Advertisement

Habertürk'te yer alan iki haber beni gelecek için umutlandırdı.
Birincisi Merkez Bankası'nın yabancı para pozisyonunu hesaplarken, hanehalkının varlıklarına yastık altındaki altını eklemesi. TCMB bir şekilde hesaplamış. Rakam öyle sıradan bir büyüklük değil, 117 milyar dolar, 210 milyar liradan fazla. Ancak nedense bu işlem sadece yabancı para pozisyonuna yapılmış. Hanehalkının finansal varlıklarındaki kıymetli madenlerde bir değişim olmamış.

ALTIN YASTIK ÜSTÜNE ÇIKTI (!)
Şimdi büyüme ve vergi tabanı gibi rakamları da değiştirmek gerekecek. Çünkü artık devletin mali ajanı Merkez Bankası altının kayıtdışında tutulduğunu kabul ediyor. Konu önemli, devlet böylesi bir büyüklüğü, işine gelince istatistiklerde gösterip kayıtaltına almaz, vergilendirmez ise ikili bir yapı oluşur. Daha kötüsü, rakamı verip vergi toplamazsa, bir kısım vatandaşı bilinçli olarak vergilendirmemiş olur. Bir kanun çıkarılarak, yastık altında altını olanlardan vergi almıyorum diyebilir. Ama o zaman asgari ücretliden neden vergi aldığını da açıklaması gerekir.
Olayın başka bir yanı da bütçeye olabilecek etkisi. Basit bir hesap yapalım. 2013 yılında bütçenin 34 milyar lira açık vermesi bekleniyor. Yani gelirler harcamalara yetmiyor. Eğer 210 milyar liralık altından, fazla değil, yılda yüzde 15 civarında vergi alınsa, açık kapanmış olur. Türkiye mali disiplini sağlamada büyük bir adım atar.

CARİ AÇIK DA AZALACAK (!)
Gelelim ikinci habere. TÜİK Başkanı Habertürk'e özel demeç vererek; ödemeler dengesi hesaplarını yeniden ele aldıklarını, geriye dönük düzeltmeleri içeren çalışmaların yakında tamamlanınca açığın düşeceğini söylemiş. Sevinmemiz mi lazım? Baksanıza memleketin en önemli ekonomik sorununa, bir nebze de olsa çözüm geliyor!
Ancak anlamadığım bir nokta var. Benim bildiğim kadarıyla ödemeler dengesi istatistiklerini Merkez Bankası düzenler. Çalışmalarında da IMF'nin "Ödemeler Dengesi El Kitabı"nı esas alır. Bundan amaç, ödemeler dengesi istatistiklerinin uluslararası standartlarda hazırlanmasını sağlamaktır. Böylelikle ülkeler arasında karşılaştırmalar yapmak kolaylaşır. TCMB verileri toparlarken TÜİK dahil birçok kuruluştan aldığı bilgileri kullandığını da biliyoruz. Sadece böylesi kapsamlı değişikliklere yönelik açıklamayı Merkez Bankası Başkanı nın yapmamasını anlayamadım.
Önceki kadar büyük olmasa da, burada da bir gelir ve vergi kaynağı ortaya çıkacakmış gibi görünüyor. Bazı dövizli işlemlerin kayıt altına alınacağı ve turizm gelirlerinin birkaç milyar dolar yükseleceği söyleniyor. Yanı sıra yurtdışında mevduat tutan ve döviz kredisi alan şirketlerin faiz gelir ve giderleri konusunda da çalışmalar yapılıyormuş. Anlaşılan yurtdışındaki mevduatlardan elde edilen faiz gelirleri tahmin edilenden daha yüksek. Doğruysa cari hesapta bir düzelme olması normal.
Çifte vergileme anlaşmaları çerçevesinde bu tür gelirlerden ek vergi alma olanağı doğabilir. Burada tahmini bir gelir hesabı yapmak zor. Kayıtaltına alınması beklenen turizm gelirleriyle beraber birkaç milyar liralık vergi matrahın daha ortaya çıkabilir. Bütçe gelirleri daha da artabilir gibi görünüyor.
Haydi, Maliye Bakanlığı şimdi sıra sizde. Merkez Bankası ve TÜİK verilen görevi yerine getirdi. Kayıtdışında kalmış faaliyetleri ulusal hesaplara ekledi. Siz de vergi toplamak için ne gerekiyorsa ivedilikle yapın ve bütçeyi kurtarın.
Aksi halde bazı ekonomik aktiviteler devlet kurumlarının bir bölümünce kabul edilecek, hesaplara konacak, diğerince görmemezlikten gelinecektir. Böyle bir şey devlet ciddiyetiyle bağdaşmaz.