Advertisement

Bazı raporlara göre Cumhurbaşkanı Erdoğan olursa piyasaya yakın Başbakan Yardımcısı Babacan da Başbakan olursa TL varlıklar çok prim yapabilir. Konuştuğum işadamları, “Cumhurbaşkanı Erdoğan olursa Başbakan Babacan olsa” diyorlar. İşte bu yüzden TL’de seçim arifesinde bir oynaklık daha olacak. Örneğin 160 ülkede ticari bilgi sağlayan ve dünya genelinde 135 bin müşterisi ile 450 milyar Euro’luk ticari riski yöneten ticari alacak sigortası şirketi Coface’ın Başekonomisti Yves Zlotowski “TL’de önünüzdeki iki seçim öncesi oynaklık olacak” diyor. Coface’ın her yıl düzenlediği Ülke Riskleri Konferansı öncesinde konuştuğum Zlotowski, gelişmekte olan ülkelerde risklerin bitmediğini ve uzun vadede zayıflayan büyümenin, şirketler için yük oluşturduğunu söylüyor. Coface Türkiye Genel Müdürü Belkıs Alpergün ise “Herkes ülke değerlendirmelerine bakıyor, ancak önce şirketlere bakmakta fayda var. Çünkü bankalar ve makroekonomik veriler bozulmadan önce bizde sigorta hasar değerleri artıyor” diyor. İşte bu yüzden Coface, Türkiye’nin risk değerlendirmesini mart ayında negatife çevirmiş.

‘NEGATİF GÖRÜNÜM CARİ AÇIK VE KURDAN’
Coface’ın Türkiye analizine göre, yavaşlayan iç taleple büyüme beklentisinin gerilemesi, TL’deki değer kaybının üretim maliyetleri üzerinde baskı yaratarak kârlılıkları etkilemesi ve bu durumun, özellikle sermaye yapıları kuvvetli olmayan firmalar açısından iflas riskini artırıyor. Tüm bunlara önümüzdeki bir sene içinde iki seçim daha eklenince, belirsizlik ve oynaklık beklentisi artacak. İşte Zlotowski’nin Türkiye ekonomisinde gidişatı anlamak için dolar TL’ye bakın dediği analiz.
- Türk şirketlerinin görünümü nasıl şu anda?
- Durumun kötüleştiğini görüyoruz. Genel anlamda gelişen ülkelerde görünüm biraz daha kötüleşti ve tabii FED politikaları ile ilgili belirsizlik hâlâ sürmekte, bir yandan da Türkiye hâlâ bir seçim döneminde. Dolayısıyla politik anlamda da belirsizlikler olabilir. İşte bu yüzden görünüm şu anda negatif. Bu dönemi bekleyip sonrasında tekrar şirketleri değerlendireceğiz.
- TL’nin performansı bundan sonra ne olur?
- Burada tabii her şey FED politikalarına bağlı. FED’in ne zaman faizi artıracağını bilmiyoruz. İşte bu yüzden bir volatilite oluşabileceğini düşünüyoruz. Burada özellikle de seçim döneminde volatilite yaşandığını görebiliriz TL üzerinde. Coface olarak biliyoruz ki, ekonomide yavaşlama olduğu zaman ya da dövizde problem olduğu zaman ödemeler gecikebiliyor ama ödeyememe gibi bir durum olmuyor.
- Coface’ın Türkiye için büyüme beklentisi nedir?
- Yüzde 2 öngörüyoruz. Türkiye Batı Avrupa’nın toparlanmasından faydalanacaktır ki bu da gerçekten güven verici, iyi haber bir yumuşak iniştir. Yüzde 4 küçülmek sert iniş olur. Yerel seçimlerin geride kalması ile tüm riskler geride kalmadı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile yeni bir volatilite yaşanabilir.
- Gelişen piyasalara baktığımız zaman geçtiğimiz zaman içerisinde fon akışları yaşandı. Bu geçici bir durum mu?
- Örneğin Türkiye’yi ele alalım. Bir yandan Avrupa’da büyüme de toparlanınca cari açık azalacaktır ama bu sadece çok ufak bir azalma olacak. Dolayısıyla diğer ülkelere göre hâlâ Türkiye’de cari açık yüksek olacak. Dünyanın herhangi bir yerinde bir şok olursa, ya da FED’den beklenmedik bir karar çıkarsa o zaman Türkiye bunun hedefi haline gelir çünkü hâlâ Türkiye iç ve dış dengelerinden dolayı kırılgan.

 

‘PARA POLİTİKASI HER ŞEYİ ÇÖZEMEZ’

- Türkiye Merkez Bankası’nın politikalarını değerlendiriyorsunuz?
- Burada bence Başcı hâlâ bir risk olduğundan bahsediyor. Öncelikle yüksek enflasyon ve ikinci olarak da olası bir sermaye çıkışı birer risk. Tabii bu da dış şoklara bağlı olarak da yaşanabilir. Yani çoğu gelişen ülke için faiz politikalarında acaba enflasyonu mu ya da sermaye çıkışlarını mı hedefleyelim ya da büyümeyi mi hedefleyelim. Bu çoğu gelişen ülke için ciddi bir tartışma konusu ve şöyle de bir beklenti var, şu anda Türkiye’de oranların azalacağını öngörelim ama bunu da bekleyip göreceğiz. Bunlar yine kısa vadeli meseleler. Esas problem aslında yavaşlamanın etkisi, volatilite, politik sıkıntılar. Tabii şirketler tarafında da ve şirket durumu tarafında da durumlar böyle. Para politikasıyla ilgili büyük mesele gelişen ülkelerde söyle bir durum var, para politikalarının her şeyi çözmesi gerektiğini ama bakın eğer politik problemler de varsa ya da sermaye çıkışları yaşanıyorsa para politikası her şeyi çözmez. Türkiye’nin yapısal problemleri cari açıktan beslenmektir.