Advertisement

Petrol ve doğalgaz sektöründe son dönemde önemli değişim ve dönüşümler yaşanıyor. Bölgesel ve küresel çekişmeler, petrol fiyatlarındaki hızlı düşüş, enerji talebinde Batı’dan Doğu’ya doğru ciddi bir artış yaşanması ve yeni enerji kaynaklarının doğuşu gibi birçok faktör, ülkeler açısından bu hızlı değişimin en iyi şekilde analiz edilerek yönetilmesini zorunlu kılıyor. Son gelişmeler şunu açıkça ortaya koyuyor ki, dünyada petrol ve gaz sektörünü küresel ekonomi ve teknolojik gelişmeler belirlerken, Ortadoğu ve Doğu Akdeniz havzasında temel belirleyici bölgedeki jeopolitik gelişmelerdir. Petrol ve gaz kaynaklarının sahibi Ortadoğu ve Doğu Akdeniz ülkeleri ile enerji ithalatçısı gelişmiş ülkeler arasında doğal bir geçiş noktası olan Türkiye ise elverişli coğrafi konumu sayesinde enerji koridoru olma açısından önemli bir avantaja sahip.

Bize ilkokuldan beri öğretilen Türkiye’nin jeopolitik önemini gerçeğe dönüştürmesi için Rusya Devlet Başkanı Putin’in “Türk Akımı” açıklaması ile gerçek fırsat ortaya çıkmış oldu.

Kartlarımızı iyi oynar, komşularımıza sözlerimizi yerine getiren bir ortak olduğumuzu gösterir, diğer ülkeler için verdiğimiz sözleri yerine getirip güvenilir bir ortak olduğumuzu kanıtlayabilirsek bölgenin enerji üssü olma hedefine yaklaşmış oluruz. Böylece bir yandan kendi enerji arz güvenliğini sağlar ve enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesini garanti altına alırken öte yandan da önemli bir enerji terminali olarak bölgede oldukça kilit bir rol üstlenebiliriz.

BloombergHT’de dünya basınında enerjide oyun değiştirici açıklama olarak yorumlanan Putin’in Türkiye Hattı açıklamasını nasıl fırsata çevirebileceğimizi STFA Yatırım Holding İcra Başkanı Mehmet Ali Neyzi ile konuştuk. Mehmet Ali Neyzi, enerji başta olmak üzere Türk şirketlerinin, Rusya’nın Batı’yla yaşadığı soğuk savaşı fırsata çevirebileceği görüşünde. Neyzi, “Türk Akımı’ndan Rusya’dan gelecek gazı Avrupa’ya satmakta Türkiye arabuluculuk yapabilirse Türkiye ve Türk şirketleri kazanır” diyor. AB şirketlerinin Rusya’ya uyguladıkları ambargolar sonucunda zarar görmeye başlamaları sonucu Rusya’ya yaptırımların esnetilmesi mesajlarının başladığı bugünlerde elimizi çabuk tutmamız gerekiyor. Neyzi’ye göre, AB’nin kuzeyde kendi gaz rezervlerinin azaldığını da resme katar ve Rus gazının Avrupa’ya pazarlanmasına ikna edersek Türk Akımı projesinin finansmanını başlatmış oluruz.

2015 son çeyrekte STFA halka arzı geliyor

Neyzi ile sohbetten, mühendislik ve taahhüt şirketleri grubu STFA’nın enerji sektöründe de taahhütte olduğu gibi büyümeyi sürdüreceklerini anlıyorum. Doğalgazda halen 800 bin olan abone sayılarını gelecek yıl 900 bine çıkarmayı hedeflediklerini söyleyen Neyzi, “Ocakta İGDAŞ özelleştirmesine hazırlanıyoruz. Doğalgaz dağıtımında hacim olarak ilk üçü hedefliyoruz. Enerjide yabancı ortağımız Partners Grup ile büyümekte kararlıyız. Enerji yatırımlarımızı finanse etmek için halka arzda ilk aşama hazırlıklarını bitirdik. 2015 son çeyrek ya da 2016 ilk çeyrekte halka arz yapabiliriz” diyor. G-20’yi iyi bir platform olarak kullanabilirsek IFC ve EBRD’nin Rusya yatırımlarını durdurmuş olması altyapı yatırımları için Türkiye için fırsata dönüşebilir.

Neyzi’den duyduğuma göre Rusya’da altyapı yatırımı yapan Türk inşaat şirketleri rotayı Ortadoğu’ya çevirmeliler, çünkü petrol fiyatları 60 doların altına düşmedikçe Ortadoğu’da altyapı yatırımları tam gaz devam ediyormuş.