Advertisement

anlaşmanın sizce “en önemli” sonucu ne? Sebep-sonuç ilişkisi ve varılması gereken çıkarım çok açık: TL “rezerv” para olacak ve bunun en önemli adımlarından biri atıldı! Değerli dostlar, bu noktada biraz geriye gitmek ve kısa süre önce Başbakan’ın “kahvaltılı medya toplantısı” sonrası sizlerle paylaştığım bazı satırları hatırlatmak istiyorum. Bunları yazdığımda dolar daha “son düşüş dalgasına” girmemiş, 1.40’lar “o gün için hayal” kadar uzaktı... Bakın neler yazmışım: “...dün sabah Başbakan medya yöneticileri ile buluştu ve birçok soruya cevap verdi. Bunlardan biri de “dolar kurunun TL’ye karşı değer kaybetmesi” veya başka bir deyişle “TL’nin değerlenmesi” üstüneydi. Cevap üstünde “fazla tartışılamayacak” kadar açık ve netti; “...güçlü bir para birimimiz olması gerektiğini düşünüyorum, Türkiye büyüdükçe parası da değerlenecektir, zorla değer belirlenemez, dere yatağında akar, zorlarsan bir gün patlar”... Değerli dostlarım, Başbakan Erdoğan bu açıklamayı “kurlara bir çözüm bulacak mısınız” sorusu üzerine yaptı ve bence konu kapandı. Hükümetin “zorla kuru değiştirmek, devalüasyon denemek” gibi bir niyeti olmadığı gibi “değerli TL’yi” bir kazanım olarak gördüğü de açık... Daha net ifade edelim; dolarda”devalüasyon” veya devlet otoritesi eliyle “fiyat zorlaması” bekleyenlere kötü bir haberim var: Hükümetin asla ama asla böyle bir niyeti yok ve orta ve uzun vadede de tam tersi değerli bir TL fikri politikalarının “ana merkezi”... Peki bu değişiklik neleri etkileyecek... Tezlerimizi paylaşalım... 1- Önümüzdeki 5-10 yıllık süreçte Yeni Dünya Düzeni gereği Türk piyasalarına “akışın” devam edeceğini ve Dolar-TL-Euro arasında “1 noktasına” doğru “kayma” olacağını düşünüyorum... Bunun da anlamı çok açık; Türk şirketleri ve Türk Lirası değerlenmeye devam edecek... 2- Orta ve uzun vadede Türk Sermaye Piyasası için de düşüncem net; Türk Sermaye Piyasası’nın toplam değeri; Amerika’nın 1/10’u kadar olmalı... 3- Daha net olursak; Amerika ve Avrupa Birliği dengede kalır ve “büyüme hızları” korunursa; 10 Türkiye Sermaye Piyasası, büyüklük açısından 1 Amerika veya 1 Avrupa etmeli... 4- Konuyu sermaye piyasasından alarak genel ekonomiye de taşıyabiliriz. Burada da bir mantık kurabiliriz; Yeni Dünya Düzeni’nde Türk ekonomisinin büyüklüğü Amerika ve Avrupa’nın “onda biri” olmalı... Sonuç : TL’nin değerlenmesi, şirket değerlerinin artması, ekonomik büyüklük gibi detaylara bakarsak ilk çıkarım açık; normal şartlar devam eder ve Türkiye “girdiği yolda” devam edebilir, konjonktürel dinamikler bozulmazsa, gördüğümüz ve göreceğimiz değerler “akılcı” olabilir noktaya gelecek...” Değerli dostlar, “O kahvaltı sonrası” dolarda ciddi bir düşüş yaşandı ve paritenin de etkisiyle bugün için “1.42-1.40 bandı da aşağı kırılır mı” sorusu gündeme geldi... Bu noktada doların son hafta grafiğine birlikte bakalım...

 

Peki bundan sonra neler olabilir? TL “rezerv para” olma yolunda ilerlerken nasıl bir yol izleyecek? Çin ile anlaşma ne anlama geliyor? Bu soruya cevap ararken Yeni Dünya Düzeni ve değişimi sorgulamak özellikle “YENİ DENKLEM” içinde Türkiye’nin yerini doğru analiz etmek gerekiyor... Bu noktada konu hakkında bazı “çıkarımlarımı” sizlerle paylaşmak istiyorum: 1- Dünya Düzeni değişiyor ve “merkezler” kayarken “yeni merkezler” ortaya çıkıyor... 2- Avrupa “ana denklemden” düşerken, Amerika, Rusya-Hindistan-Çinİran arasında Türkiye’nin de “ana merkezlerden” biri olduğu yeni bir yapı oluşuyor... 3- Türkiye’nin etki alanı da genleşirken, Türk parasının da “etki alanı” genleşiyor. Bundan çok kısa bir süre sonra Suriye, Rusya, Çin, Kuzey Irak, İran’da “TL ile her şeyi yapabilir” hale geleceğiz... Değerli dostlar, konuyu fazla uzatmayacağım. Yıllardan beri savunduğum “ana tezin” alt dinamikleri ile birlikte hayata geçtiğini görüyor ve ülkem adına umutlanıyorum... “Değerli TL bizi batırır” lobisini boş verin, onlara göre “IMF’siz Türkiye de yaşayamazdı“ ama bugünlere geldik... Türkiye iyi yolda ve göreceksiniz her şey “inanılmaz” olacak!