Advertisement

Türkiye ile aralarında sosyal güvenlik sözleşmesi olan yabancı ülkelerdeki işe giriş tarihi, Türkiye için de işe giriş tarihidir. Yabancı ülke işe giriş tarihini, o ülkeden alınacak sosyal güvenlik hizmet cetveli kanıtlar ama gel de mahkemeye anlat. Sayın Tezel, ben ve benim gibi diğer tüm sigortalılar adına yaptığınız karşılıksız ve samimi çalışmalarınız için size ne kadar teşekkür etsek azdır. Her ne kadar oradan buradan bilgi toplamaya çalışsak da illaki bir yerde tıkanıyor ve hem uygulamayı hem de mevzuatı sizin gibi en ince ayrıntısıyla bilen Türkiye'deki tek sosyal güvenlik üstadına danışma ihtiyacı duyuyoruz. İşte benim olayım da böyle... SGK'ya 09.04.2012 tarihinde yaşlılık aylığı için başvurdum. Ancak SGK'dan gelen cevap yazısında yurtdışı işe başlangıç tarihim, Türkiye için işe başlangıç tarihi sayılmadığından ve Bağ-Kur sonrası 1260 gün SSK hizmetim olmadığından reddedilmiştir. Bunun üzerine Bakırköy İş Mahkemesi'nde dava açtım. Davamda yurtdışı işe başlangıç tarihimin, Türkiye için işe başlangıç tarihi sayılmasını ve Bağ-Kur'la çakışan SSK sigortalılığının gerçek çalışmam olduğundan geçerli sayılmasına ve SSK'dan emekliliğime karar verilmesine dair istekte bulundum. Dava dosyam bilirkişiye gönderildi. Bilirkişi, Almanya'da işe başlangıcımı ispatlarsam davamı kazanabileceğimi söyledi. Halbuki avukatım Almanya'dan aldığım hizmet belgemi dosyaya eklemişti. Buna rağmen bilirkişi sanki hizmet belgesi hiç eklenmemiş gibi rapor sunmuş. Bunun üzerine avukatım, yeminli tercümana Almanca hizmet belgemi Türkçe'ye çevirttirmiş ve dosyaya eklemiş. Hâkim ise avukatıma, "Başka evrak yok mu?" diye sorunca avukatım "Almanya hizmetlerinin belgelenmesi için sadece bu belgeyi veriyorlar" cevabını vermiş. Hâkim de bu sefer "Yeminli tercümanın yanında noter tasdiki nerede?" demiş. Bunun üzerine başka evrak olmadığından davayı reddetmiş. Şimdi dava üst mahkemeye gönderilecekmiş. İşte burada tıkandık. Yurtdışı işe başlangıcı nasıl ispat edebiliriz? Yeminli tercümanın çevirdiği evrak resmi olarak kabul edilmiyor mu? Bir de noter onayı mı gerekli? Tüm bunların yanı sıra hâkim eğer bir eksik varsa bu eksiğin tamamlanması için araştırma yapamaz mıydı? Davayı neden kaybettiğimizi hâlâ anlayabilmiş değilim. Üstelik de bilirkişi olumlu rapor vermişken.
İsmi saklı
Sayın okurum, gerçekten "Burası Türkiye" dedirtecek bir olay yaşamışsınız. Evet, aramızda sosyal güvenlik sözleşmesi olan ülkelerdeki işe giriş tarihi, Yargıtay kararları çerçevesinde ve sözleşme hükümleri gereğince SGK için de işe giriş tarihi olarak kabul ediliyor ama SGK kaybettiği bütün davalara karşın bir türlü düzenleme yapmaya yanaşmayıp siz ve sizin gibi sigortalılara eziyet ediyor. Size bir de mahkeme eziyet etmiş.

YEMİNLİ TERCÜMANIN ÇEVİRİSİ GEÇERLİDİR
Gerek Noterlik Kanunu gerekse Noterlik Kanunu Yönetmeliği gereğince, noterlik hizmetlerinde kullanılacak tercümanların kaydı, yeminiyle ilgili düzenlemede bulunmaktadır. Kendisi noter önünde yemin etmiş ve yeminli tercüman yetkisi almış birisine yaptırdığınız tercümenin mahkeme önünde geçerli olması gerekir. Ancak davanıza bakan hâkim bunu yeterli saymamış ve davanızı reddetmiş. İşte burada hata yapmış. Zira iş mahkemeleri, tarafların sundukları delillerle yetinen değil hâkim tarafından resen doğru bulununcaya kadar araştırmanın devam etmesi gereken mahkemelerdir, kamu hukukunu ilgilendiren mahkemelerdir. Şayet davanıza bakan hâkim, yeminli tercümanın yaptığı çeviriyi yeterli görmemişse noter onaylı tercüme isteyebilirdi. Merak etmeyin, davanızı temyiz edin, konu Yargıtay'dan dönecektir.