Viatrans Meydanbey İcra Kurulu Başkanı Haydar Özkan ile Mecidiyeköy civarında artan rekabetin ve trafik sorununun eski likör fabrikası arazisinde inşa etmekte oldukları Quasar İstanbul projesi için risk oluşturup oluşturmadığını konuştum. Özkan, rekabeti ve trafiği, inşa etmekte oldukları "metalüks" kavramıyla İstanbulluları ve yabancıları şoke ederek aşmayı planladıklarını anlatıyor. Dünyaca ünlü Fairmont Otel zinciri ile Quasar projesinde lüksü yeniden tanımladıklarını söyleyen Özkan, Türkiye'nin, yatırdıkları 550 milyon dolar ile gayrimenkul alanında İsviçreli fona güvenli liman olduğunu ve İsviçre sermayeli Türk markası Quasar'ı daha sonra bir küresel gayrimenkul markası yapma konusunda yola çıktıklarını bakın nasıl anlatıyor.
■ Türkiye hikâyesi yabancı için devam ediyor mu?
Viatrans olarak İsviçreli bir firmayız. % 100 İsviçre sermayeli bir firma olarak Türkiye'ye geldik. Yabancı yatırımcılara fiziksel olarak burada duruşumuz ilginin teyididir diye düşünüyorum. 2008 yılında bu projeyle giriş yaptık. Bu projemizi bitirdikten sonra yeni projelere Türkiye'de devam etmek
istiyoruz. İşin yatırımcı tarafında gayrimenkul sektöründe kendi adımıza biz ilgileniyoruz. Ama diğer
taraftan tüketici ayağından baktığımızda dairelerimizi sattığımız müşteriler ayağından baktığımız zaman aynı ilgiyi müşterilerimizden de görüyoruz. Belki kısmen İsviçreli olduğumuz için, biz tahminlerimizin ötesinde de yabancılara satış yapıyoruz. Şu anda yüzde 40'lar civarında yabancılara satışımız var. Biz aslında yabancıların yüzde 30'da kalacağını tahmin ediyorduk.
■ Türkiye İsviçreli fonunuza gayrimenkulde güvenli liman olabilecek mi?
İsviçreli yatırımcı grubumuz normalde nakit olan bir fon, kısmen gayrimenkul sektöründe portföy çeşitlemesine gidiyor. Dolayısıyla biz zaten stratejik bir hamle yaparak fonumuzun içerisine gayrimenkulu dahil ediyoruz. Dolayısıyla 550 milyon dolar yatırım planladığımız İstanbul'a çok güveniyoruz. Kaldı ki o yüzden projenin içerisinde yer alan Fairmont Quasar Oteli de satmadan kendi mülkümüz olarak bu projeyi taşımaya devam edeceğiz.
■ Bu oluşumu yurtdışına çıkarma planı var mı?
Quasar İstanbul projesiyle dünyanın yeni bir lüks markası bugün 50 yıl öncesinde doğuyor. Quasar İstanbul bizim ilk projemiz ama Quasar markamızı biz Chicago'da, New York'ta, Paris'te, Tokyo'da, Madrid'de, Londra'da görmek istiyoruz. Dolayısıyla, bizim önümüzdeki orta vadede, 2025 yılına kadar, Türkiye'de doğan Türk bayraklı İsviçre sermayeli Quasar markasını küresel bir gayrimenkul markası yapmak konusunda kararlıyız.
'AVM yapmadık çünkü trafikten endişe ettik'
■ Mecidiyeköy'de artan trafik risk değil mi?
Projelerin bireysel yapabilecekleri şeyler sınırlı, proje içerisindeki tasarım, mesela 55 bin metrekare otopark alanımız var, gereğinden fazla otopark yaptık. Diğer taraftan, giriş çıkışları farklı
yollardan olabilecek şekilde şekillendirdik. İçerisi bir karma proje. Gece gündüz trafiğine göre planladık. Mesela otel ofis ve konutlar farklı zamanlarda trafik yaratıyorlar. AVM de yapmadık çünkü AVM yaparak ciddi bir trafik çekmekten endişelendik. Ticaret alanlarımız var ama AVM'miz yok mesela. Bunlar bizim kendi çapımızda yaptıklarımız. Ama makro düzeyde Büyükşehir Belediyesi'nin
de projeleri var. Bunların arasında Beşiktaş-Kabataş metro katlı otopark Mecidiyeköy'e gelecek. Artı bir de teleferik. Teleferiğin bizim ön bahçemizden geçeceğiyle ilgili bize ön bilgi geldi.
