Advertisement

Avrupa bankalarının çeşitli olumsuz ekonomik gelişmeler karşısında ne denli sağlam olduğunu ölçmeye yönelik "stres testi" arzulanan güveni veremiyor. Avrupa şeffaf olmaktan çekiniyor. İçinde yaşanan krizin daha da derinleşmesinden korkuyor. Sonuçta, "stres testi" güven vermeyen ve güven vermediği için de Avrupa'daki bankalar hakkında şüpheleri daha da artıran bir girişim oluyor.
Stres testi, güzellik yarışmasına döndü. Her ülke kendi bankacılık sisteminin diğerlerinden daha iyi durumda olduğunu göstermeye çalışıyor. Bankacılar ve yöresel otoriteler, testi yapan Avrupa Bankacılık Otoritesi'ni etkilemeye çalışıyor. Söylendiğine göre, siyasetçiler dahi devreye girmiş durumda. Herkesin istediği, çok fazla bilginin piyasalarla paylaşılmaması. Bu istek dahi stres testinin itibarını yerle bir etmek için yeterli.

ÇÖZÜM, SORUN GETİRİR Mİ?

Bugünlerde Avrupa'da en çok konuşulan konu, Yunanistan ekonomisini kurtarma stratejisi içinde Yunanistan borçlanma senetlerine yatırım yapanlardan ne kadar feragat etmelerinin isteneceği. Bazı çevreler Yunanistan'ın piyasadaki borçlarının bir bölümünü bugünkü piyasa fiyatından geri almasını istiyor. Öneri kabul görürse, Yunan bonolarını elinde bulunduranlar ana paranın yüzde 40'ına yakınının üzerine soğuk su içmiş olacaklar. Bir başka öneri, Yunanistan'ın vadesi gelen borçlarını daha uzun vadeli borçlarla değiştirmesi. Bu öneride ana paradan feragat yok, ama "seçici iflas" olarak kabul edileceğinden, yatırımcılar Yunanistan bonolarına karşı karşılık ayırmak zorunda kalacaklar. Yani, zarar edecekler. Her iki öneri birden uygulamaya geçebilir.
Avrupa'da yapılan stres testinin bu çeşit olasılıkları kapsayıp kapsamadığı çok açık değil. Konu yalnızca Yunanistan ile de sınırlı değil. İrlanda, Portekiz, İtalya ve İspanya'da da borçların çevrilmesi zora girdiğinde, Yunanistan tipi bir çözüm gündeme gelirse, o ülkedeki ve diğer Avrupa bankalarının durumu ne olacak? Tabloda, Türkiye dahil çeşitli ülkelerde bankaların kendi devletlerinin borçlanma senetlerine yaptıkları yatırımın toplam varlıkları içindeki payı gösteriliyor. Tablodaki ülkeler arasında Türkiye'deki oranın en yüksek olduğunu not edelim.

KAZANAN YOK, KAYBEDEN ÇOK

Borçları yüksek ülkeler arasında devlet borçlarının çevrilmesinde zorlanıldığı bir ortamda en riskli ülke bankaları Japonya, Yunanistan ve İtalya. Bu bilgi dahi, Avrupa piyasasında bu ülke bankalarını zaten zorluyor. Stres testinde başarılı olmuş olmaları, piyasanın bu ülke bankalarına yönelik görüşlerini değiştirmeye yetmiyor. Şeffaflıktan uzaklaşmak, stres testinin doğruya yakın ölçtüğü risklere yönelik sonuçlarını da itibarsız hale getiriyor. Güzellik yarışmasından birinci çıkmıyor, ama neredeyse herkes güzel sonucu çıkıyor. Böyle bir güzellik yarışması, jürinin de neyin peşinde ve kimlerden oluştuğu yönündeki kaygıları artırıyor.

Stres testinde Avrupa'daki 91 bankadan 8'inin yalnızca 2.5 milyar Euro ek sermayeye ihtiyacı olduğu belirlendi. Dört ay evvel olası riskler karşısında S&P Avrupa bankalarının 250 milyar Euro ek sermayeye ihtiyacı olabileceğini hesaplamıştı. Stres testi de, S&P de durumu abartmış olabilir. Ne denli abartılı da olsa, stres testinin sonucu güzellik yarışmasında jürinin ciddiyetini sorgulatıyor. Kazanan çıkmıyor, herkes kaybediyor.