Advertisement

Kapanmaya 4 gun kala, Senato, kisa vadeli harcama tasarisini birkac saat once Cuma gunu oylamayla gecirdi, ama once Obama'nin saglik reformunu koruyarak. Cunku Cumhuriyetciler, onu da bu pazarligin icine koymuslar, saglik tasarisi da iptal edilsin diye isi iyice cikmaza sokuyorlardi.

Temsilciler Meclisi'nin Cumhuriyetcileri, hukumet binalarinin kurumlarinin kapatilmasi stratejisini onlemek icin stratejiler ariyorlar. Cunku dun gece Bloomberg International muhabirine konusan bir Cumhuriyetci Senator, "İsi nicin cikmaza sokuyorsunuz, eger cikmaza girer de bu tasari gecmezse halka nasil hesap vereceksiniz, devamli muhalefet pesinde yuruyerek nereye varacaksiniz?" sorusuna "Aslinda biz Obama ile pazarliga acigiz ama o degil" yanitini verdi.

Obama birkac yil once borc tavaninda musamaha gosterip kaybedince, simdi isi ciddiye aldi, ve taviz vermem diyor. Ama iki uc gun kala 79'a 19 oyla durum biraz kurtarildi. Sonra da saglik reformunun fonlamasi 54'e 44 oyla kurtarildi. 

1995 ve 1996'daki hukumet kapanmalarini hatirlayanlar bilirler. ABD ekonomisine maliyeti $1.6 milyar dolardi. Yine boyle bir tehlike ile karsi karsiyayiz. Bu sefer GSMH'yi yuzde 1.4 kadar dusurur diyor ekonomistler. Her ne kadar bugun Senator tasariyi 15 Kasim'a kadar fonlama olsun diye onayladiysa da simdi bu tasarinin aksiyon icin Cumhuriyetci cogunluklu Temsilciler Meclisi'ne gitmesi lazim. Eger Sali'ya kadar onaylanmazsa, hukumet kapanacak. Evet, tum bu tehditler, korkularla dolu Wall Street de kirmizilara burunmusken New York'tan bu hafta BM delegeleri geldi gecti. Cumhurbaskanimizdan Kalkinma Bakanina kadar tum hukumet yetkililerinin yaninda is dunyasindan da isimler gorduk.

Gerek SOCAR baskani Kenan Yavuz ile, gerekse Kalkinma Bakani Cevdet Yilmaz ile yaptigim roportajda kendileri, Turkiye'nin BM'de 1000 yillik program cercevesine sadece ekonomik acidan degil, hukuki acidan da ornek ulke olarak gorulup incelendigini ilettiler bize. Yavuz, 2020 Izmir projesi icin ABD'de temaslar yaptigini ekledi.

Bu hafta New York'ta tum liderlerin de katildigi bir baska onemli platform da, benim de ABD'nin unlu sunucusu Charlie Rose ile birlikte sunuculugunu yaptigim Hazar Forumu idi. Bu forumun icinde gerceklesen panele Azerbeycan'dan Gurcistan'a Hazar bolgesindeki tum ulke liderlerinin yani sira ABD, AB, Yunanistan, Turkiye'den de ust duzey yetkililer, Disisleri Bakanlari katildi.

Hazar petrollerinin Avrupa'ya transferi için Güney Gaz Koridoru Projesi'nin Avrupa'nın enerji güvenliği kapsamında ele alındığı bu toplantida  Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Kafkaslar'dan Balkanlar'a, Hazar'dan Akdeniz'e sadece enerji degil, baris koridoru oluşturacağız" dedi.

Davutoğlu, Güney Gaz Koridoru Projesi kapsamında, AB ile Türkiye arasındaki enerji içerikli müzakerelerde yaşanan uyumsuzluğa dikkati çekti. Davutoğlu, bu konuda "Bu stratejik vizyon ve özellikle enerji konusundaki mevcut  Türkiye-AB müzakereleri arasında uyumsuzluk vardır. Gelecekte umuyoruz ki bu süreç Türkiye'nin AB'ye entegresini de hızlandıracaktır" dedi. Panelistlerden, AB temsilcisi Patricia Flor, bu konuda girisime haziriz dedi.

Ote yandan Kafkas ve Balkanlari bulusturan Forumda Yunanistan'ın Dışişleri Bakanı Dimitrios Karakoulos, Güney Gaz Koridoru'nun Trans Adriatic bölümünün üçte ikisinin Yunanistan boyunca uzandığına işaret ederek, ülkesinin ekonomik anlamda bu projeyi sonuna kadar desteklediğini belirtirken, BP Şahdeniz Development Başkan Yardımcısı Alasdair Cook ise projenin bölge ülkelerinde 30 bin yeni iş imkanı oluşturacağını söyledi.

Güney Gaz Koridoru projesinin gerçekleşmesinin Hazar bölgesini stratejik merkez olarak seçen HASEN için çok önemli olduğunu vurgulayan HASEN Genel Sekreteri Haldun Yavaş, "Güney Gaz Koridoru TANAP ve TAP ile gerçek oldu" derken, projeyi destekleyen ABD'nin, Dışişleri Bakanlığı Enerji İşleri Koordinatörü ve Özel Temsilcisi Carlos Pascual tarafından forumda temsil edilmesi ise projenin tamamlanmasına verilen uluslararası desteğin kanıtı olarak algılandı.

Butun bunlari nicin anlatiyorum? ABD, Fed uyelerinin karisik mesajlari, hukumet fonlamasi darbogazi ve tartismalari ile ugrasirken, Dogu ve Bati liderlerinin bir araya gelip uyumsuzluklari bir yana birakip, New York'ta  Waldorf Otelin salonundan tek agizdan verdikleri mesajlari nasil verdiklerini dinleselerdi keske.. Demek ki farkli ulkelerden, farkli bolge, ve dillerden liderler, eger isterlese Bolgenin Davos'u Hazar Forumu'nda oldugu gibi biraraya gelip ortak bir mesaj etrafinda bulusabilirlermis. ABD, federal borc, butce tavani, hukumetin kapatilmasi tehdit ve riski konusunda sira sende!!