Advertisement

Bakan Mehmet Şimşek'in son 10 gündür gerçekleştirdiği açıklamalar, 2012 bütçesinde gözlenen ve küresel ekonomik gelişmelerle de bağlantılı sıkıntılı tablonun, Türkiye'nin uluslararası algısını zorlamaması açısından, ek gelir tedbirlerinin gündeme alındığını gösteriyor. Vergi gelirleri ilk 6 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6.9 artmış olsa da, bu oran yıllıklandırılmış manşet enflasyonun altında.
Yani, vergi gelirleri reel olarak gerilemiş. Nitekim, 2011 yılının ilk 6 ayında vergi gelirlerinin yıl sonu hedefini yakalama oranı yüzde 48.4 iken, bu oran 2012'nin ilk 6 ayında yüzde 47.2'de kalmış. Bakan Şimşek'in tüm Maliye teşkilatını etkili ve kararlı bir şekilde vergi toplamaya davet etmesi ve bu konuda ciddi çaba ortaya koyan Maliye teşkilatına teşekkür etmesi bu açıdan anlamlı ve önemli. Nitekim, Bakan Şimşek 'bedelli askerlik' ve '2B' tahsilatları da önce bütçe boyutunda değerlendirildikten sonra, ilgili düzenlemeler doğrultusunda hak sahibi kamu kurumlarına kaynak aktarması yapılacağını, ama önceliğin bütçe performansı olduğunu Bloomberg HT'deki yayında da belirtmişti.

BÜTÇE HARCAMALARI ÇOK HIZLI ARTTI
Vergi gelirlerindeki gelişmelere, tahsilata bu kadar atıfta bulunup da, bütçe harcamalarını es geçemeyiz. Bütçe gelirlerindeki artış yüzde 6.9'da kalırken, özellikle faiz dışı bütçe harcamaları ilk 6 ayda, geçen yıla göre yüzde 18.1 artmış ise, durup tekrar düşünmemiz gerekir. 2012 yılı baştan vergi gelirleri açısından sıkıntılı geçecek ise, harcamaların reel olarak yüzde 9 civarında artmasına, vergi gelirlerindeki artışa göre 2.5 kattan fazla artmış bir faiz dışı harcamaya niye izin verdik?
Bütçe faiz dışı harcamalarındaki bu artışı gördüğümde, 1. çeyrekte olduğu gibi, 2. çeyrekte de Türkiye'nin büyümesine kamu harcamalarının anlamlı bir katkı yapacağını öngörebiliyorum. Peki, bütçe harcamalarındaki ilk 6 aylık artış, hiç olmazsa, yüzde 18 yerine yüzde 10 civarında tutularak, harcama ile gelir arasındaki makasın korunması sağlanamaz mıydı? Ve TCMB'nin 8.5 milyar TL düzeyindeki sürpriz kâr transferi ile 2012 bütçesinin bu yılın tüm zorluklarına rağmen, ilk 6 ayda dengede kalması, hatta fazla vermesi sağlanamaz mıydı?

MB 'YOĞURDU ÜFLEMEYE' KARARLI
Avrupa Borsalarının yüzde 3.5 ve üzerinde düşüş gösterdiği, Yunanistan ve Euro Bölgesi ile ilgili endişelerin yeniden alevlendiği bir ortamda, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın öncülüğü ile oluşturulan Finansal İstikrar Komitesi'nin yararlarının çok daha net görüleceği bir sürece giriyoruz. Hazine, Maliye, Merkez Bankası ve BDDK'nın adımlarının eşgüdümlü ve birbirlerinin politika ve stratejilerini zora sokmayacak bir uyum içinde olması gereken, yeni bir küresel 'mükemmel fırtına'ya hazırlanmalıyız.
İşte bu noktada, Merkez Bankası üst yönetimi, geçen yıl ekim ayında Maliye Bakanlığı'nın tütün mamulleri vergi ayarlamasını ve ekim ayında enflasyonun yüzde 3.27 çıktığını, kasım ayında da yüzde 1.76'ya ulaşan aylık enflasyon oranlarını hatırlıyor. Ve, "Acaba bu aylarda yine enerji zammı, vergi ayarlaması olur mu?" diyor. Net olan konu, MB bu defa 'yoğurdu üfleyerek yiyecek' ve 'ters köşeye yatmayacak'.