Advertisement

Geçen hafta sonu Yunanistan'ın Euro'dan çıkabileceği yönünde dedikodular başladı. Dedikodular belki asılsızdı. Ama, Yunanistan'ın bir şeyler yapması gereği de kaçınılmaz. Dedikodular da bu yüzden çıkıyor zaten.
Daha önce Yunanistan'ın borçlarını yeniden yapılandırabileceği, borçlarının bir bölümünü silmeye çalışabileceği konuşuluyordu. Bu dedikodu da yalanlanmıştı. Her yalanlanan dedikodudan sonra yenileri üretilmeye başlandı. Herkes biliyor ki, bu haliyle Yunanistan ekonomisinin düzlüğe çıkması neredeyse olanaksız. Dedikodular aslında "ne yapabilirler?" sorusuna yanıt arıyor.

DAHA DA KÖTÜLEŞİYOR
Avrupa Birliği ve IMF'nin işbirliği ile Yunanistan'a verilen mali yardıma rağmen, borçlarının milli gelire oranının yüzde 150'nin altına gelmesi zor görünüyor. Yalnızca bu beklenti Yunanistan'ın borçlanma maliyetini Avrupa ortalamasının çok üzerinde tutuyor. İki yıl vadeli borçlanmanın Yunanistan'a maliyeti Euro cinsinden yıllık yüzde 20'nin üzerinde. Böyle bir getiriyi başka yerde bulmak olanaksız.
Borçların yüzde 30 ya da 40'ına yakınının silinmesi gereği buradan kaynaklanıyor. Borçların bir bölümünün silinmesi yatırımcıları elbette kızdıracak. Yatırımcılar kızmasın diye Yunanistan'ın çok yüksek maliyetleri kabul etmesi ise borçların çevrilebilirliğini iyice olanaksız hale getiriyor. Kredi notu son olarak "B" oldu. Yakında Yunanistan'ın borçlanma senetleri tam bir "çöp" olacak. Bu kısır döngünün bir aşamada kırılması gerekiyor.
Euro'dan çıkma projesi Yunanistan ekonomisinin bir başka çıkmazına işaret ediyor. Euro içinde Yunanistan ekonomisinin daha rekabetçi olabilmesi olanaksız. Ücret ve maaşların göreli olarak düşmesi gerekiyor. Euro içinde olduklarından ne enflasyon yaratabiliyorlar ne de devalüasyon yapabiliyorlar. Ücret ve maaşların göreli düşürülmesi mutlak olarak düşürülmesi anlamına geliyor. Bunun da bir sınırı var. Kısacası, Yunanistan ekonomisi bu yapıda göreli olarak gerekli fakirleşmeyi beceremiyor. Fakirleşme milli gelirin daha da hızlı düşmesiyle gerçekleşebiliyor. Vergi gelirleri daha hızlı düşüyor. Kamu finansmanındaki açıkların azaltılmasında programlanan hedeflere varılamıyor. Borçlanma ihtiyacı yeterli hızda düşürülemiyor. Mali yardımdan sonra Yunanistan'ın borç/milli gelir oranı azalmadı, arttı.

DUVARA ÇARPMAK ŞART
Euro içinde Yunanistan ekonomisinin uyumu güç oluyor. Euro'dan çıksa kolay mı olacak?
Yunanistan'ın Euro'dan çıktığını açıklaması durumunda kendi parası hızla değer kaybedecek. Bir benzetme yaparsak, bizim 2001 yılında yaşadığımız, belki de daha kötü bir durum ile karşı karşıya gelecekler. Göreli fakirleşme çok hızlı olacak. Hem enflasyon hem devalüasyon hem de mutlak ekonomik küçülmeyi beraber yaşayacaklar. Bir yıl aradan sonra işler düzelmeye başlayabilecek.
Euro'dan çıkmaması ve borçların yeniden yapılandırılıp azaltılmaması durumunda, Yunanistan ekonomisinin düzlüğe çıkma olasılığı çok düşük olduğu gibi, çıkış olursa, çok uzun bir süre alacak. Dolayısıyla, politikacıların önündeki seçim çok kolay değil. Bu çeşit kararlar demokratik ortamda duvara çarpmadan alınamıyor. Çünkü, "ölümlerden ölüm beğen" tarzındaki bir seçenek yelpazesini halka anlatabilmek mümkün olamıyor.
Hatırlanacak olursa, biz de 2000 yılı kasım ayında dalgalı kur sistemine geçmeye yanaşmamıştık. 2001 yılı şubat ayında olaylar bu kararın alınmasını zorunlu kılmıştı. Yunanistan da bugün dedikodu aşamasında olan kararların bazılarını ya da hepsini bir aşamada zorunlu olarak alacakmış gibi görünüyor. Bazı kararlar duvara çarpmadan alınamıyor.