Advertisement

İşvereniniz sizin için hem kendi cebinden hem de ücretinizden keserek uzun yıllar işsizlik sigortası primi ödedi. Ancak diyelim ki ne sizi işten çıkardı, ne de siz işsizlik ödeneğine hak kazanacak şekilde işten çıktınız. O halde hem işvereniniz hem de siz ödüllendirilmelisiniz.

Uluslararası 9 sosyal sigorta risklerinden biri olan işsizlik sigortasının ilk defa 2000 yılında uygulanmaya başlanmasıyla birlikte ülkemizde 8 sigorta riski, sosyal güvenlik kapsamına alınmış oldu. Uygulanmayan sadece aile yükleri (çocuk ve kira yardımı) kaldı. Mevzuatta belirtilen prime esas aylık brüt kazançlar üzerinden; sigortalının % 2, devletin % 2, işverenin % 3 oranında prim ödeyeceği şeklindeyken, bütçe kanunlarıyla bu oranlar düşürülmüştür.

KİMLER NE DAR PRİM ÖDEMEKTEDİR?
Bunun sonucunda halen aylık “sigorta primine esas kazanç” tutarından (796.50 TL’den) az olmamak üzere brüt kazançlar üzerinden; sigortalı % 1, işveren % 2, devlet % 1 oranında prim ödemektedir. İşverenlerin çalışanları için ödemiş olduğu işsizlik sigortası primleri, “SGK işveren sigorta primi hissesi”nde olduğu gibi kazançlarının tespitinde gider olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, işçinin ücretinden kesilecek olan işsizlik sigortası primi de, “SGK işçi sigorta primi hissesi”nde olduğu gibi, gerçek ücretin hesaplanmasında gelir vergisi matrahından indirilecek ve kalan tutar üzerinden gelir vergisi kesilecektir. Son 120 günü sürekli olmak üzere, son üç yıl içinde en az 600 gün süreyle prim ödemiş olup da kendi istek ve kusurları dışında işsiz kalanlar işsizlik ödeneği alabilir. 4447 sayılı Kanun’a göre, işsizlik ödeneği alabilmek için dört temel koşul öngörülmüştür.
1-Hizmet akdinin sona erdiği tarihten önceki son 3 yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak prim ödenmiş olması.
2-İş akdinin feshedildiği tarihten geriye doğru sürekli 120 gün prim ödenmiş olması.
3-Hizmet akdinin, İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 51’inci maddesinde sayılan hallerden birisine dayalı olarak sona ermiş olması. (Yukarıda açıklanan sebepler.) 4-Sigortalı işsizin, “İşten Ayrılma Bildirgesi”yle işten ayrıldığı tarihten itibaren 30 gün içinde İŞKUR’un ilgili ünitesine doğrudan veya internet üzerinden başvurması gerekir.

SON 120 GÜNÜN HESABINA DİKKAT
Şartları taşıyanlardan;
a) Son üç yıl içinde 600 gün prim ödemiş olanlara 180 gün (altı ay),
b) Son üç yıl içinde 900 gün prim ödemiş olanlara 240 gün (sekiz ay),

c) Son üç yıl içinde 1080 gün ve daha fazla prim ödemiş olanlara 300 gün (on ay) süreyle işsizlik ödeneği ödenir. Akdin sona erdiği tarihten önceki son 120 gün içinde, hizmet akdi devam etmekle birlikte hastalık, ücretsiz izin, disiplin cezası, gözaltına alınma, hükümlülükle sonuçlanmayan tutukluluk hali gibi durumlarda prim yatırılmayan süreler için Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) kayıtları esas alınacak ve 120 günün hesabında prim yatırılmayan bu süreler kesinti sayılmayacaktır.


Ödemiş’te istendiği kadar zam yapılır
Ödemiş Belediyesi’nde 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe girmesi düşünülen ve bir maddesi haricinde bütün maddeler üzerinde anlaşmaya varılan toplu iş sözleşmesinin dönemin Belediye Başkanı Mahmut Badem tarafından imzalanması gerekiyordu. Ancak Badem tarafından seçimlerden sonraya bırakılan sözleşme o dönemde imzalanamamıştır. Neticesinde taraflar arasında sözleşmenin süresi bakımından uyuşmazlık yaşanmıştır ve anlaşma sağlanamamıştır. Toplu sözleşme yapamıyor ve eski ücretlerimizle çalışmaya devam ediyoruz. Yol gösterir misiniz?
Ödemiş Belediyesi işçileri
Sayın okurum, çeşitli sendikaların didişmesinden siz işçiler zarar görmüşsünüz ama bunun çözümü de yok değil. Halen adınıza ortada toplu iş sözleşmesi yok ve olacak gibi de görünmüyor. Bu sebeple şimdi hepiniz tek tek Belediye Başkanlığı’na durumu anlatan dilekçe yazın. Belediyenin tek tek bireysel hizmet sözleşmesi imzalama ve sözleşmede verilecek ücreti belirleme yetkisi var.