Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Yunanistan ve İspanya ile geçtiğimiz hafta piyasalarda görülen negatif seyir, haftanın açılışında panik havasına dönmüş durumda. Yatırımcıların negatif yönlü algısı öyle kuvvetli ki, Çin'in zorunlu karşılık oranlarını son 6 ayda 3. kez indirmesi bile "bu arada" notu ile piyasalarda değerlendiriliyor. Yunanistan Cumhurbaşkanı Papoulias'ın seçim sonuçlarında öne çıkan 3 partiden koalisyon hükümeti kurma çabası ilk gününde sonuç vermedi. Bu gelişme, piyasalarda geçtiğimiz hafta dile getirilen Yunanistan'ın eurodan çıkış senaryolarının, bu hafta itibari ile iyiden iyiye fiyatlanmaya başlamasına neden oldu. Şöyle ki, eğer ki hükümet kurulamazsa ve yeniden bir seçim olursa, tasarruf tedbirlerine karşı duran Syriza'nın bu duruşu ile oylarını artıracağı görüşü hakim... Seçimlerde  halkın %60'ının ek tasarruf karşıtı partilere oy vermesini düşünecek olursak, bu oyların konsolidasyonu yani Syriza'nın oylarını daha artıracağı neredeyse kesin gibi.

Öte yandan İspanya, bu günlerde başrolü Yunanistan'a kaptırsa da, yatırımcıların esas tedirginlik kaynağa olmaya devam ediyor. Bugünkü ihalelerinde hedefinin hafif altında satış gerçekleştiren İspanya'nın 10 yıllık tahvil faizi %6,27y'e ulaşarak Aralık ayından bu yana en yüksek seviyesini gördü ve LTRO öncesi seviyelere ulaştı. İspanya ve Yunanistan yetmiyormuş gibi Almanya'daki eyalet seçimlerinde Başbakan Merkel'in partisi CDU ağır yenilgi aldı. Anlaşılan o ki, ekonomik yavaşlamaya karşın siyasi taraftaki gelişmeleri bekleyen yatırımcılar, ardarda gelen seçimlerin ertesinde, kendini bir an önce güvenli liman olarak görülen varlıklara atıyorlar. Geçtiğimiz hafta Çin'den gelen veriler, ekonomideki soğumayı iyice belirgin hale getirirken, enflasyonun düşüş trendini devam ettirmesi ile Çin Merkez Bankası cevap olarak yine zorunlu karşılık oranlarını indirdi. Banka böylece son 6 ayda 3. kez zorunlu karşılıklarda 50 bp indirime gitmiş oldu.

Yurtiçinde ise bugün bilançolar yoğun şekilde gelmeye devam ederken, kur piyasasında panik havasının yaşandığı dönemde Merkez Bankası piyasa açısından sürpriz sayılabilecek şekilde haftalık repo ihalesini miktar bazında açtı. Merkez Bankası'nın miktar ihalesi duyurusu, aslında bir süredir devam eden istisnai gün uygulamasından dönüldüğünde Dolar / TL'nin hareketini göstermesi açısından da bir gösterge oldu. 1,79'un hemen altında seyreden Dolar / TL repo ihalesi duyurusunun ardından Doların da küresel çapta sığınılan liman olmasının da etkisi ile kısa sürede 1,81'i gördü. Kur şu sıralar 1,8060'ta seyrediyor. EUR / USD  ise 1,29'un da altına gerilemiş durumda.Tahvil tarafında ise Avrupa'da bugün ihraç günü olarak göze çarparken, piyasa oldukça hareketli. İspanya 10 yıllık faizleri %6,27'yi görürken, Almanya 10 yıllık faizi %1,50'nin de altına çekilmiş durumda. Türkiye'de ise uzun vadeli tarafta kar satışları gözlenirken, kısa tarafta yukarı yönlü hareket sınırlı kaldı. Gösterge tahvil faizi 9,55'te seyrediyor.  Dolardaki güçlü seyir emtia fiyatlarını da baskılıyor. Brent Petrolün varil fiyatı 110,6 dolara gerileyerek son 3,5 ayın en düşük seviyesini gördü. Altının ons fiyatı da günlük bazda %1 kayıpla 1563 dolara geriledi.

Hisse senedi piyasalarına bakıldığında Avrupa Borsalarında satış baskısının panik havasına dönme eğiliminde olduğu görülüyor. Avrupa tarafında hemen hemen tüm endekslerde %2 üzerinde kayıplar görülürken, özellikle banka hisselerine yoğunlaşan satışların, endekslerdeki kayba ivme verdiği görülüyor. İMKB-100'de ise yurtdışı ile kıyaslandığında kayıplar daha sınırlı.Bir ara 100 günlük hareketli ortalaması olan 58.400'ün altına gerileyen Endeks, yeniden bu seviyenin üzerine yerleşti. Günü 295 puan düşüşle 58.6378 puandan açan Bileşik Endeks, 58.243-58907 bandında seyrettiği seansı %0,7 kayıpla 58.455 puandan kapattı. Vadelide ise kaybın %1,2 olduğu görülüyor.