Advertisement

Meğerse kasım ayında sanayi üretiminde yaşanan çıkış aldatıcıymış. Ekonomi inişli çıkışlı seyrini sürdürüyor. Aralık ayında imalat sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4'e yakın azaldı. Aynı bazda kasım ayında yüzde 13'ün üzerinde artış, ekim ayında yüzde 6'ya yakın düşüş, eylül ayında yüzde 3 kadar çıkış yaşanmıştı.
Kasım ayındaki çıkıştan sonra yılın son 3 ayında ekonomik büyümenin hızlanmakta olduğu yönünde bir beklenti yaratılmıştı. Beklenti doğru çıkmadı. Yılın 3'üncü 3 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre ortalama yüzde 2.3 artan imalat sanayi üretim endeksi yılın son 3 ayında yalnızca yüzde 0.8 arttı. Ekonomi beklentilerin üzerinde tekliyor. Doğal olarak, dış açıklar azalıyor. Dış açıkları azaltmak birinci öncelikse, bu durumdan şikâyetçi olmamamız gerekir. Duruma göre önceliklerimizi değiştiriyorsak, şikâyetçi olmak için neden çok.

SORUN İÇ TALEP
Ekonominin beklentilerin ötesinde teklemesinin arkasında iç talebin bir türlü toparlanmaması var. Aksine, iç talepteki gerileme devam ediyor. İç talep gerilediği sürece Türkiye ekonomisinin arzulanan büyüme düzeyine gelebilmesi mümkün görünmüyor. Kur savaşlarına Türkiye de katılacaksa, ki son dönemde yetkililerin demeçlerinden bu yönde bir izlenim elde ediliyor, iç talebin toparlanması pek söz konusu olmaz.
Bir önceki yılın aynı aylarıyla karşılaştırıldığında, aralık ayında ara malları üretimi yüzde 4.5 azaldı. Ekim ayındaki yüzde 7'yi aşan düşüşten sonra, ara malları üretiminde 2009 yılının eylül ayından bu yana en derin düşüş aralık ayında yaşandı.
Dayanıklı tüketim malları imalatı aralık ayında yüzde 12'nin üzerinde düşerek kasım ayındaki artışı silip süpürdü. 2009 yılının kasım ayından bu yana bu imalat kolunda en derin düşüş aralık ayında yaşandı.
Yatırım malları üretimi aralık ayında yüzde 11.4 azaldı. Bundan önce en derin düşüş, yüzde 12 ile ağustos ayında yaşanmıştı. Küresel krizden bu yana en derin ikinci düşüş aralık ayında yaşanmış oldu.
Aralık ayında üretimi artan tek imalat sanayi alt grubu dayanıksız tüketim malları üretimi oldu. Dayanıksız tüketim malları imalatı aralık ayında yüzde 4.3 arttı. Ama, dönemler itibarıyla bakıldığında artış, düşme eğiliminde.
3 aylık dönemler itibarıyla bakıldığında, bir önceki yılın aynı dönemlerine göre, geçen yılın 3 üncü 3 ayında yüzde 2.9 artan ara malları üretimi son 3 ayda yalnızca yüzde 0.2 arttı. Aynı bazda, dayanıklı tüketim malları imalatındaki düşüş yüzde 0.2'den yüzde 3.1'e hızlandı. Yatırım mallarındaki düşüş yüzde 3.2 den yüzde 3.9'a geldi. Enerji üretimi yüzde 0.3 artarken, yüzde 1.7 azaldı.

DİBİ BULDUK MU?
Ekonomi dibe vurdu mu? Bu soruyu yanıtlamak çok kolay değil. Aydan aya neredeyse tüm ekonomik verilerde zikzak çiziliyor. Ama, temel eğilim aşağı yönde. Geçen yılın son 3 ayındaki yıllık büyüme büyük bir olasılıkla 3'üncü 3 ayda daha düşük gerçekleşti. 2012 yılında yıllık ortalama büyüme yüzde 3'ün altında kaldı.
Büyümeye yönelik tek olumlu işaret, kasım ayından bu yana banka kredilerindeki artış ile mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış 3 aylık ortalama imalat sanayi üretiminin yılın son 3 ayında bir önceki 3 aya göre yüzde 0.6 artmış olması. Bu iki veri bir eğilimi gösteriyorsa, bu yılın ilk 3 ayı için ekonomik büyüme konusunda daha iyimser olabiliriz.