Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Aydın: 1 bağımsız üye, 9 üyeye bedel olmamalı

Aydın: 1 bağımsız üye, 9 üyeye bedel olmamalı

TBB YKB Aydın, bağımsız üyeye özel statü verilmesini doğru bulmadıklarını belirterek "1 bağımsız üye, 9 üyeye bedel olmamalıdır" dedi

Giriş: 24 Şubat 2012, Cuma 10:26
Güncelleme: 24 Şubat 2012, Cuma 13:09

Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, sektör olarak Kurumsal Yönetim Tebliğinde, ağırlıklı olarak bağımsız üyelere diğer yönetim kurulu üyelerine tanınmamış birtakım özel statülerin verilmesine karşı olduklarını, bu konudaki düzenlemelerin yeniden yapılmasıyla ilgili düşüncelerini ve uygulama yürürlüğe girmeden önce itirazlarını Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) ilettiklerini bildirdi.

Aydın, ülke ekonomisi ve bankacılık sektörüne ilişkin düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlarken, Kurumsal Yönetim Tebliği'ne ilişkin sorular üzerine, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) bu tarz bir düzenleme yaptığını ve yaptığı düzenlemenin Basel kurallarına, AB normlarına da uygun olduğunu söyledi.

Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) da özellikle halka açık şirketlerin daha sağlıklı, daha etkin olması, yatırımcıların ve ortakların haklarının korunması açısından belirli düzenlemeler yaptığına değinen Aydın, bu düzenlemelerin hem reel sektörü, hem de finans şirketlerini yani bankaları ilgilendiren düzenlemeler olduğunu belirtti.

-''Sektörün farklı görüşleri var''

Bankalar hariç diğer düzenlemelerin yürürlüğe girdiğini, bankalara ilişkin belli bir süreden sonra uygulama yapılacağını ve bir yıllık geçiş süresi verildiğini ifade eden Aydın, şöyle konuştu:

''Fakat sektörün bu düzenlemelere ilişkin birtakım farklı görüşleri var. Burada bağımsız üye kavramı da var. 'Yönetim kurulu üyelerinin niteliklerinin BDDK tarafından belirlendiği bir ortamda, sadece SPK değil de BDDK ile beraber bir düzenleme mümkün müdür?' İkincisi, 'bu tarz düzenlemeler bankaların halka açılmasına engel teşkil edecek bir husus içermekte midir?' Üçüncüsü, 'bağımsız üyeler için belirlenen kriterler kolay bulunabilir, bankaların performansına halel getirmeyen bir yapıda olabilir mi?' gibi birtakım görüşlerimiz oldu. Şahsen ben, Bankalar Birliği Başkanı sıfatıyla SPK Başkanını da ziyaret ettim. Birtakım tereddütlerimiz olduğunu ifade ettik. SPK Başkanımız, 'Geçiş dönemi sürecinde olduğumuz ve sektörün taleplerinin değerlendirileceği' şeklinde bizi yanıtladı. Bu konuda düzenlemeyi bu yıl içerisinde hep birlikte göreceğiz. Biz bankacılık sektörü olarak, Batı'da, AB'de, ABD'de uygulanan normların, kriterlerin Türkiye'de uygulanmasına asla karşı değiliz.''

-''SPK Başkanı, haklı ve yerinde olduğunu söyledi''

Bu konuda bankaların talepleri ve tedirginliğinin ne olduğu yönündeki soru üzerine Aydın, en son yapılan düzenlemedeki konulara değinerek, BDDK'nın belirteçleri dışında başka konuları da içeren, örneğin iştiraklerde kendi genel müdür yardımcılarının görevlendirilmesi istenildiğinde, buna bile tahkikat getiren birtakım konular bulunduğuna dikkati çekti. Hüseyin Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bağımsız üye bulmak, oradaki ölçülere ve kıstaslara baktığımızda oldukça zor ve güç gözüküyor. Biz temel itibarıyla 'bağımsız üye olmasın' demiyoruz. Elbette bağımsız üye olabilir. Bağımsız üye uygulaması olan AB'ye baktığımızda 'bağımsız üye uygula, uygulamıyorsanız bunu açıklayın' şeklinde düzenlemeler var. Türkiye'deki otorite böyle bir düzenleme yapabilir. Veya bağımsız üye sayısı ile halka açıklık arasında da bir illiyet bağı konmuş durumda. Bu tarz düzenleme var. Biz bu düzenlemenin gerek yönetimde bulunan arkadaşların bankaların performansına halel getirmemesi, gerek bu tarz adayların rahatça bulunabilmesi veya bağımsız üyelere diğer yönetim kurulu üyelerine tanınmamış bir takım özel statülerin verilmesi, ağırlıklı olarak bu bölüme sektör olarak karşı olduğumuzu ifade edebiliriz. Bu konudaki düzenlemelerin yeniden yapılmasını, bu konudaki uygulama yürürlüğe girmeden önce bu konudaki itirazlarımızı SPK Başkanımıza ilettik. Sayın Başkan bu itirazların haklı ve yerinde olduğunu, ilk aşamada bu düzenlemeleri kapsama amacıyla da yapılmamış olduğunu ve verilen bu süre içerisinde bankalar tarafından ifade edilen hususların, yine Bankalar Birliği ile iletişim içerisinde giderileceğini bizlere ifade ettiler. Bizim sayın Başkan ve Kurumun, bu konuda bankalarımızın da istediği şekilde uluslararası normlara uygun bir düzenlemeyi yapacağına inanıyoruz.''

Aydın, bu konudaki başka bir soruya da ''Örneğin, 1 bağımsız üye, 9 üyeye bedel olmamalıdır. Bağımsız üyeye özel statü verilmesini doğru bulmuyoruz'' yanıtını verdi.

-''Borçlar Kanunu'ndaki taleplerimiz iletildi''

Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu'na ilişkin bir soru üzerine de söz konusu kanunların çağdaş yasalar olduğunu ve bu yasaların uygulanmasından yana olduklarını vurgulayan Aydın, şu görüşleri dile getirdi:

''Ama elbette pratikte yasaların, bizim ve reel sektörde birtakım etkileri var. Bizim faaliyetlerimizi negatif etkileyecek hususlarla ilgili Bankalar Birliği nezdinde çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmaları da Adalet Bakanlığı'na iletiyoruz. Orada hangi yönlerin niçin değiştirilmesi veya yeniden düzenlenmesi gerektiği hususlarını iletiyoruz. Karşılıklı uyum içinde bunları yapıyoruz. Türk Ticaret Kanunu ile ilgili genelde ağırlıklı reel sektörün, ama finans sektörünün de bazı talepleri olacaktır. Borçlar Kanunu'nda da bazı taleplerimiz vardır, bunlar iletilmiştir.''

-''Yüzde 10'luk kar artışı elde edilebilir''

Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, bankacılık sektöründe bu yıla ilişkin karlılıkla ilgili soru üzerine, ''Net faiz marjını muhafaza edersek, 2012'de 2011'e kıyasla yüzde 10'luk kar artışı yakalayabileceğimize inanıyorum'' dedi.

Merkez Bankası'nın son faiz kararıyla ilgili de Aydın, ''Kaynak tarafında faizlerin aşağı yönlü seyrini görebiliyoruz. Piyasaların daha olumlu algılandığını, Merkez Bankası'nın bu düzenlemesiyle de görmüş oluyoruz. Onun bir sonucudur. Olumlu değerlendirilmesi gerekir. Biz de öyle değerlendiriyoruz'' yorumunu yaptı.

-''Çek, kredi aracına dönüşmüş''

Çek konusuna dair bir soruya ise Aydın, şu yanıtı verdi:

''Hapis cezasının çağdaş bir ceza olduğunu düşünmüyoruz. İstatistiklere baktığımızda zaten fazla kişinin hapiste olmadığını görmüştük. Bu konuda bizim görüşümüz, çeki piyasanın istediği normlarda kullanmayan kişi, zaten yasa yoluyla çeki kullanmama gibi bir cezayla karşılaşıyor. Bu müeyyidenin yeterli olabileceğini düşünüyorum. Bankalar, kendilerinden çek talep edenler için gerekli istihbaratı yapıyorlar, ona göre çek veriyorlar. Çek kullananların da özen göstermeleri gerekiyor. Aslında çek, bir ödeme aracıdır. Türkiye'de uygulaması, bir kredi aracına dönüşmüştür. Bir kredi nasıl verilirse, çek verenler o duyarlılığı gösterirlerse çekin işlevselliğine daha az halel gelir.''

-''Buralar ticarethane, ücret almamız doğal''

Kredi kartları aidatlarına ilişkin de Aydın, kart kullanıcısının ücreti ekonomik olan banka kartını tercih etme seçeneği bulunduğunu belirterek, ''Bir iş yapıyoruz ve yaptığımız iş karşılığında ücret almamız, buralar ticarethanedir, tabii doğaldır. Asıl olan, bu fiyatın daha önce deklare edilmiş olmasıdır. Bazı şeyleri bedava yapmak gibi bir lüksümüz yok'' şeklinde konuştu.

Bankaların büyümesi, sağlıklı olması, para kazanmasının nihayetinde ülkenin büyümesine de katkı sağlayacağına işaret eden Aydın, ''Çünkü yatırımla büyüme olacaktır. Yatırım bizim kredilerimizle olacaktır. Bankaların da para kazanması o yönden kötü bir şey değildir'' yorumunu yaptı.

Aydın, başka bir soru üzerine de kredi kalitesinde bir bozulma kesinlikle gözlemlemediklerini ve bir bozulma olacağını düşünmediklerini söyledi.

-''Satın almalar da satışlar da olabilir''

Satış ve satın almalara dair ise Aydın, bankalar açısından hala bakir alanlar bulunduğunu, o yönüyle Türk bankacılık sektörüne yatırımın devam edeceğini kaydetti. Aydın, ''Yatırımlar devam ettikçe alan da satan da olabilir. Aynı şey, bizim bankalarımız için yurt dışındaki iştahı, oradaki beklentiler ve fiyat durumları dikkate alındığında satın almalar olabileceği gibi satışlar da olabilir'' dedi.

Risk merkeziyle ilgili de çalışmaların son aşamaya geldiğine değinen Aydın, konuyla ilgili yönetmeliğin her an Resmi Gazete'de yayımlanacak aşamaya geldiğini, bir hizmet veriliyorsa bunun fiyatlamasının doğal olacağını ve cari giderleri karşılayacak bir fiyat politikasının belirleneceğini ifade etti.