Babacan: Kurda istikrar, kura garanti veriyoruz diye anlaşılmasın
Başbakan Yardımcısı Babacan, "Kurda istikrar demek, kura garanti veriyoruz diye anlaşılmasın; kur riski konusunda ne olursa olsun herkesin çok dikkatli hareket etmek lazım" açıklamasında bulundu
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Kurda istikrar demek, kura garanti veriyoruz diye anlaşılmasın. Kur riski konusunda ne olursa olsun herkesin çok dikkatli hareket etmesi lazım'' dedi.
Babacan, Türk Lirası'ndaki oynaklığın, ortalamaların altında seyrettiğini söyledi.
Dünyada bu kadar dengesizliklerin olduğu bir dönemde, kurda istikrarın sağlanmasının çok kolay olmadığını dile getiren Babacan, Merkez Bankası'nın yeni para politikası modelinin, BDDK'nın da desteği ve vergi düzenlemeleriyle istikrarın sağlandığını ifade etti.
''Kurda istikrar demek, kura garanti veriyoruz diye anlaşılmasın'' diyen Babacan, kur riski konusunda ne olursa olsun herkesin çok dikkatli hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
''Nasıl olursa bu döviz yerinden oynamıyor, ben biraz daha risk alayım'' diye bir yanlışa düşülmemesi gerektiğine dikkati çeken Babacan, ''Bundan sonraki dönemin neler getireceği konusunda herkesin dikkatli olması lazım. Avrupa kaynaklı, belki Amerika kaynaklı farklı gelişmelerle her zaman karşı karşıya kalabiliriz'' dedi.
-''Enflasyonda düşüş devam ediyor''
Enflasyonda düşüşün devam ettiğini dile getiren Babacan, bugün açıklanan enflasyon verisinin, son 30-40 yılın en düşük enflasyon rakamı olduğunu söyledi.
Babacan, 2012 yılındaki büyümenin, önceki iki yıl kadar yüksek olmadığını ama hem cari açıkta hem de enflasyonda çok önemli kazanımlar elde edildiğini belirterek, bundan sonraki büyüme oranlarının daha istikrarlı, daha sürdürülebilir bir zemine oturmasını sağlamış olduklarını bildirdi.
-''Merkez Bankası negatif reel faiz uyguluyor''
Merkez Bankası'nın faiz politikalarına da değinen Babacan, ağırlıklı ortalama fonlama faizinin şu anda yüzde 6'nın da altında olduğunu söyledi.
Bu rakamın, diğer ülkelerle mukayese edildiğinde de Türkiye'nin, enflasyon hedeflemesi uygulayan, gelişmekte olan ülkelerle aşağı yukarı paralel bir faiz uyguladığını ancak G20'deki gelişmekte olan ülkelere göre de daha düşük faiz uygulayan ülkelerden olduğunu ifade etti.
Reel faiz oranlarına da dikkati çeken Babacan, ''Şu anda bizim Merkez Bankamız, reel olarak negatif faiz uyguluyor. Merkez Bankası'nın şu anda uyguladığı faiz, ileriye doğru beklenen enflasyonun da altında bir faiz. Zaten bu Hazine'nin borçlanma faizlerine de yansımış durumda.
Ülkelerin kamu borçlarıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Babacan, dünyadaki bir çok ülkenin kamu borcu artarken, Türkiye'nin düştüğünü söyledi.
-''Ortalama borçlanma faizi 2012'de 5 yıla çıktı''
Babacan, yurt içi borçlanma vadesinin Hazine açısından muntazam olarak yükseldiğine dikkati çekerek, 2012'de ortalama borçlanma vadesinin 5 yıla çıktığını bildirdi. Babacan, 2002 yılında bu vadenin 9 ay olduğunu da anımsattı.
Dış borçlanmada da faizler, tarihi düşük seviyelere indiğini vurgulayan Babacan, bir kaç hafta önce ihracı yapılan 2041 vadeli kağıdın ihraç faizinin yüzde 4,3 olduğunu kaydetti. Babacan, bunun Amerikan Hazinesinin borçlanma faizinin sadece yüzde 1,6 oranında üstünde olduğunu ifade etti.
-''Bunlar güven ve istikrar göstergeleri''
Ülkelerin CDS primlerine de değinen Babacan, Türkiye'nin CDS priminin şu anda yüzde 1,25'e indiğini, bunun da tarihi düşük seviye olduğunu söyledi.
''Tüm bunlar güven ve istikrar göstergeleri'' diyen Babacan, faizler düşüş trendiydeyken, mevduat faizlerinin de hızla düştüğünü ifade etti.
Kredi faizlerine de bakıldığında, burada da düşüş trendinin devam ettiğini anlatan Babacan, ''Ticari kredilerde de bir süre direnç vardı ama nihayet o da kırılıyor. Tabii diyeceksiniz ki 'Yüzde 15, 20 istiyor bankalar' Ama bir banka eğer, ticari kredide yüzde 20 faiz istiyorsa, o aslında 'Ben sana kredi vermek istemiyorum' demektir'' diye konuştu.
-''Bankacılık sisteminin sermaye yapısı son derece güçlü''
Bankacılık sisteminin sermaye yapısının son derece güçlü olduğunu belirten Babacan, bunun böyle yüksek kalması için de bankaları yakından izlediklerini bildirdi.
Bankaların takipteki alacaklarının da şu anda yüzde 2,9 oranında olduğunu anlatan Babacan, unun da dünya örneklerine göre çok iyi olduğunu söyledi.
Ali Babacan, halkın borçluluk oranlarının ise yüzde 19'a çıktığına işaret ederek, ''Pek çok ülkeye göre iyi durumdayız, toplam halkımızın bankalara borcu, ekonomimizin büyüklüğe göre nasıl, dünya mukayeseleri... iyiyiz ama bizim endişemiz şu oldu; Yüzde 19,4'e çok hızlı çıktık. Dolayısıyla şimdi biz bunun yavaş yavaş, kontrollü bir şekilde artmasını istiyoruz, ölçülü gitmemiz gerekiyor'' dedi.
-''İç tüketimden de ihracattan da dengeli bir katkı bekliyoruz''
Orta Vadeli Program'ın (OVP) en önemli önceliklerinin ekonomik büyümeyi potansiyel seviyesine çıkarmak, istihdamı artırmak, enflasyonla mücadeleye devam etmek, cari açıktaki düşüş eğilimini devam ettirmek ve yurt içi tasarrufları artırmak olduğunu belirten Babacan, bunların, önümüzdeki 3 yılın en önemli öncelikleri olduğunu bildirdi.
Ali Babacan, 2013'te yüzde 4'lük bir büyüme öngördüklerini dile getirerek, ihracatın öngörülenin üzerinde artmasıyla bu büyüme rakamının artabileceğini söyledi.
İhracatının önünün bu anlamda açık olduğunu, ancak iç tüketime dikkat edeceklerini vurgulayan Babacan, yüzde 4'lük büyümede iç tüketimle ihracattan dengeli bir katkı beklediklerini ifade etti.
Büyüme tahminlerinin OVP'de ihtiyatlı yazıldığını belirten Babacan, ''Olumlu sürprizler olabilir ama diyelim ki Avrupa'da kimsenin beklemediği çok ciddi bir çöküş, zincirleme bir problem olursa da bu rakamları göremeyebiliriz. Yani dış etkiye çok çok bağlı, bir de bizim yine dış talipti, ihracatta ne yapacağımıza bağlı olacak büyüme oranlarımız'' diye konuştu.