Advertisement

Zengin fakirden sadece daha fazla para kazanmıyor; aynı zamanda para harcadığı ürünlerin fiyatı da fakirlerden daha yavaş artıyor!

Küresel gelir dağılımdaki eşitsizlik her geçen gün bir az daha artarken, BETAM tarafından son yayınlanan bir rapor zenginle fakir arasındaki enflasyon farkının da geçtiğimiz 8 yılda 20 puanı geçtiğini ortaya koydu.

2007’nin ikinci yarısından bu yana enerji ve gıda fiyatlarının genel olarak artış eğiliminde olması Türkiye’de zengin ve yoksul kesim arasındaki enflasyon farkının açılmasına yol açıyor.

Betam tarafından hazırlanan rapora göre, zengin ile yoksul enflasyonu arasındaki 21,4 puanlık farkın en büyük sebebi, zengin ve yoksulun tüketim sepetleri bileşimlerinin farklı olması. 

Yoksullar bütçelerinin büyük kısmını gıda, konut gibi zorunlu ihtiyaçlara ayırırken, en zengin yüzde 20’lik dilimde bu ihtiyaçlar bütçenin çok daha sınırlı bir kısmına karşılık geliyor. En zengin yüzde 20’lik kesim, ulaşım, giyim ve ayakkabı, eğlence ve kültür, eğitim, ev aletleri ve mobilya gibi ihtiyaçlara bütçesinde daha fazla yer veriyor.

2014 sonu itibariyle zengin ile yoksul enflasyonu arasındaki fark yüzde 18,1 iken, 2016 Nisan itibariyle fark 3,3 puan daha artarak yüzde 21,4’e yükseldi.

2015 yılını ve 2016’nın ilk dört ayını hesaba katarak 2003-2016 (Nisan) dönemi için en zenginden en yoksula yüzde 20’lik harcama grupları için değişen aylık enflasyon oranlarını hesaplayan araştırmacılar, her gruba özgü fiyat endeksleri yaratmış.

Buna göre en zengin kesimden en yoksul kesime gidildikçe fiyat endeksinin kayda değer bir biçimde arttığı göze çarpıyor.

"Düşük gelirli kesimin enflasyonun satın alma gücünü erozyona uğratma olgusunu çok daha ağır yaşadıkları aşikârdır" ifadelerine yer veren rapor göre, 2003 yılından itibaren zenginin tüketim sepetinin Türk Lirası bedeli yaklaşık yüzde 174 artış kaydederken yoksulun tüketim sepetinin bedeli yaklaşık yüzde 196 oranında arttı.