Advertisement

FED Başkanı Ben S. Bernanke, 22 Mayıs tarihinde "Bu sene içinde tahvil alım programı azaltılacak" dediği andan itibaren Gelişmekte Olan Ülkeler (EM) için hayat tabir-i caiz ise kabusa döndü. Aslında FED'in artık para musluklarını kapatacağı beklentisi çok uzun süreden beri beklenen bir gelişmeydi. Birçok uzmana göre de EM ülkeleri son 3 - 4 yılda "ev ödevlerini" iyi yapmışlar, kırılganlıklarını azaltmışlardı. Hatta kimilerine göre  "paradigm shift " denilen eksen kayması olmuştu ve para artık gelişmekte olan ülkelere akacaktı.

Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı...

Gelişmekte olan ülkelerin son 10 yılda ekonomilerindeki toparlama yadsınamaz. Genel olarak kamu borçluluğu düşürüldü, hane halkı borçluluğunun artmasına çok izin verilmedi ve en önemlisi uzun soluklu yüksek büyüme tredine girildi.  Bunlar EM ülkelerinin son 10 yıllık karnelerinin "iyi " olan notları.

Ama bir de madalyonun diğer yanı var. Özellikle cari açık ve enflasyon konusunda gelişen ülkelerin notu "kırık". Aynı 10 yıl içinde büyüme kaygıları ve  özellikle de 2009 krizi sonrası düşük faiz - bol likidite etkisi ile cari açık ihmal edildi. Enflasyon oranlarında ise göreceli bir düşüş olsa da % 5 -% 6 olarak tabir edilen kritik eşiklerin altına inilemedi.

Şimdi olan ise" şapka düştü kel göründü" durumu...

Gelişmekte olan ülkelerin hisse ve kurlarına Mayıs 22'den beri gelen satışı söyle bir hatırlayalım:

                       Mayıs 22'den bugüne

                        Endeks      Kur ( ABD Dolarına karşı)

Hindistan          - % 12       - %13

Türkiye             - %  22     - % 6

G.Afrika            +%  2      - %7,5

Endonezya        - % 18       - % 10

Malezya            -% 3          - % 8,5

Brezilya            -% 10        - % 15

Rusya               -% 8,5       - % 6

Görüleceği üzere son 3 ayda gelişmekte olan ülkeler liginde hem kur tarafında hem de hisse senedi tarafında sert satışlar görüldü.

Burada bence enteresan olan gelişen ülkeler liginde cari açık problemi olan Türkiye, Endonezya, Hindistan gibi ülkelerin yanında cddi bir cari açık problemi olmayan Rusya, Brezilya gibi ülkelerde de satışın hayli sert olması.

Anlaşılan o ki şu an EM varlıkları bir bütün olarak global fonlar için riskli görünüyor. Kimi cari açıktan bu satışa yakalanıyor kimi de ekonomisinde yaşanan ani soğumadan...

 

Peki bundan sonra ne olacak?

Bir önceki yazım "Döneceğiz Biz Size!" de zaman zaman çok eleştirilen, sıcak para diye tabir edilen fon girişlerinin şu an bizim de içinde bulunduğumuz EM ligine uzak durduklarını ve bize onlar tekrar ilgi duyana kadar işimizin zor olduğunuı anlatmıştım.

İşte şimdi o noktadan bir adım daha ileri atıyorum ve şu tespitleri sunuyorum:

- Bundan sonra işimiz zor

- Aciliyeti olmayan, daha önceki rakamlar ile hesaplanan ama artık karlı/verimli olması mümkün olmayan projeleri acilen rafa kaldırmalıyz

- Kur hedgi yaptığı konusunda ciddi şüpheler bulunan küçük ve orta ölçekli şirketler ile bankalar devreye girmeden kamunun dialog başlatmasında fayda var

- NY, Londra, Singapur gibi finans merkezlerine başta Başbakan Yardımcısı Ali Babacan olmak üzere Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in seri temaslarında fayda olabilir

- Son olarak özelikle dönemin hassasiyeti de göz önünde bulundurularak Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ve kredibilitesine zarar getirecek eylem ve söylemlerden uzak durmakta fayda var.