Advertisement

Piyasalar balans ayarı yapmaya başladılar.
Bir taraftan iç ekonomik politikalarda eksen değişikliğinin yarattığı kafa karışıklığını gidermeye çalışıyorlar, diğer taraftan da dış konjonktürde beklenmeyen gelişmelere karşı tepki veriyorlar.
Bunun sonucu cuma günü başlayan aşırı oynaklık dün de devam etti.
Beklentim bu ayar yapıldıktan sonra dengenin yeni bir düzeyde oluşacağı. Bu oluşumun ne kadar süreceğini ve yeni denge düzeylerinin ne olacağını bu aşamada tahmin etmek güç.
Belirginlik az da olsa piyasa faizlerinin daha fazla aşağıya inmeyeceği ve dolar-TL kurunun ortalaması 1.60 olan yeni bir bantta oluşacağı şeklinde. Borsanın ise bir süre sonra toparlanacağını sanıyorum.
Burada kanımca en kritik nokta Merkez Bankası’nın gelecek dönemde bağımsızlığının sözde değil uygulamada sürüp sürmeyeceği.
Eğer Sayın Yılmaz’ın ayrılmasından sonra atanacak yeni Başkan’ın politik açıdan hükümete fazla bağımlılığı olduğu şeklinde bir algılanma piyasalarda oluşursa balans ayarı da ona göre yapılır.
Cari işlemler açığı ve giderek döviz gereksinimi yüksek bir ülkede ipler nereden bakarsanız bakın size fon sağlayan piyasaların elindedir. Onların tersine hareket eder ya da onların kabullenemeyeceği “hikâyeleri” uygulamaya çalışırsanız belli bir süre tepki alırsınız.
Dış konjonktürdeki balans ayarı süresinin ise biraz uzun olacağını düşünüyorum.
Tunus, uluslararası finans piyasaları için önemli bir ülke değildi. Oysa Mısır, büyüklüğü, konumu ve kullandığı kaynaklar açısından piyasaların dikkatini çeken bir ülke.
Ayrıca Arap dünyasındaki gösterilerin diğerlerine de yayılma olasılığı piyasaları tedirgin ediyor. Başta petrol olmak üzere diğer mal fiyatlarını da etkiliyor.
Bu karışıklıkta kredi derecelendirme kuruluşları dün Mısır’ın ülke notunu düşürdü. İşin ilginç yönü Mısır not indirimi sonrası Türkiye ile aynı düzeye geldi.
Şimdi balans ayarlarının sonuçlarını bekleme durumundayız.

Kura müdahale
Bu son karışıklıkta Merkez Bankası’nın döviz kuruna müdahale edeceğini sanmıyorum. Nedenlerini sıralayayım.
1-Dış konjonktürdeki gelişmelerin geçici olduğu ve bizden kaynaklanmadığını düşünecektir.
2-Para politikasındaki son değişikliklerin etkilerini bekleme kararını değiştirmek için bir neden görmeyecektir.
3-Merkez Bankası kura zaten günlük 100 milyon dolarlık alımlar ile müdahale etmektedir. Belki bu tür müdahaleden vazgeçebilecektir.
Faiz konusunda ise Merkez Bankası’nın şu aşamada yapacağı bir şey yok. Piyasa faiz oranının hangi düzeyde gerçekleşeceğini o da bekleyecek.