Advertisement

SPK Başkanı Vedat Akgiray, bir gazeteye verdiği demeçte Sermaye Piyasası Kanunu taslak çalışmalarını bitirdiklerini ve bakanlığa sunacaklarını belirtmiş. Sermaye Piyasası Kanunu en son 1999 yılında değişmişti. Hergelen başkan döneminde bir taslak çalışması yapıldı ama Sayın Akgiray döneminde bu işe daha yoğun ve daha kapsamlı hazırlanıldığını biliyoruz.
2012 Temmuz'unda yeni Ticaret Kanunu yürürlüğe gireceği için en azından uyum sorununun halledilmesi için bu kanun değişikliğini yapmak gerekli gibi görünüyor. Sayın Başkan'ın ifadelerine göre 150 maddelik bir taslak hazırlanmış durumda. Duyduklarımız doğruysa neredeyse kanun maddelerinin yarısını ceza maddeleri oluşturuyor ve taslağı görenlerin ifadesiyle bu taslak yasalaşırsa Borsacılık yapacak kimse kalmayacak.
Vedat Akgiray'ın açıklamalarına göre, ilk okuyuşta belki kabullenmek oldukça zor olacak ama 3 dakika sonra piyasa dostu olduğu anlaşılan bir taslak hazırlanmış durumda. Yine başkanın ifadesiyle tüm AB direktiflerine uygun, sermaye piyasalarının düzenleyici otoritelerinin örgütü olan IOSCO düzenlemelerine de tam anlamıyla uyum sağlanmış. "Dünyadan eksik bir şey kalmayacak" ifadesiyle başkan, yeni kanunun son derece çağdaş ve ihtiyaçlara uygun olduğunu savunuyor. Umarız öyledir.
150 maddelik bir tasarıyı Meclis'in bu yoğunluğunda ve sert Meclis muhalefetinde çıkarmak imkânsız görünüyor. Hükümetin bu yasaya özel öncelik vermemesi durumunda yasanın çıkma ihtimali yok. Diğer taslaklar gibi bu tasarı da kadük olacaktır.
Yapılan çalışmalar umarız bu şekilde heba olmaz. Ancak anlaşılmayan bir husus var. Yeni bir Sermaye Piyasası Kanunu'na neden ihtiyaç olduğu tam olarak anlatılamadı. Piyasaların önünün açılacağı, dünyayla benzer düzenlemelere sahip olacağımız, tıkanma noktasına gelen gelişme tekrar başlayacak gerekçeleri söylenip duruyor. Ancak açıklanması gereken husus şu: "Sermaye piyasası alanında yapılmak istendiği halele, yapılamayan nedir? Sermaye piyasasının, düzenlemelerde yer almayan olmazsa olmaz yeniliği nedir? Neye ihtiyaç var da kanun değişmektedir?" sorularına bugüne kadar tatmin edici bir yanıt alınabilmiş değil.
Çünkü SPK mevcut yasayla zaten o kadar fazla yetkiye sahip ki, sermaye piyasası alanında her türlü düzenlemeyi yapabilir ve halen de yapmakta. Buna rağmen eksiklik var deniyorsa olağanüstü, kimsenin tahmin edemeyeceği bir taslak geliyor anlaşılan.
Söylenenlere bakılırsa, kurumsal yatırımcılara yönelik bir iki değişiklik dışında yasal ihtiyaç olduğu söylenen herhangi bir husus olmadı. Ya da tüm SPK öylesine bir gizlilik içinde ki, ser verip sır vermiyorlar herhalde. Üstelik çıkacak kanun doğrudan piyasaları, yatırımcıları, şirketleri ve aracıları etkileyecek. Ama o kadar saklandı ki bu kesimlerin kanun taslağından haberleri yok. Haberleri olmayınca alabildiğince spekülasyon almış başını gidiyor.
Önemli olduğu düşünülen öğretim üyelerine gösterilen kanunun olumlu tepkiler almadığını da biliyoruz. Zaten hocalar yapıları gereği, söylendiği kadar kapsamlı yeniliklere olur vermezler, ne bekleniyordu ki? Ancak bunun biraz moral bozduğu da anlaşılıyor.
Hayır mı, şer mi sorusunun bile yanıtlanamadığı bu tasarı yasalaşırsa çok büyük ihtimalle önümüzdeki 20-25 yılımızı belirleyecek temel bir düzenleme olacak. Bu nedenle herkes üstünde hassasiyet gösteriyor ve katkı vermeye çalışıyor. Umalım ki, her şey söylendiği gibi gitsin ve piyasaların önünü açacak şekilde olsun.