Advertisement

2011 yılının tümünde ithalat ve dış ticaret hacminde tüm zamanların rekoru kırıldı. Toplam ihracat 135 milyar dolar olurken, toplam ithalat 241 milyar dolara dayandı. Dış ticaret hacmi 375 milyar dolar oldu. Bundan önceki yıllık bazdaki rekorlar ihracatta 136 milyar dolarla, ithalatta 212 milyar dolarla, dış ticaret hacminde de 348 milyar dolarla 2008 yılının eylül ayında kırılmıştı. İhracatta rekora ulaşamadık. Ama, ithalatta bir önceki rekorun yaklaşık 30 milyar dolar üzerindeyiz.
Dış ticaret açığındaki bundan önceki rekor 76 milyar dolarla 2008 yılının ağustos ayında gerçekleşmişti. 2011 yılının tümünde dış ticaret açığı 1 06 milyar dolara dayandı. 2011 yılı dış ticaret performansı ile 2008 yılının üçüncü üç ayındaki yıllık performans arasındaki tek fark geçen yıl ithalatın patlamış olması.

YATIRIM VE TÜKETİM MALLARI İTHALATI DÜŞÜYOR
2011 yılının ilk dokuz ayıyla karşılaştırıldığında, ithalattaki artış son üç ayda hız kesti. Ekonomik büyümenin son üç ayda hız kesmesiyle beraber ilk dokuz ayda, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 39 artan toplam ithalat yılın son üç ayında aynı bazda yüzde 7.6 arttı. Buna paralel olarak da, geçen yılın ilk dokuz ayında yüzde 68 artan dış ticaret açığı yılın son üç ayında yüzde 3.7 arttı.

 

 

İthalat talebindeki artıştaki yavaşlama tüm alt kalemlerden geldiği halde, yatırım ve tüketim malları ithalatındaki talebin gerilemesi dikkat çekici. Yılın ilk dokuz ayında yüzde 48 artan yatırım malları ithalatı yılın son üç ayında yüzde 5.6 geriledi. Aynı şekilde, ilk dokuz ayda yüzde 32 artan tüketim malları ithalatı son üç ayda yüzde 6.1 azaldı. Ara malları ithalatındaki artış ilk dokuz ayda yüzde 38 olmuştu. Son üç ayda bu artış yüzde 14'e geriledi.
Grafikte son iki yıldaki on iki aylık toplam ithalatın ve alt kalemlerinin aylık olarak bir önceki on iki aya göre yüzde değişmeleri veriliyor. Yıllık bazda ithalatın tüm kalemlerindeki artış hızının 2011 yılının son üç ayında geldiği en üst düzeyden yaklaşık 1/3 oranında düştükleri açıkça görülüyor. Buna karşılık 201 0 yılının son üç ayından 2011 yılının yarısında da ithalatın alt kalemlerindeki artışta dikkati çeken bir kabarma söz konusu.

BÜYÜME VE DIŞ AÇIKLAR
Ekonomik büyüme ve ithalat talebi arasındaki tarihsel istatistiksel ilişki aslında 2010 yılının son üç ayı ile 2011 yılının ilk yarısında ithalatın ekonomik büyümeyle açıklanamayan bir yükseliş içine girdiği izlenimi veriyor. Daha açık bir ifadeyle, söz konusu dokuz aylık dönemde ithalat talebi öne çekilmiş gibi görünüyor. Tarihsel verilerle düzeltildiğinde, ithalatın daha düşük olabileceği, dolayısıyla ithalat talebinde bir öne çekilme olmasaydı, 2011 yılındaki dış açıkların da daha düşük olabileceği anlaşılıyor.
Gerçekten 2010 yılı son üç ayı ile geçen yılın ilk yarısı arasında ithalat talebinin öne çekilmiş olması söz konusu ise, bu yıl yüzde 34 düzeyinde bir ekonomik büyüme olsa dahi, dış açıkların geçen yıla göre milli gelire oranı olarak daha düşük olma olasılığı var. Türkiye ekonomisinin en büyük riski olarak gösterilen dış açıkların azalıyor görüntü vermesi bu açıdan sevindirici. Ama, ekonomik büyümenin daha yüksek olması durumunda, bu yılki dış açıklar da, milli gelire oranı olarak geçen yılki düzeylerinde kalabilir, hatta geçebilir.
Geçen yılın son çeyreğinde baz etkisiyle dış açıklarda bir gerileme gözlenirken, bu kez de bu yılın son çeyreğinde, ekonomik büyüme olduğu takdirde, baz etkisiyle dış açıklarda bir yükselme görülme olasılığı var.