Advertisement

Amerikan Merkez Bankası (FED) parasal genişlemenin yavaşlatılmasına devam ediyor. Büyük bir olasılıkla sonbahar aylarında parasal genişlemeye son verilecek. Buraya kadar şaşırtıcı bir durum söz konusu değil. FED geçen yılın mayıs ayından bu yana piyasaları bu yönde hazırlamaya zaten çalışmıştı.
FED’in son toplantısından sonra piyasalar açısından şaşırtıcı iki unsur öne çıktı: Gelecek yılın başlarında Amerika’da para politikası sıkılaştırılmaya başlanabilir ve işsizlik oranının yüzde 6.5’in altına gelmesi para politikası açısından artık bir “çapa” (referans) değil. Aslında ikisi de şaşırtıcı değil. Şaşırtıcı olan piyasaların şaşırmış olması.

İŞSİZLİK NEDEN REFERANS DEĞİL?
Para otoritelerinin duruşunu etkileyen en önemli unsurlardan biri ekonominin ne kadar ısındığıdır. Ekonomide ısınma, ekonomik faaliyetlerin geldiği düzeyin ekonominin kaynaklarının ne kadar tam olarak kullanıldığına yakınlıkla ölçülüyor. Bu yakınlık “doğal işsizlik oranı” (natural rate of unemployment) denen, işsizlik oranının sıfır olmadığı, ama ekonomik konjonktürden bağımsız farklı nedenlerle oluşabilecek bir işsizlik oranı düzeyi ile ölçülüyor. Doğal işsizlik oranı da zaman içinde değişme gösterebiliyor.
Küresel krizden önce Amerika’da doğal işsizlik oranı büyük bir olasılıkla yüzde 5 civarındaydı. Kriz döneminde ölçülen işsizlik oranı çift haneyi gördü. Daha sonra düşmeye başladı. Son veriler Amerika’da işsizlik oranının yüzde 6.7 olduğunu gösteriyor. Yapılan tahminler bu dönemde doğal işsizlik oranının da arttığını gösteriyor. Genel kanı doğal işsizlik oranının yüzde 6’ın üzerine geldiği. Bunun anlamı şu: Eğer doğal işsizlik oranını yüzde 5 kabul edersek yüzde 6.7 işsizlik oranı ile Amerikan ekonomisinin ısındığından söz edemeyiz. Ama, doğal işsizlik oranı yüzde 6’ın üzerine geldiyse, Amerikan ekonomisinin artık ısınma bölgesine girmek üzere olduğunu söyleyebiliriz. FED açısından, artık para politikasını sıkılaştırmanın zamanı geldi demektir. Bu açıdan işsizlik oranının artık bir referans olmaktan çıkması çok doğal.

ŞAŞIRMAK İSTEYEN ŞAŞIRIR
Parasal genişleme sonbahar aylarında durdurulduğunda, büyük bir olasılıkla işsizlik oranı yüzde 6’ya oldukça yaklaşmış olacak. Bundan sonra işsizlik oranının düşmesi, ekonomi politikalar yoluyla değil, konjonktür dışındaki etkiler sayesinde gerçekleşebilecek. Buna karşılık, ekonomiyi genişletmeye yönelik politikalar bundan böyle fiyat istikrarını tehdit edebilecek boyutlara gelebilecek. Bir başka ifade ile FED açısından yıl sonuna doğru Amerikan ekonomisinde artık normale dönüş söz konusu. İşsizliği doğal işsizlik oranına çok yakın bir ekonomide yüzde 0 ile 0.25 arasındaki politika faizi “normal” olarak nitelendirilemez. Politika faizi artacak. Ama, birdenbire yüzde 4’e de çıkmayacak. Nasıl ki, parasal genişlemenin yavaşlatılması 9-10 ay alıyorsa, Amerika’da politika faizinin yüzde 4 düzeyine gelmesi belki 2-3 yıl alacak. FED açısından faiz artırım stratejisinin temel göstergesi ekonomik büyümeye engel olmadan normale dönüşü sağlayabilmek olacak. Ekonomik gelişmelere göre bu süreç dönemsel olarak hızlanabilir de yavaşlayabilir de.
Yeni Başkan Yellen politika faizinin artırılmaya başlayacağı dönemi açıklamakla yazılı metne girmemiş bir stratejiyi açıklamış oldu. Bunu bilerek yaptı. Bir önceki Başkan Bernanke de aynı yoldan geçen mayıs ayında parasal genişlemenin yavaşlatılacağını açıklamıştı. Bunlar dil sürçmesi değil, FED’in iletişim politikasının önemli bir parçası. Yazılı açıklama (kurumsal duruş) başka, Başkan’ın kendince bir şeyler söylemesi (kişisel görüş de olabilir) başka. FED yön değiştirmiyor, ama nedense piyasalar hep şaşırmak istiyor.