Advertisement

Eylül ayında aylık enflasyon yüzde 1.03 oldu. Beklentiler de bu yöndeydi. Geçen yılın aynı ayında enflasyonun yüzde 0.75 olduğu düşünülürse, geçen yılın aynı ayına göre daha yüksek bir enflasyon gerçekleşti. Bunda devletin fazla bir kabahati yok. Dolaylı vergi oranları eylül ayının son haftasında yapılmıştı. Tüm aya yönelik ortalama fiyat endeksini fazla değiştirmedi. Çeşitli yollarla yapılan zamların asıl etkisini ekim ayı verilerinde daha çarpıcı bir biçimde göreceğiz.
Geçen yıl ekim ayında aylık enflasyon kur ve vergi etkisiyle yüzde 3.3 çıkmıştı. Bu yıl büyük bir olasılıkla ekim ayında aylık enflasyon yüzde 2 civarında olacak. Geçen yıldan daha düşük bir enflasyon olduğundan yıllık enflasyon eylül ayındaki yüzde 9.2 düzeyinden geri gelerek yüzde 8 civarında gerçekleşmiş olacak.

DİKKATİ ÇEKEN NOKTALAR
Eylül ayı enflasyonunda dikkati çeken noktalar şöyle özetlenebilir:
Gıda ve alkolsüz içecekler grubunu dışarıda bırakırsak, ortalama enflasyon yüzde 0.63 oldu. Ortalama enflasyonun oldukça altında.
Mevsimsel ürünleri dışarıda bırakan ortalama tüketici fiyat endeksi eylül ayında yüzde 1.05 arttı. Demek ki, eylül ayı enflasyonu mevsimsellik arz eden ürünlerden gelmiyor.
İstanbul perakende fiyatlar endeksi içinde eylül ayında en fazla artan kalemlerden biri yüzde 4.1 ile giyim eşyası harcamaları grubuydu. Türkiye çapındaki tüketici endeksinde giyim eşyası ve ayakkabı grubundaki ortalama fiyat değişmesi eksi yüzde 2.62 oldu. Bu kalemdeki mevsimsel fiyat artışlarını her halde ekim ayı verilerinde göreceğiz.
Eylül ayında fiyat artışı en fazla olan harcama grupları gıda ve alkolsüz içecekler, haberleşme ve ulaştırma. Petrol ürünlerindeki fiyat artışları ile elektrik ve doğal gaz zamlarının asıl etkisi de aslında ekim ayı verilerinde görülecek.
Enerji, alkol-tütün mamulleri ile vergileri dışarıda bırakan tüketici fiyat endeksindeki eylül ayındaki artış yüzde 0.85 oldu. Yüksek bir enflasyon.
Bu bilgileri bir araya getirdiğimizde, eylül enflasyonunun devletten değil de, daha çok gıda fiyatlarından kaynaklandığını görüyoruz. Eylül ayında yüzde 0.85 artan endeksten işlenmemiş gıda fiyatlarını da çıkardığımızda, artış zaten yüzde 0.35'e düşüyor.
Üretici fiyatlarındaki aylık yüzde 1.03 olan artış şaşırtıcı oldu. Oradaki artışın da büyük bir bölümü tarım fiyatlarından kaynaklandı.

ENFLASYON BEKLENTİSİ
Geçen yıl sonundan bu yana kümülatif enflasyon yüzde 3.34'e geldi. Görünen o ki, yılın son üç ayında gerçekleşecek enflasyon yılın ilk dokuz ayında gerçekleşen enflasyondan daha yüksek olacak. Ekim ayıyla beraber yıllık enflasyon düşecek. Ama, "Belirgin bir şekilde düşecek" nitelemesini pek hak etmeyecek.
Ekim ayıyla beraber son dönemde artan dolaylı vergi oranlarının ve devlet tarafından yapılan zamların etkisi fiyat endekslerine doğrudan yansımış olacak. Belli maddelerde artan fiyatların zamlardan doğrudan etkilenmeyen mallara da sıçraması söz konusu. Bütün bunlar enflasyon beklentilerini bozar mı? Çok olası değil. Enflasyon beklentileri zaten bozuktu.
2004 yılından bu yana ekonomik birimler gördüler ki, yüzde 5'in altında bir enflasyona sığmıyoruz, çift haneli enflasyon ise politika yapıcılarını rahatsız ediyor. Dolayısıyla, yıllık yüzde 7-9 arası bir enflasyon beklentisi gerçekçi görünüyor. Bu düzeydeki bir enflasyon beklentisine olumlu diyebilmek pek mümkün değil.