Advertisement

Yılın ilk üç ayında cari işlemler açığı 15.9 milyar dolar oldu. Geçen yılın aynı döneminde 16.4 milyar dolardı. Cari işlemler açığındaki düşüş, dış ticaret dengesinden değil, hizmetler dengesinden kaynaklandı. Bu dönemde dış ticaret açığı (FOB bazında) 16.8 milyar dolardan 17.1 milyar dolara
yaklaştı.
Cari işlemler dengesi de ekonomik büyümenin henüz ivme kazanmadığını gösteriyor. Dış ticaret açığındaki artma çok az olduğu gibi, geçen yıldan bu yana ithalat artışı da ihmal edilebilecek kadar küçük. Buna karşılık, geçen yıl ile karşılaştırıldığında, bu yılın ilk 3 ayında dış finansmanda dikkat çekici bir artış gözleniyor. Geçen yılın ilk 3 ayında 12 milyar doların altında olan net dış kaynak girişi, bu yıl 27 milyar dolar oldu.

DIŞ FİNANSMAN VE KULLANICILARI
"Türkiye ekonomisi dış kaynak bulduğu sürece büyür" yargısı 2012 yılının ikinci 3 ayından sonra geçerliliğini yitirdi. Dış finansman geliyor, ama ekonomi gelen dış finansmanın yaratması gereken büyümenin çok altında büyüyor.
Geçen yılın ilk 3 ayında, ekonomiye giren net dış finansmanın 1.3 milyar doları rezerv artışına gitmişti. Cari işlemler açığıyla beraber toplam dış kaynak ihtiyacının 5.7 milyar doları, kaynağı bilinmeyen döviz girişlerinden (net hata ve noksan) sağlanmıştı. Yani, geçen yılın ilk 3 ayında dış finansman kıttı. Bu yıl cari işlemler açığının üzerine 11.1 milyar dolar fazla dış finansman girişi gerçekleşti. Bunun 7.5 milyar doları döviz rezervlerinin artışına gitti. Gerisi de kaynağı bilinmeyen döviz çıkışları oldu.
Dış finansman bol, ama gelen dış finansman ekonomik birimlerin kullanımına değil, Merkez Bankası'nın döviz rezervlerinin artışına gidiyor. Bu gelişmenin iki boyutu var: Birincisi, gelen dövizin ekonomik birimlerin eline geçmemesiyle döviz kurları belli bir düzeyde tutulabiliyor, Türk Lirası'nın değer kazanması bir ölçüde önlenmiş oluyor. İkincisi, bu dengede döviz kullanma talebi zayıf. Zayıf olduğu için de, dış finansmanı borçlanma yoluyla getiren birimler genellikle bankalar oluyor. Bankalar, getirdikleri dövizleri ekonomik birimlere kredi olarak kullandırmak yerine, Merkez Bankası'na mevduat yaparak zorunlu yükümlülüklerini karşılıyorlar.

DIŞ KREDİLER VE MEVDUAT
İlk 3 ayda doğrudan yabancı yatırımlar yoluyla net 1.4 milyar dolar giriş oldu. Portföy yatırımları yoluyla gerçekleşen dış kaynak girişi ise bu dönemde 8.8 milyar dolara yaklaştı. Borçlanmalar yoluyla elde edilen dış kaynak 16.9 milyar dolar oldu. Dış borçlanmada başı bankalar çekiyor. Bankalarımız bu dönemde 13.6 milyar dolar net dış borçlanma gerçekleştirdiler. Banka dışı kesimin net dış borçlanması ise 4 milyar dolar civarında kaldı.
Bu yılın ilk 3 ayında banka dışı kesimin net dış borçlanması (4 milyar dolar) ile kaynağı bilinmeyen döviz çıkışlarının (3.6 milyar dolar) birbirine çok yakın olması ilginç. Geçmişte banka dışı kesim, yurtdışındaki mevduatları yoluyla dış kredilerini ödemek zorunda kalmıştı. Şimdi, dış finansman olanakları açılınca, banka dışı kesim, dış borçlanma yoluyla yurtdışındaki mevduatlarını geri koyuyorlarmış gibi izlenim veriyor.