Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Akademisyenler ve AB Obama'yı, bankacılar Romney'i istiyor

Akademisyenler ve AB Obama'yı, bankacılar Romney'i istiyor

ABD'de oy verme işlemleri devam ederken, BloombergHT.com iki adayın kampanya bağışçılarını masaya yatırdı

Giriş: 06 Kasım 2012, Salı 19:30
Güncelleme: 06 Kasım 2012, Salı 19:30

ABD'de seçimler devam ederken, adaylar hakkında enteresan bilgiler de gelmeye devam ediyor. Başkan Barack Obama ve Cumhuriyetçi aday Mitt Romney'in destekçileri benzer bir portre sergilerken, bir o kadar da farklı karakteristikler ortaya koyuyor.

ABD'de finansal geçmişinden dolayı bir çok kesim tarafından insanları işsiz bırakmak ve ülkenin fakir nüfusuna duyarsız kalarak yalnızca zenginleri temsil edeceği ithamlarında bulunulan Mitt Romney'nin en büyük 6 kampanya bağışçısının hepsi büyük bankalardan oluşuyor.

Goldman Sachs, Morgan Stanley, JPMorgan Chase, Barclays Plc, Credit Suisse ve Citigroup Inc. toplamda 2 milyon doların üstünde katkıda bulunarak Mitt Romney'nin seçimi kazanması için efor sarfediyorlar.

Bir diğer tarafta, bir öğretmen gibi davrandığı söylenilen ve bir çok soruna "teorik" olarak bakmakla suçlanan Başkan Barack Obama'nın en büyük bağışcıları arasında üniversitelerin yoğunluğu dikkat çekiyor.

President & Fellows of Harvard College, Stanford University, Columbia University ve University of California, Obama'ya en çok bağışta bulunan kuruluşun arasında yer bulurken, katkıları 1 milyon dolara yaklaştı.

Öte yandan, Avrupa Birliği (AB) mali hizmetler şefi Michel Barnier, bugün ABD'de yapılan seçimlerde muhtemel bir Mitt Romney zaferinin, yasa yapımında bir "geri adım" atılacağı riskini taşıyacağını belirtti.

Barnier bugün Bloomberg ile gerçekleştirdiği bir röportajda, Romney'nin Obama'yı yenmesi durumunda ABD'nin finans sektörü üzerindeki mali regülasyonları geri çekmemesi gerektiğini belirtti.

Bernier, "Beni Cumhuriyetçiler'in ekonomik programları hakkında endişelendiren, aslında ABD'de başlayan ekonomik krizden alınan dersler olan ve G-20 tarafından verilen kararların uygulaması konusunda geriye gitmekte gördükleri cazibe" diyerek, bunun göze alınamayacağını belirtti.