Advertisement

İngiltere'nin her seferinde teklifi getirenin aleyhinde biten seçimlerinden Alman genel seçimlerine, Fransa'da alışılmışın dışında bir siyasetle gelen yeni başkana ve İtalya'da başbakansız geçen uzun aylara kadar birçok gelişme var. İngiltere'nin birliği terk etmesi süreci görüşmelerinin resmen başlamış olmasını da ekleyince menü oldukça zengin.

FRANSA'DA BEKLENEN SÜRPRİZ

Sürpriz çünkü 1 yıllık bir hareketin siyasi partiye dönüşmesi ve ardından başkanının Cumhurbaşkanı, adaylarının meclisteki ana parti teşekkül edecek çoğunluğa ulaşmaları başka türlü nitelendirilemez. Bekleniyordu çünkü anketler ve piyasa fiyatlamaları uzun süredir buna işaret ediyordu.

Macron'un Naploeon'dan bu yana en genç lider olması, uzun süre sonra mecliste %70'e yakın bir çoğunluk ile partisinin iktidar olması gibi artılar reform için gereken kapasiteyi kendisine veriyor. Diğer yandan, vekillerin henüz bir araya gelen bir grup olmaları ilerleyen zamanlarda kapsamlı görüşmeler yapılıp fikir ayrılıkları derinleştiğinde tepki fonksiyonları hakkında bir kestirme yapmayı güç hale getiriyor.

Fransa ekonomisi daha uzun bir tartışmayı hak etse de ülke, 3 senedir AB'den düşük büyüyor ve dolar bazında milli hasıla 2006 seviyelerinde dolaşıyor. İstene büyüme bir türlü gelmiyor. Emek piyasasında katılıklar var, kamu borcu milli gelire oranla %96 seviyesinde, bütçe açığı  %3 olan Maastricht kriterini aşıyor ve sosyal hakları geri çevirmek oldukça güç. Faizleri ise Avrupa Merkez Bankası katkısı ile makul seyrediyor ve kuru da yine bankanın gevşek politikası sebebiyle ihracat kanalı ile lehine işliyor.

Görüldüğü üzere Macron'un ekonomik ajandası yoğun.

Terör, AB'nin geleceği, popülizm dalgasının püskürtülmesi gibi önemli konular masada. Rusya'nın AB'ye karşı uyguladığı sabırlı jeopolitik çevreleme hareketi ve sürprizlerle dolu ABD Başkanı ile doğru ilişkiyi tesis etmek de ajandanın diğer maddeleri.

Piyasa mutlu ancak bundan sonra beklentilerin karşılanması gerekiyor.

SAKAR İNGİLİZLER

AB'den ayrılma sandığını milletin önüne getiren Cameron da daha fazla güç isteyen May de mutlu olamadılar. AB ile müzakereleri sırasında genel seçim engeline takılmak istemeyen ve uygun ortamı bulmuşken gücünü konsolide ederek hem parti içine hem de Avrupalı liderlere bir mesaj yollamak isteyen May başarısız oldu ve meclis çoğunluğu kaybedildi.

Böyle bir ortamda başladı Brexit görüşmeleri.

İngilizlerin plan şuydu: Tek vücut halinde müzakere et ve çıkış parasını mümkün olduğunca düşür. Bunu yaparken ekonomi sarsılmasın ve satacak makro bir hikayen olsun diye ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları yap ki vatandaşlar gelecek potansiyele inansınlar.

Bunun karşılığında AB planı da şuydu: Birlikten çıkmak isteyenin İngiltere olduğunu iyice anlat ki parayı ödemeleri ve kuralları tatbik etmeleri gerektiğini anlasınlar. En çok çıkış ücretini al. Ancak ana plan belli olduktan sonra başka ülkeler ile AB üyesi değilmiş gibi müzakere etmelerine izin ver.

İlk çarpışmayı AB kazandı. Ekim ayına kadar İngiltere kurallara uyacak ve serbest ticaret anlaşması için beklemek zorunda kalacaklar. Çıkış ücreti ise henüz belli değil.

Önemli konulardan biri İngiltere ekonomisi 29 Mart 2019'da dolacak çıkış müzakere süresi sonuna kadar acaba bu hükümetle ve ekonomik olarak dayanabilecek mi? Benim seçimin hemen ertesi günkü tahminim bunun olmayabileceği yönünde. Güçsüz Sterlin ve kısa vadeli gevşek finansal koşullardan yararlanarak tüketme devri bitecek. Enflasyon ve yeni anlaşmaların dayattığı zor şartlar ısırmaya başladığında zaten küçük bir farkla 'gidelim buralardan' diyen İngilizlerin ürkmeye başlayacakları. %75'e yakın katılım ile %70'e yakın 'kalma' yanlısı olan gençlerin de belki örgütsüz belki İşçi Partisi bayrağı altında işleri zorlaştıracaklarını düşünüyorum.

Brexit şu aşamada geri döndürülür demek güç. Ne var ki şartların yumuşaması, tek pazarda kalma olanaklarının araştırılması yönündeki sesler yükselecek. Aksi halde bu hükümet bu gücü ile genel seçimlerin verdiği mesajı dikkate almadan eldeki ekonomik şartları bozmadan bence bu işi başaramayacak.

Sakarlıktan 'soft Brexit' ve yeniden vuslat çıkabilir mi? İhtimaller kuvvetlendi.