekette işsiz bile kalmadı. Elbette eğitimli istatistikçilerin bilimsel hesaplarına sözümüz yok

21 Nisan 2011 günü Habertürk yazarı İsmet Özkul, işsizlik rakamlarıyla nasıl oynandığını kibarca yazdı. Ben maalesef onun kadar kibar değilim. Zaten bu sebepten, Ekonomi Müdürümüz Yavuz Barlas'la epey tartışıyoruz; ne yapayım benim huyum da bu, lafı direkt söylerim. Dolandırmasını bilemiyorum, öğrenemedim. Bu sebepten de siyasete girmedim, yalan söyleyemem. Eskiden yalan söylediğim birisi vardı ama artık kimse kalmadı yalan söylemem gereken.
Bir istatistik kitabının en başında aşağıdaki açıklama var.
"Üç çeşit yalan vardır: Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik."
Bu kitap istatistiğin bir aldatmaca aracı olarak kullanılma yöntemlerini açıklıyor. Kitapta yer alan istatistiksel hile ve yalanlar çok geniş bir alandan derlenmiş.
Sayılara meraklı bir kültürde, istatistiğin sırlarla dolu dili, sansasyon yaratmak, abartmak, karıştırmak ve gereğinden fazla basite indirgemek amacıyla kullanılabilir. Yani bu okuduklarımızın, duyduklarımızın, mutlaka doğru olması gerekmediği anlamına geliyor. Ortalamalar, ilişkiler, trendler ve grafikler göründükleri gibi olmayabilir. Ortada gözle görünenden fazla bir şey, çoğu zaman da eksik bir şey vardır. Tıpkı "biraz minare gölgesi, biraz davul tozu"ndan yapılan ilaçlar gibi istatistik de birçok önemli gerçeği "olduğundan farklı" hale getirebilmekte.
Elbette eğitimli istatistikçilerin kesin ve bilimsel hesaplarına sözümüz yok. Tıpkı fotoğraf makinesi ile bilgisayarın yalan söylemesinin olanaksız olduğu gibi. Yeter ki birileri dışarıdan müdahale etmesin.
"İyi ambalajlanmış bir istatistik Hitler'in büyük yalanından daha etkilidir. Hem yanlış yere götürür, hem de sizi kimse suçlayamaz."

KAYITSIZ İŞSİZLER ARTIK İŞSİZ DEĞİL!
Detayları İsmet Özkul'un yazısında var. Başarılı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı Birol Aydemir, ülkemizde işsizliği çok düşürdü, neredeyse işsiz bile kalmadı. Hatta, İŞKUR'a kayıtlı işsizlerin bile işsiz olmadığı gerçeğini ortaya koyacak kadar da başarılı oldu. Erkeklerin nasıl köylerine dönüp iş sahibi olduğunu, kadınların da artık evlerine dönüp ev kadını olarak çalışmaktan vazgeçtikleri gerçeğini gözümüze soktu. Sağ olasın Birol Aydemir, kimsenin beceremediği işsizliği düşürme görevini TÜİK Başkanı olarak yerine getirdin.

 

HAZİNE'YE ÇAĞRI

Lütfen tekrar suç duyurusunda bulunun

2010 ve 2011 yılında BES yani Bireysel Emeklilik Sistemi ile ilgili çok sayıda yazı yazmış ve röportaj vermiştim, sistemi tüm çıplaklığıyla anlatmıştım. Hazine de hakkımda "Aslında kanun öyle demediği halde BES'i kötülüyor" diye savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Kanun, sistemi anlatanı değil, BES şirketlerinden herhangi birini isim vererek kötüleyenleri suçlu sayıyor ve hapis cezası öngörüyor ki bu yasa bile Anayasa'ya ve ceza hukukuna aykırı. Önce savcıya çıktım, ifademi verdim, BES sistemini anlattım. Bu arada savcı da BES üyesi imiş, anlatımlarımdan sonra BES'ten çıktı. Ardından adliyede bulunan hâkim ve savcılar konuyu daha da detaylandırmamı istediler ve BES'te olanları sistemden kurtardım. Bu arada suçlu da bulunmadım, teşekkürlerle beni uğurladılar. Şimdi yeniden Hazine'ye çağrım var; beni yeniden savcılığa gönderin, belki birkaç hâkim ve savcıya daha BES'i anlatır ve sistemi öğretirim... BES'ten kurtarırım...

 

Cezaevinde emekli olabilirsiniz

Buca Cezaevi'ndeyim. 23 yıl, 3 ay, 15 günlük Emekli Sandığı hizmetim ve astsubaylıktan fiili hizmet zammı sürem var. Emekli Sandığı'ndan emekli olabilir miyim? Ne yapmam lazım? Bu arada astsubaylıktan önce askerlik sürem de var. Prim ödersem ayrıldığım 2. dereceyi 1. dereceye düşürebilir miyim? ■ İhsan Karakaş
Halen Emekli Sandığı'nda 23 yıl, 3 ay, 15 gününüz var. 25 yılı tamamlamak için cezaevinden Buca SGM'ye isteğe bağlı Bağ-Kur sigorta formu doldurup gönderin ve 25 yılı tamamlayacak kadar, yani 1 yıl 9 ay isteğe bağlı Bağ-Kur ödeyin. Aylık ödeme 284 liradır.
Sonra da ödemeyi kesip isteğe bağlıdan çıkma dilekçesi verin. Veya hiç bunları yapmayın, 18 ay askerliği ödeyin, 3 ay da isteğe bağlı Bağ-Kur primi ödeyin. Dereceniz değişmez. 25 yılı tamamlayınca da Emekli Sandığı'ndan emekli olursunuz ve ikramiyenizi de sorunsuz alırsınız.

 

Restoranlarda işçi-işveren ilişkileri

Eski Ziya Şark Sofrası'nın ortaklarından, şimdi RB Restoranları'nın sahibi Ramazan Bingöl, "Restoran İşletmeciliğinde İşçi-İşveren İlişkileri" başlıklı güzel bir kitap hazırlamış. Sorunlara ve çözüm yollarına da işletmeci açısından çok güzel yaklaşmış. Tüm restoran işleten ve çalışanlarına öneririm.