Advertisement

Geleneksel Türk mutfağının vazgeçilmezi olan simidi 2002 yılında Simit Sarayı markası ile kurucusu Haluk Okutur farklı bir boyuta taşıyarak Türk tüketicisi ile tanıştırıyor. Başlangıçta ailesinin "Simitçi mi olacaksın?" gibi kuşkulu sorularına maruz kalan Okutur, Mecidiyeköy'de bulduğu ilk mağazanın o zaman 100.000 dolar hava parasını ödemek için bugünkü ortağı Mehmet
Tarakçı'nın araba almak için ayırdığı parayı borç alır. Bugün ise Simit Sarayı yurtiçi ve yurtdışındaki 241 mağazasında, 4 bin çalışanı ile her gün 400 bin misafiri ağırlayan, 150 milyon
lira ciroya ulaşmış bir şirket. Bugün bayrağı kayın biraderi Abdullah Kavukcu devralmış. İcra Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüten Kavukcu, aynı zamanda şirketin % 33 hisse payıyla üç eşit ortağından biri ve tüm gayesi yeni vizyonla şirketini dünya markası yapmak. Bunun başarılı bir göstergesi olarak ciroda yurt dışındaki bazı mağazalarının yurt içindeki birçok mağazadan daha yüksek rakamlara ulaştığını vurgulayan Kavukcu, Hollanda, Kıbrıs, Almanya ve Mekke'den sonra çok yakında Londra, A.B.D., Yunanistan ve Mısır'da da var olacaklarının müjdesini veriyor.

Mart 2013'de Ekonomist dergisi tarafından düzenlenen "Ekonomide Yılın İş İnsanları Ödülleri'nde" 'Yılın Erkek Girişimcisi' seçilen Abdullah Kavukcu, Nielsen tarafından düzenlenen araştırmada
katılımcıların fast food pazarında en çok simidi seçtiğini ve % 29'unun favori zincir olarak Simit Sarayı'nı gösterdiğini söylerken Türkiye'de Türk markası olarak en büyük franchising şirketi olan
Simit Sarayı'nı Türk halkının sahiplendiğine, şirketi tamamen satmaya hiç niyetli olmadıklarına ancak doğru stratejik ortak bulduklarında halka arz düşündüklerine, bu sene sonunda da 130 mağaza daha açacaklarına dikkat çekiyor.