Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Dış ticarette bir yerden başka bir yere ulaştırmak için gemiye alınan eşyanın bütünü ve taşıyıcı tarafından gemisinde taşınacak yük için istenen ücret olarak tanımlanan ''navlun'' bedellerinin yüksekliği sanayicileri zorluyor.

Ostim Sanayici ve İşadamları Derneği (OSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Keskin, hükümetlerin ekonomi politikaları geliştirirken bölgeler arasındaki eşitsizliği göz önünde bulundurması gerektiğini söyledi.

Raylı sistemlerle yük taşımacılığına olanak veren yatırımların yeterince yapılmamasının Ankara, Konya, Çorum gibi illerdeki yatırımcılar için navlun bedellerini yüksek oranda artırdığını kaydeden Keskin, ''Bence hızlı tren projeleri değerlendirilirken Anadolu'da üretilen ürünlerin liman bölgelerine ucuz maliyetle sevki konusunda projelerin de gündeme alınması gerekir'' dedi.

OSB'lerin içinden geçen raylı sistemlerin özellikle sürekli sevkıyat yapan firmalar için bir avantaj oluşturacağını anlatan Keskin, navlun bedelleri konusunda sanayi kesimine mutlaka destek verilmesi gerektiğini belirtti.

Ankaralı sanayiciler olarak teşviklerden en fazla oranda yararlanmayı arzu ettiklerini dile getiren Keskin, buna karşın sanayi bölgelerinin raylı sistem alanlarından uzak olmasının Ankara'nın en büyük kayıplarından olduğunu ifade etti.

''Yıldız ürünler üretmenin önünü açmalıyız''

Yeni teşvik paketine ilişkin de görüşlerini paylaşan Keskin, katma değeri yüksek ürünlere yeni teşvik paketinde yer verilmesinin memnuniyet verici olduğunu söyledi.

Keskin, aralarında savunma sanayi ürünlerinin de bulunduğu katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi konusunda Ankara'da ciddi bir çaba gösterildiğini kaydetti.

Türkiye'nin bu konuda yurt dışındaki rakiplerine oranla çok daha yavaş ilerlediğini ileri süren Keskin, ''Onlar koşuyor, biz yürüyoruz. Bir depar atmamız lazım ki onlarla aynı kulvarda yürüyebilelim'' dedi.

Teşvik paketinde özel ürünlere ve bu ürünleri üreten firmalara has desteklerin bulunmasının önemine değinen Keskin, ''Bölgesel kalkınmanın en püf noktalarından bir tanesi budur'' ifadesini kullandı.

''Türkiye'de yıldız ürünler üretmenin önünü açmalıyız'' diyen Keskin, bu ürünlerin üretimine yönelik yatırımların yurdun neresinde yapılırsa yapılsınlar teşvikten eşit oranda yararlandırılmasının sevindirici olduğunu dile getirdi.

''Bakımsız araziler ülke ekonomisine kazandırılmalı''

2B kapsamındaki hazine arazilerinin sanayiye katkısının ne oranda olacağını da değerlendiren Keskin, orman vasfını yitirmiş bazı alanların sanayiye, tarıma dolayısıyla üretime kazandırılması konusuna olumlu baktıklarını ifade etti.

Bu araziler belirlenirken doğaya zarar verilmemesi gerektiğine dikkati çeken Keskin, ''En büyük kaybımız acımasızca doğanın güzelliklerine zarar verilecek kaygısı var. Yoksa biz de bakımsız arazilerin ülke ekonomisine kazandırırsak yastık altındaki altın olarak değerlendirilebilecek bu arazilerin ekonomiye katkısı olacaktır'' dedi.